En bilge insanlar bile arasıra bir iki zırvadan hoşlanırlar. -Roald Dahl |
|
||||||||||
|
Bir kitabevine girdiğimde ne zaman çıkacağımı kesinlikle kestiremem. Hatta bir randevum varsa, çoğu kez zamanında yetişememe gibi bir sorun da yaşarım. Bu gerçek kitap severlerin sık yaşadığı bir olgu. İnsan orada adeta bir tapınağa girmişçesine huzurlu hissedebiliyor. Bu yazı, kitap haftası nedeniyle kaleme alınması zorunlu olan bir yazı değil elbet. Hani bazı kitaplar vardır, “Beni mutlaka okumalısın ve okutturmalısın!”der ya. Elimdeki eser işte böyle hacmi küçük, ancak anlamı çok büyük bir Baba Tahir Üryan kitabı hatta menkıbesi de denebilir. Eseri Türkçe’ye kazandıran sayın Talat Sait Halman’ın usta kaleminden Baba Tahir’in aşk evrenine kısa bir yolculuğa çıkmaya ne dersiniz? Baba Tahir Üryan kim? Hayatı hakkında ancak birkaç söylenceden öte bilgiye sahip olunmayan Baba Tahir Üryan sokaklarda çıplak dolaştığı için “Üryan” ve “Meczup” lakabıyla anılıyor. Ömer Hayyam’dan (ölümü 1123) yaklaşık 100 yıl, Mevlana’dan da (ölümü 1273) yine yaklaşık 150 yıl önce aşk üzerine yazdığı dörtlüklerle şöhret olmuştur. İran’ın Hemedan kentinde yaşayan Üryan’ın bazı belgelere göre ölüm yılı Hicrî 410’dur (yaklaşık 1019-1020). Selçuklu Sultanı Tuğrul Hemedan’a girmek üzereyken, üç pir yanyana duruyormuş orada. Tuğrul onları görünce birliklerine,”Dur”komutu vermiş. Atından inip pirlerin elini öpmüş. Çılgın görünüşlü Baba Tahir sormuş:”Ey Türk, ne yapacaksın Allahın insanlarına?” Tuğrul,”Sen ne yapmamı istersen”deyince Baba Tahir,”Allahın emrini yerine getir”diye yanıt vermiş, “Allah adalet ve hayır emreder.” Tuğrul, bu buyruğa göre hareket edeceğine and içmiş. Koç Kültür Sanat ve Tanıtım Hizmetleri Tic. A.Ş. tarafından Mart 2003 tarihinde piyasaya çıkarılan eserde 55 dörtlük yer almaktadır. Baba Tahir Üryan’nın, beni etkileyen üç dörtlüğünü paylaşmak istedim. Bir hafta sürer gül ve bahar adlı bu düş, Bülbülde de bir hafta sürer coşkun ötüş. Çılgın gibi sen bağrına bas sevgilini, Bir hafta sürer onda kucaklaşma, öpüş. Bahtım karadır, talihim allak bullak; Yas oldu nasibim, kaldım çırçıplak. Bir dağ yoludur aşk, yürürüm ağlayarak; Tanrım, kana boğ kalbimi, öldür ve bırak! Sen bizleri vaktiyle yarattın, Tanrım, Gel gör ki o gün bugün unuttun sanırım. Affet bizi: yoldan çıktık. Hepsini al, Bizlerde günah kalmasın, al yalvarırım. Talat Sait Halman’ın, bu büyük ve unutulmuş ozandan aruz veznine sadık kalarak dilimize kazandırdığı dörtlükler, aşkın gücünü ve görkemini, acısını ve mutluluğunu coşkuyla günümüze taşıyor. Baba Tahir’i tanımanızı salık veririm.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ömer akşahan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |