..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kürtaj sadece kendileri bir zamanlar doğmuş insanlar tarafından savunuluyor. -Ronald Reagen
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Fantastik > Ece Yerdeniz




29 Haziran 2006
Ayna Masalı  
Ece Yerdeniz
Koku=işaret, iz


:BAII:
Rüzgar,
içinde ona doğru yol alan
daha önce hiç duyumsamadığı
belki de başka bir dünyaya ait
ama dünyanın kendisini bir anlığına bambaşka bir biçimde var edecek tuhaf bir izle dolaşıyordu.
Adımları giderek yavaşladı,
çevresini şüpheli bakışlarla incelerken aradığı şeyin çoktan içine karışmış olduğunu,
nefes alıp verdiği her an giderek daha çok hissediyordu.
Öylece durup nefes alıp verdiğini düşünse de
her şey inanılmaz bir hızla değişiyor,
yeniden biçimleniyordu.
Daha önce hep bulduğunu zannettiği ama her dokunduğunda kaybolan büyülü anları hatırladı.
Bütün o cümlelerin,
bakışların ve sevişmelerin içinde
orada olduğunu hissettirecek kadar sezdirip
sonra
kayboluveren,
hep kaçırdığını hissettiği,
hep kendinden çok uzağa kaçtığını hissettiği
aşk-mış gibi yapan
ama hiç de aşk olmayan
önce heyecan verici
(kaybolduğu an yakalanabilmek için kaçıyormuş gibi)
sonra giderek yorucu
(hiç yakalanamayacakmış gibi )
benzer hikayeler yaşamış olduğunu fark etti.
İşte yolun sonu dediği yerde
hiçbir şey yapmaksızın öyle duruyordu,
ve içinde bir şey
anlaşılmayı umursamaksızın kalp atışlarını hızlandırıyordu…
Anlamak istiyordu
bazı şeyleri sadece hissedebileceğini bilse de anlamak istiyordu.
Rüzgardaydı işte
Soluğuna karışmış içinde dolaşıyordu
Odasına dönüp yatağına uzandığında kaybolmuştu yerini koyu bir keder dalgasına bırakarak…
Üzüldü, nefes alamadığını hissediyordu
Telaşla kendini yeniden sokağa attı, biraz hava almak iyi gelir diyordu kendi kendine
Bir çift delici bakışın çok yukarılarda bir yerden onu izlediğinden habersiz gün boyunca yürüdüğü tüm sokakları yeniden yürüdü
yoktu işte
hiç varolmamış gibi kaybolmuştu birdenbire…
uyandığında hissettiği her şeyin bir düş olduğuna kendini inandırmaya çalışıyordu
bu bir düştü ve ben uyandım diyordu kararlılıkla
düşler yaralayamazdı
ve suçlanamazdı hiçbir düş bitmiş olduğu için…
düş müydü?
unutamadı…

ve unutamadığını karşılaştıklarında anladı
henüz ismini bilmiyordu, isminin önemi yoktu henüz
kokusu vardı, kokusu yeterdi tanımaya
tesadüfen karşılaştıklarını zannediyordu
O’ydu işte nihayet karşılaşmışlardı
kokusunu o zannediyordu
gördüğü şeyi o zannediyordu
içine işleyen o zannediyordu ki en kırıcı olan buydu…
isimler hiç önemli olmamıştı, yine de sordu

(kadının avucunda, cam bir şişenin içinde öylece duruyordu
ve durmaya devam edecekti, rüzgarda dağılmak gibi bir arzusu hiç olmadan
sadece vardı, bu yeterdi…)

ona dokunuyordu ve her dokunduğunda teninin yandığını hissediyordu
alışmıyordu
günler geçiyordu
seyrelmiyordu heyecanı
yine de kaybolmuyordu işte…
ne olursa olsun yanında olacağım dedi fısıltıyla
hep yanında olmak istiyorum…
kadın gülümsedi ve biraz daha açtı şişenin kapağını
soluğuna biraz daha karıştı koku…

artık tüm zamanlar birlikte olmak için vardı
sorular yoktu
cevaplar umursanmıyordu
aşkı sonuna kadar değil sonsuzca hissetmek istiyordu, sonu yoktu ki…

Var mıydı?

Zaman geçtikçe kadın korkmaya başladı,
Biteceğini biliyordu
Şimdi aşkın nesnesi vardı ve ona sahipti
Ama azalıyordu kullandıkça ve yeni bir şişe daha var mıydı bilmiyordu…

Büyücüyle karşılaştığı yerde dolaşıp duruyordu kadın ama bir türlü bulamıyordu onu
Son sözleri kulağında çınlayıp duruyordu,
Tek istediği şey ona sahip olmak olduğu için duymazlıktan gelmişti, ama doğruydu işte…
Canı çok yandığı için hakkı var sanıyordu duymamaya
Diyetini çoktan ödemişti
Hak etmişti sevilmeyi bir kez olsun gerçekten istediği gibi…
Koku varolduğu sürece sevilecekti işte kendiliğinden olmasa da
Ama sadece varken…

Şişedeki son damlayı sürdü göğsünün ortasına ve uyudu yorgunlukla…Sabah olduğunda her şey bitecekti bu yüzden güçlü olmalıydı
Uykusunda biliyordu aşkla izleneceğini, her ayrıntısının sevileceğini ve incelikle sarmalanacağını…

Uyandığında yalnızdı
Büyücü aynadan gülümsüyordu, dudakları son sözlerini tekrarlarken…

“Aşkın sureti yoktur
yine de yaratılır aşk varsa
kendiliğinden, bitmezcesine
sureti de olur o zaman
vazgeçildiğinde yaratılmaktan ne suret kalır geriye ne iz…
affet vazgeçenleri, vazgeçtikleri suretin değil…”



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın fantastik kümesinde bulunan diğer yazıları...
Cüce Masalı

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kırmızıysa Tutkuludur...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Gün - Aydın Değil Sevgilim… [Şiir]
Ayrılık Kedisi [Şiir]
Anlamlandırılmayan Ama Adlandırılmış Cehennemler... [Şiir]
Ardından [Şiir]
Yalan Kral [Şiir]
Yeniden [Şiir]
Yol Diye Bir Şey Yok... Ama Yolculuk Var... [Şiir]
Kabuk... Kaplumbağa... Yara... [Şiir]
Gidene [Şiir]
İpsiz Kukla Utançla Sunar... [Şiir]


Ece Yerdeniz kimdir?

Bazen kendime bazense herkese ve herşeye dair cümleler kurmayı ve kurulanları okumayı seven, sözcükleri biraz fazlaca düşünen biriyim işte. . . Yolculuklara inanırım en çok, yollarda yürümeyi oldum olası sevemedim. . . Herkes gibiyim bazen, bazene herkes benim gibi ama sanırım en çok yazdıklarım ben-im. . .

Etkilendiği Yazarlar:
J.G Ballard, Samuel Beckett


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ece Yerdeniz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.