..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Bilmezlik ile ne hoştum; hayalimde ne güzellik, ne de aşk vardı." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fazıl Akçil




19 Mayıs 2008
Bir Taşın Suskunluğunda…  
Fazıl Akçil
Taşa kök salmaya çalışan parmakların serüveni...


:BJED:
Bir Taşın Suskunluğunda…



İçimde bir gizli hüzün var sanki…
Sebebi ne bilmiyorum. Yazılarım derlenip, toparlanıp neşredilecekmiş. Artık bana sorulmayacakmış. Susuyorum… Sanki bana ait olmayan dağınık bir takım nesnelerden bahsediyorlar. Onlara anlatsam da anlamayacaklar… Ben daha yazmadım ki… Taşımı bulamadım ki? Gizi mi bulamadım, sırrımı bulamadım henüz… Sırrım bir taşta biliyorum. Yazılarım, aradığım kelime iksirleri o taşın içinde gizli. Çocukluğumdan beri beni çağıran garip bir sesin peşindeyim… Bu yüzden arkama bakmadan sadece yazıyorum. Bir nevi kelime toprağında eşelenmek benimkisi… Geriye avuçlarımla ne fırlattığımın farkında bile değilim… Belki de ben bir taş içindeyim. Sesim, sözüm, sırrım taşın içinde. Kendime bakan bir ayna misali üzgünüm… Hatta üzgünden de öteyim sanki. Bazı şeyler kendi anlamları dışında bir şeyle ifade edilemezler. Ben soğuk sert taşlar gibiyim; kendi içimi açıp henüz giremedim. Bitmeyen kışlar gibiyim; aşk ateşiyle yanmadı henüz özüm… Bir gölge kadar yalnız, kendine bakan bir aynayım sadece…


Buradayım…
Ayın geceye girmesi gibi içine giriyorum taşın… Amber renginde bir mağara sanki… Her yer taşlarla kaplı… Papirüs, mermer, taş, kâğıt, kelime, kül, imge, işaret… İçimde bir gizli hüzün var sanki… Bir gölge kadar yalnızım taşın içinde… Çoktan kapanmış bir çağın kalıntıları arasındayım belki de. Hafızam da olup biten bu görüntüler de ne? Üzerine kelimelerin ışığı düştüğünde kendimden daha büyük bir gölge görüyorum… Kullanılmaktan yıpranmış kelimeler suskunluk denizine dökülüyor. Karanlıklarda atom otom dönen imgeler yıldız yıldız parıldıyor. Soğuk, sert taşlardaki yüzüme, hafızama yansıyor. Kendime bakan bir ayna misali bu kelimeleri ufalayıp atıyorum savruk yazılarla… Oysa ben ışığın yansımasını değil, gerçeği istiyorum. O gerçeği bulduğum da kimse bana ödül versin de istemiyorum… Eser, kitap isterseniz hepsi sizlerin olsun…
Ben bir taşı arıyorum.


İçimde bir gizli giz var sanki…
Gölgelerdeki bir giz kadar yalnızım…
Kendine bakan bir ayna misali üzgünüm…
Taş ve ben her karşılaştığımız yer de birbirimize bakıyoruz. Taşın hafızası bulanık seyrediyor hafızam da. Bana neler oluyor? Bu donuk, titrek yansımalar da ne? Bütün yazarlara olur mu? Gölgelerdeki bu resimler, imgeler, kokular, derinliği olmayan bu nehirler de ne? Her bakan gözün kendinden bir mana ve şekil kattığı bir göz müyüm yoksa ben? Hatlarını, ifadelerini kaybetmiş bu kadar yüzü ben nereden tanıyorum Allah’ım? Bu kadar hikâyesiz yüz kendini bulmak için nereden düşmüşler peşime? Ben bilmediğim şeyleri nasıl biliyorum? Gölgelerde gizli giz gibiyim… Soğuk sert taşlar gibiyim… Bir taşın suskunluğunda, ayazda kalmış bir kuş gibi yüreğim…

Gölgelerde gizli bir gizin içindeyim…
Parmaklarım taşın içinde gezinirken hayretle seyrediyorum. Parmaklarımı iyice soksam acaba yanar mıyım? Taşın esrarı içinde, eşyanın karanlığı içinde oturmuş ağlıyorum. Parmakları bir ağacın kökleri gibi taşa geçmiş bu yaratık, içine doğru gitmekten başka bir şey yapabilirimi ki? Geçmiş ve geleceğin kesiştiği bir zamansızlıkta parmaklarımın gücü bir tek karanlığa kelimeler yazmaya yetiyor. Ben bir taşın suskunluğunda, yalnız kendine bakan bir ayna misali ayazda kalmış bir yüreğim…
Ayazda kalmış bir yüreğim…

Saliha Malhun
www.sanatalemi.net





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ben Bir Münzeviyi Anlatmak İçin Yaktım Zihnimi...
Vav Vuslatıyla Yürüyen Sevgili...

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Elleri Sır Kokan Çocuk…
Gemin Hangi Limanda?


Fazıl Akçil kimdir?

amatör

Etkilendiği Yazarlar:
yazmak


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fazıl Akçil, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.