640K bellek herkese yetmelidir. -Bill Gates, 1981 |
|
||||||||||
|
batmak ve boðulmak istedi. Umarsýz bakýþlarý her deðiþinde erkeðin gözlerine, “git” bakýþlarýna yenik düþtü. Ölü bir vedaydý bu. Soluklanamadý ve aðlayamadý da… Týpký ölüm sonrasý tutulmalarda olduðu gibi. Vampir uykularýna gebe yarýnlara düþtü aklý. Tabutunu hazýrladý ve kendini aðýr zincirlere vuracaðý eskilerini de… Her diþi vampir kadar orospuydu ve her diþi vampir kadar Efendisine sadýk. Bir albinoya dönüþtü ruhu. Soldu soldu soldu, beyaza yattý hepten. Artýk güneþe bakamazdý ve donatamazdý da kendini günýþýðýyla. Lanetlenmiþti! Bir albus olarak yaþayacaktý ve bedenindeki tek renk, diþleri ve yüreðindeki kan olacaktý. Kendi kaný ve kendine benzer olaný. Yine de “iyi ki doðdun” olandý, Efendisinin kölesi. Efendisine yaradýlýþýna, hep râm olacak ve ibadetini eksik etmeyecekti. Tapýnak gündüzleri uyunup, geceleri seviþilen, soðuk bir evdi. Zevksiz… Belki de, 2X1 ebatýnda bir vitray olmalýydý. Pencerenin tam karþýsýnda; tepeden ýþýklandýrýlmýþ ve güneþi kýrýp kýrýp parçalayan. Albino, dayanamaz ki günýþýðýna. Bir vitray olsaydý, “git” demeden giderdi albus. Dönmezdi. Armaðaný olan, tahtadan oyma o maský vermek için bile dönmezdi. Dünden kalmýþ bir sýzýyla, umarsýz ama kahýrsýz, hep ayný saatlerde, ayný uyanýþlarla gecelerce tapýnacaktý. Acýmtrak sýzýlarla inleyecekti ruhu; düþecekti. Düþmelerin ustasýydý o. Düþerdi; sadece Efendiye (düþ)erdi. Bir ýslýk býrakýr gibi, kolayca býraktý ezgisini dudaklarýndan kulaðýna. Kýsa, keskin ve detone. Ýniltili bir ilâhiydi dökülen, çünkü fazlasýna yetmezdi nefesi. Olsundu; týrmalasýndý kulaklarý. Yine de yüreði ele geçiren bir týnýsý olduðunu bilirdi o. Efendi, ruhunu üfledi bedenine ve gücünü. Dedi ki; “Þimdi, gitme vaktidir. Uç, küçük yarasa! Kana bulan da gel, renklerini al da gel!” Çeken ve iten, karþýt ve aynýydýlar. Korkak ve deli cesurdular. Ne gülmek kadar iyimser, ne aðlamak kadar kötümserdi yaþamlarý. Zýtlýklarýn ortasýnda bir yerdeydiler. Aslýnda, hiçbir yerdeydiler. Olmak istedikleri “hiçlik” aralarda bir yerlerde olamazdý çünkü. Bu ciddi bir baþarýsýzlýktý. Ya Efendi yeterince anlatamamýþ ya da o, vasat zekâsýna yenik düþmüþtü bir kez daha. Birazcýk akýllýydý belki. Yine de zaman, mekân ve ibadet üçlüsü hazmedemeyeceði kadar sýnýrsýzdý. Biraz sabýr, biraz ders, biraz zamandý gereksindiði. O da Efendide yoktu. Iþýk hýzýnýn lordundan, zaman ve sabýr dilenilmezdi kural gereði. (Sevgili Efendim; aþkým, sevdiðim! Çifte evrim vurgunuyla, vampir bir albusa dönüþtüðümü, anneme söyleme! O beni, anasýnýn kuzusu sanýyor. De ki; “Renklerini ve ýþýðýný kaybetti. Hükümsüzdür.” Yoksa hükümlü müdür?) Ölü bir vedaydý bu. Temmuz sýcaðýnda Ankara, kar yaðdýrýyordu ölen ve dirilen bir bedene. Ve kadýnýn saçlarý rüzgârda, yalana ve yasaða batmýþ bir sevdaya inat, yüzünü kâh kýrbaçlayýp, kâh okþayarak dalgalanmaktaydý. Benden Efendime (Tapýnma) 17.07.2008 Merzifon- Ankara Yolculuðu
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © hayal, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |