..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Materyalist bir dünyada yaþýyoruz, ve ben de materyalist bir kýzým -Madonna
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Gülmece (Mizah) > Bedri Adanýr




1 Þubat 2008
Sesli Harfler Gürültü Yapýnca  
Bedri Adanýr

Bedri Adanýr


Hemen herkesin cep telefonu var nerdeyse. Hepsinde “bip bip” sesinden sonra ekranda “1 mesaj alýndý” yazýsý görünüyor, tuþlayýnca da bir metin çýkýyor karþýnýza; bu metine þiir deniliyor bazen. Ýþte bu þiirler, sözünü ettiðimiz ‘yüz altmýþ karakter ölçüsüyle’ yazýlýyor. Hatta yeni model telefonlarda 160’ýn katlarý kadar karakterde kullanýlabiliyor. Þiirin türlerini sayarken, lirik, epik, didaktik deyip, en fazla elimizdeki parmak sayýsý kadar sayýp dururken, þiirde yüz altmýþ karakter ölçüsü” bize zengin bir kategori sunuyor. Þimdi gelelim yeni sözcüklere: Cemal Süreya soyadýndan bir harf attý ya, biz hiç boþ durur muyuz, sesli harflerin topunu atýverdik. Niye mi? Adý üstünde sesli; gürültü yapýyorlardý. Kelime hazinemizdeki kelimelerden gürültü yapan sesli harfleri atýnca yepyeni, cillop gibi sözcükler kazandýrmýþ oluyoruz literatürümüze.


:BDFD:
Edebiyatýmýzýn hýzla geliþen teknoloji karþýsýnda cýlýz kaldýðýný ve bir sözcük, terim noksanlýðý yaþadýðýný hissettik ve hemen konuya el attýk. Çözümü de bulduk. Sabrederseniz ilerleyen satýrlarda detaylý anlatacaðýz.

Sorun ölçü ya da ölçüsüzlük deðil!

Þiirde eskiden ölçülerin kullanýldýðýný hemen herkes biliyor. Eskiden diyoruz, çünkü günümüz þairlerinin þiirleri, genelde serbest ölçü dediðimiz, aslýnda hece ve aruz ölçüsünde yazýlmayan da diyebileceðimiz, ölçüyle yazýlýyor. Aruz ölçüsünde þiir yazmak ciddi bir beceri iþi olmakla beraber, zannýmca yazana iþkencedir; okurken verdiði tatta güzeldir tabi. Ölçüyle þiir yazmak, denemesi bedava, gerçekten zordur. Ama bu zorluðun þiire her zaman bir güzellik katacaðý anlamýna gelmiyor. Hatta düþünsel ve duygusal olarak verilmek isteneni bir anlamda hapsetmek olarak da deðerlendirilebilir ki, kabul görmediði ve yerine serbest ölçünün tercih edilmesinin bir nedeni de bu sayýlabilir. Ancak serbest ölçüyle birlikte þiir yazmak herkesin ilgisini çekmiþse de, kerametin ölçüsüzlükte olmadýðý, þiir yazanlarla okuyanlar arasýndaki uçurumdan anlaþýlýyor. Demek ki neymiþ? Þiir yazmak bir ölçü ya da ölçüsüzlük sorunu, deðilmiþ!

Düzyazý türüne baðlý olarak farklýlýk gösterse de þiire göre kolaydýr. Nitekim bilgilendirme amaçlý bir konu seçer, araþtýrýr ve düz yazý olarak yazýp sunarsýnýz; okuyan bilgilenmek için okuyacaðý için sorun olmaz. Ama þiir böyle deðildir. Þiiri okuyan farklýlýk arar; kendinden bir þeyler bulmak ister. Bulamayýnca da okumaz. Okumasý ya da okumamasý belki çok önemli deðildir bazý þiir yazanlarca. Ama þiirlerini beðeniye sunan kimselerin dikkat etmesi gereken hususlar vardýr kuþkusuz. Bu anlamda þiir, sabýrla emek vermeyi gerektiren, serçe kanadý misali hassas, on altýlýk kýz gibi ilgi isteyen ve sabreden derviþlerin kaleminden Dicle gibi akan bir yazýmsal türdür. Yazýlan kadar okunmayan bir tür olarak þiir, her demin vazgeçilmezi olmuþsa da þiirleriyle büyük beðeni toplayan þairler çok deðildir.

Þiir yazan çok, okuyan nerdeyse yok!

Yine de þimdilerde elimizi sallasak þiire ve þaire çarpýyor. Bunu, serbest ölçünün bir dezavantajý saymak büyük bir kayýp olur, yazmaya heves edenler adýna. Tabi ki þiir kimsenin tahakkümünde deðildir. Ama þiiri ve þairi diðerlerinden farklý ve özgün kýlmak çok yoðun bir bilinç ve kültürel birikimin sonucunda mümkün olur. Peki, sonuç nedir? Yazmak kadar okumak… Okurken yazmak, yazarken okumak. Bakýn bunlar öyle geliþi güzel yerleri deðiþtirilmiþ iki sözcük deðil, dikkat buyurunuz: Okurken yazmak, yazarken okumak! Bu, þiirin seçkinleþmesi için gereklidir.

Bir sorun daha var. Dedik ya, elimizi sallasak þiire, þaire çarpýyor. Ýyi aslýnda; ama þiir yazan kadar þiir kitabý satýn alan yok. Çünkü þiir cep telefonlarýnýn mesaj kutusundan okunur hale geldi. Yetmedi mi de, “google” den þiir yazýlýyor ve bulunan yüzlerce öðeden biri seçilip hemen telefona aktarýlýyor. (Bu da kötü deðil, ama saðlýklý da deðil!) Hatta ücretsiz mesaj siteleri var ya, yazma zahmetine de girmiyorlar, kopyala, yapýþtýr, numarayý gir ve gönder. Hepsi üç beþ týkla yapýlýyor böylece. Gerçi telefonlarda on parmak klavyeye rakip bir T9 sözlüðü var ki, yüz yüze sohbette ancak bu kadar hýzlý olunur. Neyse; okumuyoruz arkadaþlar, merdivenleri beþer onar çýkmaya çalýþýyoruz ki, her defasýnda kolumuzu bacaðýmýzý kýrýyoruz. Sabýrlý olmalý ve þiire, yazmaya istediði emeði vermeliyiz. Ee biz ne yapýyoruz? Yazdýklarýmýzý üç beþ kiþinin beðenisine sunuyoruz, beðendiriyoruz ve sonra da “ben tamamým” diyoruz! Ya hele bir dur, sabret, bu ne acele; beþ on antoloji oku, beðenilen þairlerin þiirlerini, biyografilerini oku, oku da oku ve yaz da, yaz ama kendine sakla! Ondan sonra kim tutabilir ki seni? Yani vahim ve çeliþkili bir durum; adama sorarlar, bu kadar çok þiir yazýlýyor bu memlekette, iyi güzelde, þiir kitaplarý neden satmýyor? Bu soru cevaplanmaya deðerdir. Doðru cevaplayana bizden yüz üzerinden yüz elli!

Hala konuya gelemedik dikkat ederseniz. Þimdi okurlarýmýz yazýnýn baþýný unutmuþ olduðumuzu düþünüyor belki. Ama yok, rahat olun; söylediðimizin arkasýndayýz. Edebiyatýmýzý zenginleþtirmekte da kararlýyýz. Ve açýklýyoruz: Þiirde Yüz Altmýþ Karakter Ölçüsü ve Sesli Harf Fukarasý Sözcükler. Þimdi devamla bunun ne anlama geldiðini anlatalým.

