Hayatý yaþarken farkýnda olmayý, çilek tadýndaki o kýsacýk an’larýn göz açýp kapayýncaya kadar geçen zamanýný yakalamanýn önemini her defasýnda dile getiriyor ve önemini vurguluyoruz. Çünkü mutluluðun bu an’larda gizli olduðunu, oturup beklenince gelmediðini, farkýndalýkla yaþamýmýzýn daha da güzelleþeceðini ve anlam kazanacaðýný biliyoruz.
Ancak farkýna vardýðýmýz her an’ýn bizi mutlak mutlulukla buluþturmadýðý da bir gerçek. Bilemiyorum sizler de benzer ruh halini arada sýrada yaþýyor musunuz?

Öyle an’lar vardýr ki ne iþim var benim burada dersiniz hani; orada olmak yerine kaçýp gitmek ve evinizin sýcacýk güvenli duvarlarý arasýna sýðýnmak istersiniz. Çünkü o an’da oraya ait hissetmezsiniz kendinizi, tamamen yabacýdýr her þey size, tamamen farklý…Hatta siz bile kendinizi yabancý hissedersiniz kendinize. Anlayamadýðýnýz, tarif ederken zorlandýðýnýz bir ruh halidir bu yaþadýðýnýz.

Belki zaman yanlýþtýr, belki yer, belki de beklenen… Ama önemli olan o an’dýr ve o an’ýn size hissettirdiði o garip ruh hali…Nedenini çözemezsiniz bir türlü. Ýçinde bulunduðunuz ortamýn, çevredeki insanlarýn hatta havanýn bile etkisi vardýr bunda. Ama hepsi bir yana ruhunuz isyanlardadýr. O an’ý yaþamayý istemezsiniz bir türlü. Her þeyden etkilenen naif bir durum tüm benliðinizi kaplamýþtýr adeta. Dokunsalar daðýlýverecek narin bir biblo gibi kýrýlgandýr içiniz.

Kaçýp gitmeyi, ortamý o an’ý terk etmeyi dilersiniz taa ki iç isyanýnýz durana deðin. Bu kýsacýk zaman dilimi içinde böylesine yoðun düþünürsünüz iþte.

Ama merak etmeyin, bu gibi durumlarda etrafý incelemek, çevredeki insanlarý gözlemlemek, yani iç sesinizi farklý yönlere kanalize etmek sizi oldukça rahatlatýr. Týpký Sezen Aksu’nun o güzel þarkýsýnda dediði gibi…

“Bazen daha fazladýr her þey
Bir eþikten atlar insan
Yüzüne bakmak istemez yaþamýn
O kadar azalmýþtýr anlam

O zaman git hemen radyoyu aç, bir þarký tut
Ya da bir kitap oku
Mutlaka iyi geliyor.
……. “

Bir süre sonra daha rahat ve huzurlu olduðunuzu hissedersiniz. O kýsacýk an’a yýðýlan tüm olumsuz duygularýnýz, ait olamama haliniz geçip gitmiþtir iþte ve iç isyanýnýz huzur bulmuþtur yeniden. Tekrar kaldýðýnýz yerden devam edersiniz hayata.

Bunun tam tersine fark edebildiðinizde bulunduðunuz an’ýn sizi cezbeden büyüsünden ayrýlmak istemediðiniz zamanlarda vardýr ama…

Bu büyü öylesine etkisine alýr ki insaný elinizde olsa zamaný durdurmak istersiniz. O an’da her þeyi unutursunuz tüm gereksiz ayrýntýlarý, sýkýntýlarý; o ana kadar sizi üzen, geren, kýzdýran pek çok þey kanatlanýp uçmuþtur sanki hafýzanýzdan.

Farkýna vardýðýnýzda ve yaþadýðýnýz an’ýn deðerini bildiðinizde yaþayacaðýnýz en güzel ruh halidir bu. Bir önceki tabloda kendinizi oraya ait hissetmezken, kaçýp kurtulmak isterken; þimdi tüm benliðinizle tüm hislerinizle ortak olmak istersiniz o an’a ve o an’ýn detaylarýndaki güzelliklere. O an’ý sonsuza kadar uzatmak istersiniz birde. Çünkü çilek tadýndadýr, çilek kadar çekici ve lezzetli.

Ýnsanýn iç yapýsý bu kadar ilginçtir iþte. Ruhsal durumun dýþa yansýmasýdýr tamamen. Her ikisinde de AN’ý fark etmekle baþlar ama birinde oraya ait olamama, daha doðrusu ait olmak istememe hali söz konusu iken; ikinci durumda tam tersidir, oraya ait hisseder insan kendisini hem de tüm tezatlýklarýna, tüm farklý görüntüsüne raðmen.

Sonuçta hayatýn hýzla akýp giden koþturmasý içindeyken kimbilir fark edemediðimiz ne çok an’ýmýz vardýr, çilek tadýnda olup da es geçtiðimiz. “Keþke”lerle çaðýrsak da gelemeyeceðini bildiðimiz; ancak “iyi ki”lere kattýklarýmýzla avunacaðýmýz. Onlar bir avuç deniz yýldýzý olsalar bile yaþantýmýzda; geçmiþimizi düþündüðümüzde tek tek göz kýrpacaklar bize içimizi saran sýcaklýk duygusuna eþlik ederek.

Belki az yaþanacaklar, belki hayatýmýz boyunca tek bir defaya denk gelecekler ve ikinci kez tekrarý istesek de olmayacak ama; farkýna vardýðýmýz tüm bu mutlu an’lar, unutulmaz hanemizdeki en güzel deniz yýldýzlarý olacak.

O bir avuç deniz yýldýzý içinde bir iki deniz kestanesi varsa dikeni elinize batan, onlarda yýllar sonra kanatmayacak içinizi merak etmeyin. Hatta deniz yýldýzlarý kadar hatýrlanmayacak. Çünkü insanlar yapýlarý gereði mutlu þeyleri hafýzalarýnda saklar, mutsuzluklarý ise bilinçaltýna atýp unutmak isterler.

Çilek tadýnda, deniz yýldýzý kadar güzel an’larýnýz çok olsun; farkýndalýðýnýz her yönüyle açýk, algýlarýnýz bir radar gibi dört bir yanýnýzý tarasýn. En güzel an’larý bulup çýkarmak adýna…biriktirin onlarý anýlarýnýzda.

An’lardan anýlara kuyruklu bir yýldýzýnýz olsun yaþamýnýz boyunca.

Týpký þair Esat Selýþýk’ýn “Gün Devþiren Düþünceler” isimli þiirinde dediði gibi;

“ Yaný baþýnda duran
Kum saatini çevirdi genç adam
Cam boðumdan
Bir nehir akmaya baþladý,kumdan...
Yaþanmýþ anlarý yaþanmamýþ kýlmak ister gibi.
Biten gün
Yeniden akmaya baþladý bugün. ”

Kum saatini her gün yeniden çevirerek biten günleri yeniden baþlatalým, yaþanmýþ an’larý yaþanmamýþ çilek tadýndaki an’lara çevirmek için…

Sevgiyle kalýn.