Yusuf Karadeniz diye birinin Oktay Sinanoğlu ile yaptığı röportaj dolaşıyor ortada. Bu video röportajda Sinanoğlu, İsmet İnönü'nün kurtuluş savaşına kendi isteğiyle girmediğini, Amerikan mandası taraftarı olduğunu ve 1945'te ülkeyi Amerikalılara peşkeş çektiğini anlatıyor.

Acaba sinanoğluna 1950 seçimleri sonrası sorulsaydı neler anlatırdı? O anlattıkları piyasaya böyle servis edilir miydi?

Ben İnönü'yü zerre sevmem. Kibrin zirve yaptığı kişilerden biri İnönü.

1950 sonrasında kısa aralıklarla darbeciler dışında CHP hiç tek başına iktidar olup ülkeyi yönetebilmiş mi?

Bu ülkede 1950 sonrası hiç iktidar olamamış bir partinin neyi eleştiriliyor? Bu ülke yalnızca 1939 ve 1950 arası mı bariz bir şekilde yönetilmiş ve 2003 yılına kadar hiç mi bir şey olmamış bu ülkede?

1950-1960 arası ne yapıldı da hiç sözü edilmiyor? Acaba hiçbir şey yapılmadı da mı konuşulacak bir şey bulunamıyor? Ne dersiniz?Toplumda yaygın söylenen tek bir şey var; bu on yıllık sürede Menderes Arapça ezan okunmasını serbest bıraktı. Yapılan başka bir şey yok. Bir yığın fabrika kapatılıyor ve kapatılan fabrikaların ürettikleri Amerika'dan alınıyor. İçinde ne tür katkı maddelerinin olduğu bilinmeyen gıda maddeleri de cabası. Menderes'in ülkeyi Amerika'ya peşkeş çekmesi konuşulmuyor da, neden İnönü'nün ülkeyi peşkeş çektiği anlatılıyor. İkisi de aynı boku yemiş olmuyor mu? Menderes vatansever, İnönü vatan haini. Nasıl bir mantık bu arkadaş?

Halbuki İnönü çocuğu Malatya'da öldüğünde İnönü cephesini bırakıp, çocuğunun defnine gitmiyor. Bu iddialarla kendi kendilerine palazlanan yerden bitmelere soruyorum, kaçınızın çocuğu normal askerlik yaptı? Ya yirmi günlük paralı askerlik yaptırdınız, ya çürük raporuyla askerlik yaptırmadınız. İsmet İnönü'nün oğlu Erdal İnönü, askerliğini 1954 yılında subay olarak yapıyor. İftira ve şaklabanlıklarla elinize bir bok geçmez.

Bu görüşlerin topluma sürekli servis edilmesi gösteriyor ki, bu islamci denilen kesimi İnönü'nün ölüsü bile korkutuyor ve her ağızlarını açtıklarında İnönü'yle başlıyorlar.

1960 sonrasında üç kere Ecevit koalisyonla kısa süreli ülke yönetimine gelmiş. En uzun yönetimi 1998-2002 yılları arasında. Bu koalisyon üyelerine bakın, MHP ve ANAP. Önemli bakanlıkların tamamı yine sağ partilerin elinde.

Ülkenin bokunu çıkaran sağ, günah keçisi sol. "Vurun abalıya" bir sol partiyle yürüttüğünüz koalisyon hariç, bu mantıkla 70 yıla yakın yönetimini elinde bulundurduğunuz bu ülke için hayırlı ne yaptınız, neyi kalkındırdınız? Yere göğe sığdıramadığınız ASELSAN var, o da size rağmen askeriyenin yaptığı bir çalışmanın ürünü.

Şimdi kalkıp Oktay Sinanoğlu'nun yarım yamalak değerlendirmesini kırparak pazarlamak, sizin yanlışlarınızı ne örtbas etmeye yeter, ne de sizi toplum gözünde yüceltir. Çünkü sizin nesliniz de sizin nasıl kimseler olduğunuzu anladı.

Oktay Sinanoğlu cümlesiyle bitiriyorum; bay bay AKP.

17 Şubat 23
Gökcük