ÝDAM, ÝDAME EDÝLÝNCEYE KADAR!



Ümüðüne yaðlý urganlar geçirilmiþ olsa dahi, en aðýr cezalarý infaz edilmiþ hallerinden bile içimizin soðumayacaðý seri katiller, zehir tacirleri, çeteler, vurguncular, soyguncular, gaspçýlar, tacizciler, þehir eþkýyalarý ve bilumum karanlýk insanlar elini kolunu sallayarak aramýzda geziyor, mazlumlardan, garibanlardan bazen de zorbalýkla iþ adamlarýndan ve varlýklý insanlardan gasp ettikleri paralarla vur patlasýn çal oynasýn havasýnda gününü gün ediyorlar!

Basýnda ’En büyük ikramiye 5 kiþinin katiline çýktý’ haberini okuyunca, bunun bir piyango ikramiyesi olmadýðýný anladýðým için kýyasýya ürperdim.
Olup bitenleri aklýnýz havsalanýz almasa da burasý Türkiye, en olmaz denilen þey bakarsýn oluverir. Ürperdimse de þaþýrmadým hani ve inanmakta güçlük çekmedim...

Bu ülkede asayiþ ve suç kapsamýnda pek çok iðrenç ve dehþet manzaraya þahit olduk. En sondan baþlayacak olursak, daha 17’ sinde gencecik bir kýzcaðýz tarifi olmayan bir vahþetle, testereyle doðrandý...

Bu ülkede sadece basit bir yol verme hadisesi neticesinde bir baba, çýðlýklarý arþa çýkan çocuklarýnýn gözleri önünde, þehir eþkýyalarý tarafýndan öldüresiye dövülüp denize atýldý!

Bu ülkede sütü bozuk zibidiler tarafýndan uyuþturucuya alýþtýrýlan bir genç kýz, uyuþturucu krizine girip dizlerini dövüp feveran eden Annesinin ve koskoca caddeyi hýnca hýnç doldurmuþ insanlarýn gözleri önünde kendini yerden yere atýp umutsuz çýrpýnýþlarla etrafýndan merhamet dilendi...

Bu ülkede, mafya bozuntusu eyyamcýlar tarafýndan, istedikleri þarký okunmadý diye akþama kadar gýrtlaðýný patlatýrcasýna, ekmek parasý için çýrpýnan kendileri pür periþan olmalarýna raðmen insanlarý eðlendirmeye, þarký okuyarak hayata tutunmaya çalýþan sevimli artist çocuklar, mahalli solistler öldürüldü.

Bu ülkede namusuyla, alnýnýn teriyle para kazanýp o temiz kazançlarýyla bazý iþ ihalelerine girmek isteyen dürüst ve adil insanlara mafyalar ve zorbalar tarafýndan dayak atýldý, iþkence yapýldý hatta kurþun sýkýldý...

Ve bu ülkede, fýndýk kabuðunu doldurmayacak eften püften meseleler yüzünden insanlar kurþunlandý. ’Neden yan baktýn?’ Neden geçiþ önceliðini bana vermedin? Neden çekirdek çýtlattýn? Gibi tartýþma bile yaratmayý deðmeyecek sebeplerden dolayý gencecik yaþlarýnda katledilip suçsuz yere kara topraðýn baðrýnda yatan onlarca hatta yüzlerce insan var bu ülkede...

Memleketimizde suç dosyalarýnýn maalesef onca kabarýk olmasýna raðmen, gerek emniyet teþkilatýmýzýn gerekse jandarma kolluk kuvvetlerimizin üstün performansý ve parlak baþarýlarý, onlarý takdir ve tebrik etmemizi vacip kýlýyor. Her türlü tehlikeyi göze alýp insanlarýmýzýn can, ýrz ve mal emniyetlerini saðlamak uðruna gece gündüz çýrpýnan emniyet ve jandarma mensubu kolluk kuvvetlerimize Yüce Allah yardýmýný ve inayetini daim kýlsýn....Her türlü kaza ve beladan muhafaza buyursun inþallah...

Buraya kadar her þey iyi güzel de emniyet güçlerimizin bin bir güçlükle yakaladýðý suçlularý caydýrýcý cezalara çarptýrmadýðýnýz vakit onlarý ele geçiren jandarma ve polis daha sonra baþka suçlulara karþý gerçekleþtireceði operasyonlara hangi hevesle ve moralle, nasýl katýlabilecekler?

