Kara kışta yüzüme vuran bir güneş
Tenim alev rengi
Yüreğimin tokmak
Soluğum bahar
Kulağımda bir eflatun ses
Dokunamadığım yasak bir elma
İçime süzülen serin bir su bazen
Kalbim ağustos çıkmazında
Bir meltem eksenimde ip atlıyor
Başım, aylak bir serseri
Küçük çocuk dışarı çıkmış
Kurtlarla kör ebe oynuyor
Kefensiz bir mezarın taşları
Toprağa meydan okuyor
Ellerim nasır tutmuş
Canım çok yanıyor
Şimşek kıvamında bir ses
Al başını, al da git diyor!