..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Hüseyin İbiş




4 Mart 2023
Kalplerinizde Nefrete Yer Vermeyin  
Hüseyin İbiş
nefret, insanoğlunun vicdan yoksunluğuna sürüklenmesine ve kalplerin taşlaşmasına sebep olarak gösterilmektedir.


:EJ:
KALPLERİNİZDE NEFRETE YER VERMEYİN
Nefret, insanoğlunun vicdan yoksunluğuna sürüklenmesine ve kalplerin
taşlaşmasına sebep olarak gösterilmektedir.
En ufak bir kıvılcımdan nem kapmak için fırsat kollayan bir toplum
içerisinde yer aldığımız aşikar.
Nefret adı verilen kalpleri karartan bu duygunun, insanlığa hiçbir fayda
sağlamayacağını düşünmek için bir dakika bile ayırmıyoruz.
İçimizde barındırdığımız kötülüklerin başlangıcı olarak görülen
vicdanları ellerden alan bu duygunun bertaraf edilmesi için atılması
gereken adımları atmayı, insanoğlu kendisine bir ödev edinmelidir.
Nasıl bir öğrenci dersleri konusunda yapması icap edenin fazlasını
yapmak için çaba gösteriyor, aynı çabanın nefret ateşinin yanmaması
açısından da gösterilmesi gerekmektedir.
Bir çok kimsenin kelime olarak küçük;fakat etrafına verdiği zararların
telafisiz olduğu nefret adı verilen duygunun saçmakta olduğu zehirden
kurtulması, nerede ise imkansız bir hal almaktadır.
Aslında imkansız diye bir şeyin olmadığı, arkasına saklanmakla vakit
öldürenler tarafından bilinen bir gerçektir.
Fakat karanlığa girmek için fırsat kollayan herkes, bahsettiğim gerçeğe
göz kapamakla vaktini harcayarak ömür geçirmektedir.
İnsan hayatındaki yoksunlukları kalplerde taşınmaz bir yük şekline
getiren bu duygu olduğu, herkes tarafından bilinmektedir.
Nasıl mikropların salgın hastalıklara sebep olduğu anlatılıyor;
nefretin de insan kalbine nüfuz eden, öldürülmesi zaman alan bir mikrop
olduğu anlatılmalıdır.
Neden zaman aldığına gelince insanoğlu bitirmek istediği bir şeyi
eninde sonunda bitirir ;yeter ki hayatından onu atmak istesin, biraz
vakit alsa da onun sona ermesi için çaba göstermekten kaçmaz.
Nefretin bunların başında gelen en büyük mikrop olduğundan karşımızda
yer alan kimselere emin bir şekilde bahsedebiliriz.
Dostlar arasına ekilen nifak tohumları da nefretin dünyamıza girmesi
ile filizlenerek düşmanlıklara dönüşmesinde büyük paya sahip olmuştur.
Bahsi geçen durumda yine kıskançlıklarla kalplerini dolduran insanlar
vasıtası ile hayatımızın başköşesinde yer bulmuştur.
Nefretin kalp kapılarından içeriye girmesine müsaade ettiğimiz anda,
gerçek kimliğimizi kaybettiğimiz de göz ardı edilmemesi lazım gelen
önemli bir gerçektir.
İnsanoğlu kaybetmiş olduğu her şeyini kazanabilir; lakin kimlik
denilince orada durup düşünmek en doğru olanıdır.
Maddiyat kazanılır, unutulmaması lazım gelen en önemli şey :Kimliğimizi
kaybedersek bir ömür kazanmamız imkansızdır.
Hayallerin yıkılmasında, yüreklerin yangın yerine dönmesinde
benliğimizi teslim etmekten çekinmediğimiz nefretin rolü büyüktür.
Bilinmesi icap eden bir diğer şey: nefret ateşinin insan içini yakıp
kavuran bir volkan olduğudur.
Bahsetmekte olduğum volkanın patladığı anda etrafında yer alan bütün
güzelliklerden insan yaşamını mahrum bırakacağı, hiçbir zaman
unutulmamalıdır.
Nefretin hayatımızın inşa edilmesinde büyük pay sahibi olan sevgi
çiçeklerini kurutmasına müsaade edilmemelidir.
Eğer içimize sözünü ettiğim ateşin düşmesine engel olmazsak dünyamızı
nefes alamayacağımız bir duruma kendi ellerimizle sokmuş olacağımız
göz ardı edilmemelidir.
Hiçbir şekilde içerisinde yaşamakta olduğumuz dünya, yüreklerinde
nefret duygusunu barındıran insan müsveddelerinin ellerine teslim
edilmemelidir.
Bizler bunu görmezden gelmeye devam ettiğimiz takdirde, insanlar
kalplerini kavuran nefret ateşi ile her daim dünyanın yaşanmaz bir hal
alabilmesi için yol almaya devam edecektir.
Bunun olmaması için de yapılması gereken tek bir şey var: Nefretin
hayatımıza bir mikrop misali nüfuz etmesine izin verilmemelidir.
Kalpleri körleştiren insanların, vicdanlarını elinden alan bu duygu
etrafına saçmakta olduğu kötülüklerle beraber sonsuzluğa gömülmelidir.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yanlışlarımız Yürüdüğümüz Yolda Rehberimiz Olmasın
İnsanlığı Kinin Karanlığına Bırakmayın
Kendinizle Yüzleşmekten Kaçmayın
Yalnızlığın Esaretine Meydan Vermeyin
Yüzünüzde Tebessümleriniz Daim Kalsın
Küçük Evhamlarınızda Israrcı Olmayın
Zihinleri Mantıksız Fikirler Meşgul Etmesin
Gözlerinizde İntikam Ateşi Yanmasın
Özgüveninizden Mahrum Kalmayın
İnsanlığı Korkularınıza Mahkum Etmeyin

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsanları Yersizliklerle Meşgul Etmeyin
Tesadüf Yoktur Tevafuk Vardır
Etrafınıza Küçümseyen Gözlerle Bakmayın
Zihinlerinizi Boşluklar İşgal Etmesin
Eleştirilere Açık Olun
Değişimler Işığınız Olsun
Önyargılarınız Ayağınıza Pıranga Olmasın
Önünüze İndirilen Perdeleri Kaldırın
Yürüdüğümüz Yol Yanlışlarımız Olmasın
Kalplerimiz İsyana Kapılmasın

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Şiir Yazdım [Şiir]
Dillerden Düşmeyen Bir Aşk Şarkısıyız [Şiir]
Yorgun Yıllarda Kendimi Arıyorum [Şiir]
Engel Tanımıyoruz [Şiir]
Yenilgiyi Kabul Etmiyoruz [Şiir]
Vatanım Uğrunda Ölmek İçin Hazırlandığım [Şiir]
Öğretmenlerimiz Bizim Yol Gösterenimiz [Şiir]
Yaşanan Her Şeyin İçindeyim [Şiir]
Engellilerin Tutunduğu Dalları Kırmayın [Şiir]
İsraf Hayatımızı İşgal Etmesin [Şiir]


Hüseyin İbiş kimdir?

Kalp gözü açık bir şairim

Etkilendiği Yazarlar:
Yavuz Bahadıroğlu,Ahmet Günbay Yıldız,Cengiz Aytmatov,Mehmet Rauf...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2023 | © Hüseyin İbiş, 2023
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.