Düþünün bazen gece yarýsý sabahýn ilk ýþýklarýna kadar polisimiz ve jandarmamýzla onlardan kaçan suçlular arasýnda oldukça tehlikeli kovalamacalar yaþanýyor. Onca riskli koþuþturmanýn ve yoðun çabanýn ardýnda yakalanan örneðin bir hýrsýzlýk çetesi sevk edildiði adliyede kimi zaman kýsa bir müddet sonra yeniden salýveriliyor. Bir keresinde bir haber bülteninde polis memurlarýmýz bu olan bitenlere þaþkýnlýklarýný göz yaþlarý içinde anlatmýþlardý. ’Biz canýmýzý ortaya koyup tehlikeye atýyoruz bazen aylar süren takiple suçlularý yakalýyoruz hemen ardýmýzdan salýveriliyorlar’ diye...Bunun yorumunu siz kýymetli okuyucularýmýn temiz vicdanlarýna havale ediyorum...

Bundan yirmi- otuz yýl önce suç unsurlarý konuþulduðu zaman, halkýn arasýnda en yaygýn tabir, ’asýlmak’ tabiriydi ve suç iþlemeye temayülü olanlarýn en korkulu rüyasý idam hezeyanýydý... Ýnsanlar hakikaten suç iþlemekten adamakýllý korkuyorlardý. Çünkü Ceza Kanunumuzda idamla ilgili maddeler vardý.

Ýdam, onu gerçek anlamda hak edenler için, çok isabetli, çok adil, çok caydýrýcý ve kýyamete kadar her dönemde, her zamanen için uygulanmasý zorunlu çaðdaþ bir cezadýr...

Ýdam, daðlanan yüreklere, incinen gururlara, yaralý vicdanlara serpilen bir serin sudur!

Ýdam, her geçen gün artan ve onlarca masum insanýn haksýz yere ölmelerine sebep olan anlamsýz ve acýmasýz kan davalarýnýn biricik çaresidir!

Tabi ki idamdan önce, suça temayülden ve suç iþlemekten alýkoyan en yegane çare, ALLAH KORKUSUDUR...

Ama Allah korkusunun maalesef bir hayli azaldýðý günümüzde en caydýrýcý unsur ölüm cezasýdýr...

Þu bariz bir hakikattir ki beþ insaný öldürüp beþ yýlda salýverilen bir caniye asla büyük piyango çýkmamýþtýr!

Dünya hayatý kýsadýr. Bir gün bütün keyifleri kaçýran ölümle ve ahirete intikal etmiþ aðýr cezalarla herkes yüzleþecektir!

Mahkeme- i Kübra da hiç kimseye ayrým ve kayýrma yapýlmayacak o adil mizan kurulacak, boynuzsuz koçun hakký boynuzlu olandan alýnacaktýr!

Buna asla þek ve þüphe yoktur!

Bu dünyada, sýyrýldýklarý cezalarý yanýna kar sayanlar, elbette birgün vaad edilen azap diyarýnda içecekleri kaynar sularýn deþtiði baðýrsaklarý etrafýnda, çektikleri dehþet acýdan eþekler gibi anýrarak, ebediyen dolap beygirleri gibi dönüp duracaklar!

Ama gönül ister ki ’neden yan baktýn’ bahanesiyle bile bir virüslü kene öldürür gibi adam öldürmeyi basite indirgeyen mayasý bozuk caniler, gençleri zehirleyen zehir tüccarý baronlar ve haklarýnda bin kez müebbet bile az olan alçaklar bu dünyada da cezasýz kalmasýnlar...

Ve gönül ister ki, maktul yakýnlarýnýn da katile verilen cezadan tatmin olma haklarý mucibince caniler idam edilsinler!

Türkiye’de suçlularýn yeterince ceza almamalarýndan kaynaklanan ve halkýmýzýn vicdanýný yaralayan bu kronik sorunu hiç býkmadan usanmadan mütemadiyen yazacak ve her platformda gündeme getirmeyi boynumun borcu olarak addedeceðim...

ÝDAM ÝDAME EDÝLÝNCEYE KADAR