Günler geçti… Saya saya bitip tükenmez dediğim onca gün geldi geçti, aldı götürdü geçmişe dair ne varsa, zorunlu bir çizgi çizdi bana… O çizgide saklı gözyaşlarım, o çizgide saklı isyanlarım, neden bilmiyorum ama bu ruhu her ne olursa olsun özgür bırakamıyorum… Hep birilerine takıla takıla parçalandı üzerimde ne varsa, şimdi ise üşüyorum… Bırakın beni lütfen, bırakın artık, düşün yakamdan, gitmek istiyorum ben, kurtulmak istiyorum ne varsa… Özlediğim gözlerden de vazgeçtim artık, hiçbir şey istemeden, kimseden bir şey beklemeden gitmek istiyorum… Lütfen zincirlemeyin beni monoton günlere, bu ben değilim inanın bana… Benim yüreğimde bambaşka sevdalar bambaşka rüyalar var… Lütfen açın kafeslerin kapılarını artık, üzülmeyin ama ben gitmek istiyorum… Olmuyor ne kadar istesem de, yapamıyorum ne kadar güzel görünse de, olmuyor işte olmuyor, bu değil benim içimde yanan ateşin düşü… Renklerimi kaybede kaybede solup yitip gitmek istemiyorum, bir sonbahar ağacı değilim ben, yapraklarımı tüketmeyin artık, dövmeyin ruhumu yıldırımlarla… Kapamayın yollarımı bitmez tükenmez isteklerinizle, sıkmayın boğazımı sevgi sandığınız bencilliğinizle… Kör olmak istemiyorum, benim göreceğim ne günler var daha, kapatmayın beni saray sandığınız zindanlarınıza, yeter artık bırakın bırakın da ben o çok uzun yoluma düşeyim… Her seferinde bir umutla tuttuğum elleriniz yordu beni, daha da gerilere çekti, her seferinde şans verdiğim gözler kaderimin şansından çaldı, bakın yine olmadı, yine yorgun gülüşlerim, yine kırık düşlerim, yine bükük boynum, yine aynı gidiş yine aynı son… Ne kadar sevsem de olmuyor, o eşi olmayan gökkuşağı gittikçe uzaklaşıyor, ben seviyorum diye çırpınırken elveda diyor güneşli sabahlar… Gençliğimin baharı soluyor anlayın, tutmayın beni kışlarınızda tutsak, bırakın gideyim, bırakın ben artık kendi istediğim gibi seveyim…
12 Eylül Çarşamba – 2007-Güz
Saygılarımla
Sihem Tachouli Usta