..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Her þey ancak sevgiyle satýn alýnabilmelidir. -Andre Gide
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Toplumbilim > Eralp Elli




8 Temmuz 2007
Suudi Arabistan - Kadýn Haklarý  
nlarKadýn haklarýn konusunda Suudi Arabistan'da yaþanana

Eralp Elli


5 yýldýr Suudi Arabistan'ýn Riyad þehrinde yaþýyorum. Burada yaþadýklarým ve þahit olduklarým diðerleri tarafýndan bilinmesi gereken konulardýr. not: Fotograflarý da görerek yazýyý okumak ýsterseniz, lütfen web sayfamý ziyaret edin.


:EEGA:
SUUDÝ ARABÝSTAN
2. Kýsým Sosyal Hayat
Ana Tema : Kadýn Haklarý

Ýlk yazýmda da tanýmladýðým gibi siyahlar ve beyazlar ülkesinde, kadýn haklarý kanayan bir yara! Suudi Arabistan’a ilk geldiðim gün burada uzun zamandýr yaþayan Finli bir arkadaþým ile havalanýndan çýkmýþ bizi karþýlayacak olan arabayý bekliyorduk. Dýþarýda bizimle beraber bekleyen insanlar vardý. Onlarýn içerisinde da küme küme toplanmýþ tamamýyle siyahlar içerisinde kadýnlar da bulunuyordu. Hepsinin baþý kapalý, hepsi peçeli idi ve hatta bir çoðu peçelerinin üzerini siyah bir tülle kapayýp açýkta kalan gözlerini de örtmüþtü. Peki nereden kadýn olduklarýný anladýn diye sorabilirsiniz? Biliþsel algý! Gelmeden önce kadýnlarýn siyah giyindiklerini biliyordum. Belki naifliðimden, belki o andaki þaþkýnlýðýmdan arkadaþýma hemen soruverdim. “Bu kadýnlar burada birilerini bekliyor, peki onlarý karþýlayacak olanlar kimi arabalarýna alacaklarýný nereden bilecekler, nasýl fark edecekler?” Onun hoþ olmayan þakasý aslýna bakarsanýz bu ülkedeki durumu bütün açýklýðýyla meydana koyuyordu. Cevabý þöyledi, “Onlar için fark eder mi?”
     Son altý yýl içinde kadýnlar için çok olumlu geliþmeler oldu. Ama hala ve ne yazýk ki, bu ülkede birey olarak sayýlmayan, yeni edindikleri kimlik kartlarý mahkemelerdeki kadýlar tarafýndan kabul edilmeyen kadýnlarýn diðer ülkelerdeki hem cinslerine göre çok az haklarý var. Tabi bu haklarý alabilmek için mücadele etmek, ama ondan önce istemek gerekiyor. Eþim Buket’in sohbet ettiði bir kaç Suud’lu kadýn kendi durumlarýndan oldukça mutlu olduðunu ifade etmiþlerdi. Daha önceki yazýmda da sormuþtum. ‘Siyah ve beyaz neyi anýmsatýr, neyi ifade eder?’ Siyah karanlýk, beyaz aydýnlýk. Siyah kötülük, beyaz iyilik. Bu örnekleri çoðaltmak mümkün. Nasýl olmuþta erkekler beyaz, kadýnlar siyah kýyafetler giymek zorunda kalmýþlar, açýkcasý bu konu hakkýnda yeterli bir bilgi yok. Ama biraz mantýk yürütmeyle bir takým sonuçlara varmak mümkün. Siyahýn ýþýkta ve güneþte içini göstermediði ve dolayýsýyla kadýnlarýn mahremiyetini koruyacaðý düþüncesi ile seçilmiþ olmasý muhtemeldir. Ama Ýslam dini bu ülkede ortaya çýkmadan önce de insanlarýn ayný renkler olmamak kaydýyla benzer kýyafetleri giydikleri biliniyor. Anlayacaðýnýz üzere, bu tür giyinme tarzý kültürleri gereði oluþmuþ. Yazýn gölgede 50 üzeri ulaþan sýcaklýðýyla dünyanýn en sýcak ülkerinden biri olan Suudi arabistan’da bütün ýsýyý içine çeken siyahlar içinde dolaþmak bence kadýnlara yapýlan en büyük haksýzlýklardan biri.