Teknolojik donanýmlý son model þiirler…

Hemen herkesin cep telefonu var nerdeyse. Hepsinde “bip bip” sesinden sonra ekranda “1 mesaj alýndý” yazýsý görünüyor, tuþlayýnca da bir metin çýkýyor karþýnýza; bu metine þiir deniliyor bazen. Ýþte bu þiirler, sözünü ettiðimiz ‘yüz altmýþ karakter ölçüsüyle’ yazýlýyor. Hatta yeni model telefonlarda 160’ýn katlarý kadar karakterde kullanýlabiliyor.
Þiirin türlerini sayarken, lirik, epik, didaktik deyip, en fazla elimizdeki parmak sayýsý kadar sayýp dururken, þiirde yüz altmýþ karakter ölçüsü” bize zengin bir kategori sunuyor. Þimdi gelelim yeni sözcüklere: Cemal Süreya soyadýndan bir harf attý ya, biz hiç boþ durur muyuz, sesli harflerin topunu atýverdik. Niye mi? Adý üstünde sesli; gürültü yapýyorlardý. Kelime hazinemizdeki kelimelerden gürültü yapan sesli harfleri atýnca yepyeni, cillop gibi sözcükler kazandýrmýþ oluyoruz literatürümüze.

Cep telefonlarý kadar yaygýn ve kullanýmda olmasa da, iletiþimde birde Messenger olayý var. Orda harfler ve kelimeler gereksiz artýk. Sinirleniyorsun, hemen kýzgýn surat yolluyýp öfkeni kusuveriyorsun. Utandýn mý, hemen yanaklarý kýzarmýþ bir surat imdadýna yetiþiyor, çok mu sinirlendin, çaresi var, gitar parçalýyorsun; yani anlayacaðýnýz yok yok! Allah sizi inandýrsýn, saðýr dilsiz olup çýkarýyor insaný bu messenger.

Tabi biz Kürt’lerin iþi daha zor. Fazladan “Q, W, X” ve þapkalýlarýmýz var. Bakýn söylenmedi demeyin, her kim ki Kürtçe’den tek bir harf atmaya kalkarsa çok fena olur, ona göre.

Mektup ve Kartpostal kültürü yok oluyor…

Önce tüfek icat oldu, mertlik bozuldu, sonra televizyon çýktý ahlak bozuldu. Bilgisayar çýktý, arzuhalciler iþsiz kaldý. En sonunda da cep telefonu çýktý. Böylece mektup kültürü, kartpostal kültürü yok oldu nerdeyse. Mektup yazanlarla dalga geçilecek kadar ilerletmiþiz iþi yani; ilkellik oluyormuþ. Nerde taþ altýna býrakýlan ve aðaç altýna uzanýp heyecanla okunan aþk mektuplarý. Hem diyelim ki mesaj kutunuz doldu ve yine diyelim ki hafýza kartýnýzda doldu, o zaman mecburen sileceksiniz o sesli harf yoksunu mesajlarýnýzý. Peki ya mektup öyle mi? Hayýr, bir mektubun her zaman saklanacak bir yeri mutlaka vardýr. Mesela yârin koynunda…




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Uçurtmayý Vurmasýnlar

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sevda Can [Þiir]
Ýs Karasý [Þiir]
Vesikasý Dizelerim [Þiir]
Bul Beni Yar! [Þiir]
Vakt-i Ayrýlýk 2 [Þiir]
Saðýlmýþ Ömür [Þiir]
Son Soluk [Þiir]
Tuvaline Kan Sýçramýþ Hayatýn [Þiir]
Ne Olur Geri Dönme! [Þiir]
Vakt-i Ayrýlýk [Þiir]


Bedri Adanýr kimdir?

"Biliyorum, bir vakte kadar her þey. . . Her þey baþlayýp, bitecek bir yerde; sen de, ben de, yalnýzlýk da, hayat da; ve lakin, anlamýyor insan karanlýktayken, aydýnlýðýn ne kadar uzaklýkta olduðunu! Ama diyalektik iþliyor, durmadan iþliyor, karanlýk aydýnlýðý, aydýnlýk karanlýðý doðuruyor içinden. . . "


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bedri Adanýr, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.