o taşlık yolun sonunda
ağır ağır dönen bostan kuyusu çıkrığına
ölü bir aşkın iç çekişleri sarılıyor
dağılıyor alaturka zamana
sevdamı rüzgarına açtığım serenlerden
eski bir nefesi taşıyor kıyılara deniz
camlarda buğu iç bükey
boşluğa çarpıyor seslerimiz
olmayan bir şey büyüyor içimde
bir gülümseme harlanıyor sonra
tütün gibi alkol gibi özlüyorum
günün olmadık anlarında
siz ki granitleri yontuyor
lirik türküler üretiyorsunuz
neden begonvil açmıyor şiirlerimde
biliyor musunuz