     Keþke yapýlan tek haksýzlýk bu olsa! Daha önce de belirttiðim üzere kadýnlarýn araba kullanmalarý yasak. Caným sýkýldý alayým þu arabayý biraz gezeyim demek bir yana, acil bir durumda bile araba kullanmanýz söz konusu deðil. Birkaç yýl önce bizimle ayný sitede (burada ‘compound’ olarak tanýmlanýyor) yaþayan avrupalý bir çiftin baþýndan böyle bir olay geçmiþti. Adamýn muhtemel bir kalp krizi geçirmesi üzerine, eþi kýsa zamanda herhangi bir ulaþým aracý bulamayýnca arabasýna atladýðý gibi hastaneye yetiþtirmiþ ve eþinin hayatýný kurtarmýþtý. Tedavi esnasýnda hastaneye gelen yetkililer o esnada iþlemleri yapmýþ ve birkaç gün sonra taburcu olmalarý akabinde ülkeden sýnýr dýþý edilmiþlerdi.
     Buradaki þeriat kanunlarý gereðince, kadýnlarýn erkeklerle kamusal alanda birarada bulunmalarý yasak. Bu ne mi demek? Biraz açýklayayým. Eðer o kisi ile evli deðilseniz, veya kýzýnýz, anneniz veya kýz kardeþiniz deðilse, onunla beraber dýþarýda dolaþamazsýnýz, konuþamazsýnýz, ayný araçta beraber seyahat edemezsiniz ve beraber yemek yiyemezsiniz. Bu örnekler daha da arttýrýlabilir. Bir alýþ veriþ merkezinde benim baþýma gelmiþti. GNC maðazasýnda kýzlarýmla beraber onlara vitamin bakýyordum. Ýlaçlarla ilgili detaylarýn arapça yazýlý olmasý sebebiyle kýzlarýmýn tercih edeceði aromadaki ilacý bir türlü tesbit edememiþtik. Onun üzerine maðazadaki Filipinli satýþ görevlisine danýþtým. Onunda arapça okuyamamasý üzerine çaresiz kalmýþ, tam dükkaný terk edecekken iki Suudlu kadýný fark ettim. Ýlaç elimde onlarýn yanýna gidip ingilizce bana yardýmcý olup olmayacaklarýný sorduðumda hemen dürtüsel olarak yanýmdan hýzla uzaklaþtýlar. Bir müddet aralarýnda konuþtuktan sonra, bir tanesi çok da güzel ve akýcý ingilizcesi ile bana yazanlarý tercüme etti ve doðru vitamini almama yardýmcý oldu. Herhalde yanýmda kýzlarýmýn olmasý onlarý bir nebze rahatlatmýþtý.
      Hani bizde özellikle Anadolu’da lokantalarda olan ‘Aile salonumuz vardýr’ ibaresi burada neredeyse bütün restoranlarda, kafelerde var. Öðlenleri iþ akradaþlarýmla (tabi hepsi erkek! Bu konuya baþka bir yazýda deðineceðim) yemek yediðim alýþveriþ merkezlerindeki ‘fastfood’ larda servis verme yerleri bile kadýnlar ve erkekler için ayrýlmýþ durumda.

