Ýste, sana verilecektir; Ara, bulacaksýndýr; Çal ve kapý sana açýlacaktýr -Ýncil |
|
||||||||||
|
Toplum olarak ön yargýlarýmýzýn o kadar esiri olmuþuz ki, bir türlü saðduyumuzu harekete geçirerek olaylarý objektif ve sakin bir þekilde deðerlendiremiyoruz. Ýçimize kök salmýþ ön yargýlar bizi adeta dar bir alana hapsederek ham hayallerle oyalýyor. Karþýlaþtýðýmýz olaylarý ve insanlarý deðerlendirirken o kadar basit kýstaslarýmýz var ki… Kendimiz gibi düþünmeyen, kendimiz gibi yaþamayan, hatta kendimiz gibi giyinmeyen insanlardan rahatsýz oluyoruz. Tahammül edemiyoruz nedense farklýlýklara, farklý kiþiliklere ve farklý yaþam tarzlarýna. Birazcýk olsun anlamaya bile çalýþmýyoruz kendi dýþýmýzda olup biten þeyleri. Kendi doðrularýmýza olan inancýmýz bizi öylesine ufuksuz ve tahammülsüz yapmýþ ki bir anlam vermek hayli zor. Bütün bunlarýn doðal sonucu olarak, toplumsal yaþamýn temel kurallarýndan olan saygý ve anlayýþ maalesef sürekli lafta kalýyor ve sýrf içimize yerleþmiþ ön yargýlar yüzünden ne birbirimize saygý duyuyor ne de birbirimizi anlamaya çalýþýyoruz. Ön yargýlý bireyler olmamýzýn temelinde muhakkak birçok sebepler yatmaktadýr. Þimdi burada uzun uzadýya bu sebeplere deðinecek deðilim. Yalnýz, kanaatim þu ki; yeterince okumayan, araþtýrmayan, doðrulara ulaþmak gibi bir kaygýsý olmayan ve bir þeyler üretmeyen beyinlere elbette ki ön yargýlar hakim olacaktýr. Çalýþan, üreten, sürekli kendini yenileyen beyinlerde ön yargýlarýn oluþmasý düþünülemez zaten. Metotlu okumayý bir yaþam biçimi haline getirmeden, hayatý çeþitli yönleriyle algýlamadan, olaylarý ve insanlarý olabildiðince farklý perspektiflerden deðerlendirmeden ve hepsinden önemlisi, kendimizi sorgulamayý öðrenmeden ön yargýlarýmýzdan kurtulmamýz olasý deðildir. Einstein’in dediði gibi, “Bir ön yargýyý ortadan kaldýrmak, bir atomu parçalamaktan daha zordur.” Ama bunu baþarmak zorundayýz. Ýstedikten sonra her türlü güçlüðün üstesinden gelebilecek güce sahibiz çünkü. Aslýnda ön yargýlarýmýz; bizim zaaf, korku, saplantý ve bilgisizliklerimizin þekil deðiþtirmiþ görüntüleridir. Bunlarý yendiðimiz an, ön yargýlarýmýz da kaybolup gidecektir. Unutmayalým ki yaþam dur durak bilmeden akýp gidiyor. Her þey deðiþiyor. Deðiþmeyen tek þeyin, bizzat deðiþimin kendisi olduðu gün gibi ortada. Yaþadýðýmýz bu hayatý renklendirmek, anlamlandýrmak bizim elimizde. Ve bunun da yolu, düþünce alanýmýzý geniþ tutarak ön yargýlarýmýzý terk etmekten geçiyor.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Musa Takçý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |