Ağlamak, Gülmek

Gülmek ve korkmak aslında birbirine çok zıt kavramlar gibi gözükmekle birlikte birçok olgu gibi birbirlerine içiçe geçmiş kavramlardır. İnsanlar içinde bulundaki ruh haline göre aynı olaya farklı zamanlarda değişik tepkiler verebiliyor.

yazı resim

Gülmek ve korkmak aslında birbirine çok zıt kavramlar gibi gözükmekle birlikte birçok olgu gibi birbirlerine içiçe geçmiş kavramlardır. İnsanlar içinde bulundaki ruh haline göre aynı olaya farklı zamanlarda değişik tepkiler verebiliyor.
Öncelikle 'nelere güleriz?' ya da 'insanlar nelere gülerler?' sorusunu yanıtlayalım....
Gülmek için pek de fazla sebep arayız aslında. İçeriğini anladığımız ya da anlamadığımız bir çok şeye güleriz.
Kimileri içeriğini bilmediği ne olduğunu anlamadığı şeylere güler. Anlamadığı belli olmasın diye...Herşeyi bilmeleri gerektiklerini düşünürler...
Kimileri hayat felsefesinin diğerlerinden farklı olduğunu, kültür seviyesini belirtebilmek için olur olmaz şeylere gülerler.
Çoğu zaman gülemiyeceğimiz şeylere güleriz. Hani derler ya 'ağlanacak halimize güleriz' diye . İşte aynen öyle... Acımıza , üzüntümüze, kayıplarımıza,,,kısaca herşeye güleriz.
Kimi zaman acı acı , kimi zaman kahkalarla güleriz.Sebep ne olursa olsun içinde bulunduğumuz ortamı şenlendiririz.
Korkularımıza gelince....
Konunun niteliğini ve inceliğini ne denli bilirsek o kadar korku payı artar.
Boşuna demezler 'cahil insan mutlu insandır ' diye. Bilgimiz arttıkça korkularımız artar....
Engel olamıyacağımız şeylerden korkarız. Örneğin deprem korkusu....
Bilgi derinliğine, donanımına göre insanların güldükleri ve korktukları değişiyor.

Yorumlar

Başa Dön