     Bu konuyla ilgili de bir aným var. Bir gün yine yemeklerimizi almýþ bize ayrýlan erkekler kýsmýnda yemeðizi yerken, Riyad’a yeni gelmiþ olduklari belli iki tane avrupalý kadýn geniþ olan mekanýn ortasýnda bir masaya oturup yemeklerini yemeye baþladýlar. Tam yemeklerinin keyfinin çýkarmaya baþlarken yanlarýna yaklaþan görevli onlarýn burada deðilde ilerideki aile salonunda (tüm restoranlarda ‘family section’ olarak ingilizce de yazýlý) yemeleri gerektiðini söyledi. Onlarýn bir aile olmadýklarý, sadece iki arkadaþ olduklarý yolundaki açýklamalarý, oradaki görevlinin kavram karmaþasýný çözmesi sonucu hal oldu ve her ikiside gülümseyerek kendilerine ayrýlan mekana gittiler. Gülümsediklerini nasýl mý fark ettim? Buradaki avrupalýlar çoðunlukla baþ örtüsü kullanmýyorlar. Sadece din polisleri onlarý uyardýklarýnda yanlarýnda taþýdýðý örtüyü kullanýyorlar. Eþim, ben ve bir arkadaþým restorana gitmiþtik. Sipariþleri verdikten sonra ben açýk büfeden salata almak için ayrýldýðýmda, bir tane adam çýkývermiþ ve arkadaþýmý Buket’in baþý açýk gezdirdiði için fýrçalamýþtý. Garibim o sýrada masada o olduðu için onu eþi zannetmiþlerdi  Bu arada þunu da söylemem lazým! Aile salonu dediðim yerler genelde açýk mekan deðil, her masanýn etrafý paravanlar veya perdeler ile kapatýlýyor. Ancak ondan sonra kadýnlar baþ örtülerini çýkarýp yemek yiyorlar. Biz açýkcasý hiç kapamadýk. Zaten küçük bir mekan içerisinde iyice bunaltýcý oluyor. Geçenler bir iki bakýp geçiyorlar, bazen kadýn veya erkek olsun kimi suudlulardan fýrça yiyorsunuz. Bu sistem onlar için gerçekten gerekli, aksi takdirde o kadar insan içinde yemek yemeleri gerçekten güçleþiyor ve aþaðýdaki linkte de göreceðiniz gibi komik durumlara düþebiliyorlar.
http://www.youtube.com/watch?v=0_i98eMk7NA

     Genç kýzlar ergenlik yaþýna geldiðinden itibaren kapanmak zorunda. Tahmin edeceðiniz gibi kýzlar ve erkekler ayrý kýsýmlarda okuyorlar. Buradaki kimi Türk okullarý, çoðu yabancý okullar ve benim kýzlarýn gittiði ingiliz okulunda çocuklar beraber öðrenim görebiliyorlar. Okullar bir yana hem erkek ve kadýn katýlýmcýlarýn olduðu konferanslarda kadýnlar ayrý bir salonda oturuyorlar ve var ise sunumlarýný oradan yapýyorlar. Benim katýldýðým bir konferansta þahit olmuþtum. Konferansta birkaç tane kadýn konuþmacý vardý. Sunumlarýný ekranlardan takip etmek, seslerini duymak dýþýnda üç gün boyunca süren konferansta kendileri ile hiç karþýlaþmadým ve yüzyüze sohbet etme imkaný bulamadým.
     Erkekler itaat etmeyen karýlarýný yaralamadan cezalandýrma hakkýna sahip. Onu býrakýn boþanmalarý adamýn dilinin ucunda, üç kez boþ ol demesi beraberliðin ayrýlýk ile sonuçlanmasý ile sebep oluyor. Özellikle boþanmýþ kadýnlar toplum tarafýndan hiç hoþ karþýlanmýyorlar. Ama ne yazýk ki çoðunlukla bu onlarýn ellerinde deðil. Evlilikler ile ilgili yazacak çok þey var. Genelde eþler birbirlerini tanýmadan ve görmeden görücü usulu ile evleniyorlar. Evlilik kararýndan sonra, eþler imam nikahý ile evleniyor, sonrasýnda aileleririn nezaretinde görüþmeye baþlýyorlar. Ama her ikisinin baþbaþa konuþmasý sadece telefonun iki ucunda mümkün olabiliyor. Akabinde eðer ikiside bu evliliðin yürüyeceðine kanaat getirirse bu evlilik yapýlan bir düðün ile eþe dosta duyuruluyor. Düðünler de çok ilginç. Ben hala katýlma þansý bulamasamda eþim ve annem bir düðüne davet edilmiþlerdi. Düðünde kadýnlar ve erkekler ayrý salonlarda bir araya geliyor ve eðleniyorlar. Kadýnlarýn kýyafetleri gerçekten çok abartýlý. Kadýnlar birbirinden þaþalý ve rengarenk gece elbiseleri ve tuvaletlerle bu tip ortamlarda kendilerini ve güzelliklerini gösterme imkaný buluyor. Düðün esnasýnda kadýnlar kýsmýnda servis yapan garsonlardan tutun, fotorafçýlar ve kapýdaki görevliler bile kadýn. Erkek ve her iki tarafýn babasý ve erkek kardeþleri düðün sonunda fotoraf çekimi ve kýzý, erkek evine götürmek için salona geleceði zaman önceden haber verilip kadýnlarýn abayalarýn giymelerine fýrsat tanýnýyor.
     Aileler kendi aþiretlerinin saygý seviyesine ve durumuna uygun gelin ve damat seçiminde etkinler. Burada sosyal konumunuz ulaþmýþ olduðunuz baþarýlar ile veya iþ hayatýnýzdaki statünüz yerine soyadýnýz ile itibar görüyor. Ama bu konuyu sonraki yazýlarda daha detaylý deðineceðim. Daha yeni bir arkadaþým anlatýyordu. 25 yýllýk evli olan bir adam ona daha baldýzýnýn yüzünü görmediðinden bahsetmiþ. Bu yine bir þey deðil, ülkenin koyu muhafazakar kesimlerinde kadýnlar býrakýn vücutlarýný ellerini ve ayaklarýný bile siyah eldiven ve çoraplar ile kapýyorlar. O kesimlerde yapýlan kimi evliliklerde kocalarýn, çocuklarý olmasýna raðmen daha eþinin yüzünü bile görmediðinden bahsediliyor! Gerçekten inanýlmaz! Burada tanýdýðýmýz Polonyalý plastik cerrah bir doktor arkadaþýmýz anlatmýþtý. Bir gün hastanedeki kapýsý çalýnmýþ adam eþi ile içeri girdikten sonra hiç vakit kaybetmeden kadýnýn ellerini gösterip “bunlarý küçültün” demiþ.
     Kadýn haklarý konusuna diðer yazýlarýmda yine deðineceðim. Bu seferlik þaþkýnlýðýnýzý burada keseyim.

Eralp Elli
06 Temmuz 2007
Riyad
www.eralpelli.com



.Eleþtiriler & Yorumlar

:: trajikomik...
Gönderen: bee / Ýstanbul/
5 Aðustos 2007
yaþadýðýmýz çaðda çok tuhaf geliyor bu trajikomik durum.kendi doðalarýndan korkan zavallý insanlar.sanki dünyanýn baþýna gelen en büyük felaket kadýnla erkeðin beraberliði. gerçekten kadýnýyla erkeðiyle ne kadar da zavallýlar. oralarda doðup büyümediðim için þanslýyým ve bu güzel ülkeyi baðnazlýklarýyla geriletmeye çalýþanlara daima karþý duracaðým. sevgiler b.e.e




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Suudi Arabistan - Ýþ Hayatý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
O Bana Dedi ki [Þiir]
Kýzým [Þiir]
Aðlayan Gözler [Þiir]
Evrenin Gizemi [Þiir]
Beni de Bekleyin! Geleceðim [Þiir]
Zaman [Þiir]
Bir (1) [Þiir]
Gündüz Geceye Yanarken [Þiir]
Koþunca [Þiir]
Kara Delik [Öykü]


Eralp Elli kimdir?

Kendini Bilmek! Ben kimim? Hepimiz çokca sormuþuzdur bu soruyu kendimize, hele benliðimiz yerine geldikten sonra yavaþ yavaþ yaptýklarýmýzý ve hayatýmýzý sorgulamaya baþladýðýmýzda gelmiþtir bu sualler. Ben kimim ve burada ne yapýyorum? Kimimiz daha bütünsel bakmýþtýr kimisi bireye, kendisine odaklanmýþtýr. Ben de hala bu soruyu kendime soruyorum, sürekli olarak kendimle ilgili bir þeyler öðrensemde hala cevaplayamadýðým bir çok soru var! Ne muhteþem paradoksal bir coþkudur o. Bütün ömrün boyunca bilmek için çabalarsýn ne olduðunu, gelgelelim tam bulduðunda da artýk dünyadan ayrýlýrsýn. Soracaksýnýz coþku nerede! Benim için bir coþku o, çünki ölüm buradan ayrýlma ve yeniden doðma vakti, ondan korkmak yerine aksine sevgiyle karþýlýyacaðým gerektiðinde. Yaþam zaten kendinde bir heyecanlar silsilesi, bir çok imtahanlar, iniþler ve çýkýþlarla dolu. Duygularýn bize yaþattýðý bir fantezi, seyretmekten çok oynamasý keyifli. Þimdi burada kendimle alaklali bir kaç tane kronolojik detay vermek gerekebilir ama istemeyin, dizginleyin merakýnýzý, benim nerede doðduðumun, nerede yaþadýðýmýn, ne okuduðumun, nerede ne kadar yýl hangi pozisyonda çalýþtýðýmýn size ne faydasý var? Varsa yoksa gidip benim detaylarýmý kendiniz ile yok bir baþkasý ile karþýlaþtýrýp, “haa bu ortamda yaþamýþ, ama hayattan ders almamýþ” “o okulda okumuþ ama, tecrübesi zayýf”, yok “iyi fimalarda çalýþmýþ ama yurt dýþý tecrübesi az” diye yorumlar yapacaksýnýz, yok belki de tamamýný çok beðeneceksiniz ya da hiç beðenmeyecek ama belki de kýskanacaksýnýz! Belki de bazýlarýnýz yürekten destekleyecek, katýlmak isteyecekler. Ben kendimi daha tanýmamýþken, ve siz beni tanýmadýktan sonra bunca mukayesenin hepsi nafile olacak. Sonunda ben Benim ve Kendimim, bir baþkasý da öyle. Ýkimiz elma deðiliz ki karþýlaþtýralým, ki bu elma için de bu pek mümkün olmasa da. Bir tek gerçek var! Ben senden ne kadar farklý olursam olayým, bir o kadar bütünseliz, yani aslýnda bir baþka perspektifte veya düþünce Aynýyýz, yani Biriz. Her karþýlaþtýrdýðýnda bulduðun farklýlýklar, hem bizim bütünselliðimizi hem de bir o kadar senin zihninde zedelemekte. Býrakalým onlarý yakayalým aný, tadýný çýkaralým yaþadýklarýmýzýn, ne kadar çirkin ya da güzel olsa da, alalým alacaklarýmýzý, açalým yelkenleri alabildiðince çok imkan versin dolaþtýðý gibi limanlarý teknelerin. En sonunda ne yaparsak yapalým, noktalayacaðýz buradaki hayatý, aman dikkat edelim, “baþkasý için kötümüz düþüncede, sözde ve fiilde az olsun, vidanýmýz aþkýmýz bol olsun”. Ýþte ben buyum! Tanýdýk geldi mi :)


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Eralp Elli, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.