Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karþýsýnda zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. -Atatürk |
|
||||||||||
|
En iyisi sabah kahvaltýsýnda tereyaðlý ve ballý kýzarmýþ ekmek dilimlerinden baþlayalým. Yanýnda da iki bardak taze sýkýlmýþ portakal suyu iyi gider... Ben sýkmýyorum ha portakallarý sakýn yanlýþ anlamayýn, portakallar hayattan sýkýldýklarý için portakal sýkma makinesine yanaþýp hadi bizi ez sýk, suyumuzu çýkar diyorlar, o da sýkýyor kabuklarýna kadar... Þaka tabi caným, hemen anladýnýz... Ya da durun durun, pastýrmalý yumurta da eklesem mi bunlara... Çok pahalý olsa da pastýrma, ne yapalým tünelden önce ki son çýkýþ gibi, bu da diyetten önceki son mide zevki... Ne zamandýr da yemiyorum ha! Üç yumurta mý kýrsam, dört yumurta mý kýrsam üstüne, bilemedim? Þu yanda ki pastahanenin de çok güzel patatesli poðaçalarý var, iki üç tane de ondan kaptýrsam... Yarýn diyetisyen Hanýma söylesem bunlarý beni topa tutar herhalde... Öðlende de þöyle bir buçuk porsiyon tereyaðlý Ýskender kaptýrsam, of ki offf! Bu gün kaptýrdým kaptýrdým, yoksa bir daha o lokantalarýn önünden bile geçemem billahi... Geçsem bile ancak kokularýný burnuma çekerim... Sonrada arsýz kediler gibi yalanýr dururum... Tereyaðlý Ýskenderin peþine kaymaklý bir ekmek kadayýfý süper gider billahi... Hiç de sevmem ya, istemem yan cebime koysunlar... Ýki porsiyon yesem çok mu olur? Olsun, yarýn diyete giriyorum ya, hepsini veririm alim Allah... Akþam yemeðine Allah kerim de akþama da bir güzellikler düþünmeliyim... Þöyle tavuklu, patates püreli, pilavlý bir þey olsa hiç de fena olmaz... Biraz da baklava alayým o meþhur baklavacýdan. Biraz dediysek eeeeeh iþte yarým kilo, bilemedin bir kilo, yine bilemedin iki kilo kadar, zaten diþimin kovuðuna gitmez billahi... Yarýn son günüm ama, belki de bunlarý uzun bir zaman yiyemeyeceðim ya, siz de bana hak verin biraz... Ha bu arada yürüyüþ de yapmam lazým tabi ki diyet ile beraber... Artýk sonrasýnda beþ kilo mu veririm, on kilo mu, orasý belli olmaz... Çok heyecanlýyým çoook... Yarýn diyetisyenin kapýsýndayým. Öðleden önce 11.00 de randevum da sabahýn sekizinde damlalayým diyetisyenimin kapýsýna... Yoksa, yedi buçukta mý gitsem? Yok beee on bir de ki randevuya sekiz de niye gideyim ki? Neler söylüyorum be yahu? Bana diyeceklerini biliyorum. Yaðlardan uzak dur, ekmeði kes, kibrit kutusu kadar beyaz peynir, kibrit kutusundan biraz küçük kaþar peynir, üç tane zeytin, bol bol boþ çorba iç... Söyleyecekleri bunlar... Oyyyy oy ki oy! Gitsem de þu kilolarý bir dehlesem... Sonrasýnda da ''Yar saçlarýn lüle lüle kilolar size güle güle.'' türküsünü söylerim herhalde...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |