İşte ilânımdır bir gazeteye/
Vereceğim bu kelimeler/
İlân-ı aşkımın ölümüdür/
Lütfen bunu üçüncü sayfaya/
Sekiz sütun üzerinden basınız/
Onaltı punto/Kalın/İtalik olsun Şef!
Yirmidört karanlık saatimdir/
Bu yazdığım dizeler /
Yirmidört saatimi zindana çeviren/
O siyah saçların/ O kara gözlerin /
Ecel terleridir/ Bir geceye sığmıştı/
Aşağıdakiler:
Saat 06.00: Bir salkım üzümsün gözümde/
Aşkının nişanesidir işte/ Buğulanmış üstünde/
Saat 07.00: Bir yumurta istedi canım /
Sarısı güneşindi/Beyazı ben/
Düşüverdi içime/Sessizce/
Saat 08.00: Kravatımı bağladım/ İşe gideceğim/
Aynaya bakamadım/Herşey kırmızı/
Mercandan bir gerdandayum/ Ah, yüreğim/
Aşkım kanlar içinde.
Saat 10.00: Son sözcüğün işte orda/ Bıraktığın
yerde/
Masamın üstünde/Limon küfü birşey/
Baştan sona ihanet/Gizi içinde/
Saat 11.00: Son bir isteğim var Şef !
Bunu daha büyük basalım /
Otuziki punto olacak/Yine kalın /
Ama altı çizilsin/Gözlerini ihanet bürüdü/
Görmez şimdi/
İşte bir gelincik tarlasındayım/
Bir çok ben'den biri /
Hep ben derdi/ Ne demekse!
Tek kanatlı bir kelebek/Şimdi/
Gelincikler üstünde/Ben kelebeği/Hançerlenmiş
Tek kanatla ne kadar dayanırımki/
Pervane gibi titrek/Ürkek dolanıyorum/
Yirmidört saat midir bir pervanenin ömrü/
Ben gibi !
İlan-ı Aşkın Ölüm İlanı
Metaforlara düşmüş bir aşkın ilanı ile ölümü arasında geçen 24 saatin öyküsüdür. Tabii şairin gözünden ve sadece düşsel !!!