Þayet dindar biriyseniz iþler sizin için kolaydýr . Bir rehberiniz ve kýlavuz kitabýnýz vardýr . Zorlandýðýnýzda açýp bakarsýnýz .

Þayet benimsediðiniz katý bir ideoloji varsa yine rahatsýnýzdýr çünkü manifestonuz elinizdedir ve uðrunda kendinizi feda edebileceðiniz bir davanýz vardýr . Hayat anlam kazanmýþtýr .

Þayet orta halli ,evden iþe, iþten eve gelen ,evlenip çocuk yapan , politikayla baðý sandýkla sýnýrlý ve dini ritüelleri elden geldiðince uygulayýp fanatiklikten uzak bir yaþam tarzýnýz varsa yine zorlanmazsýnýz . Sýkýþýrsanýz toplumla birlikte hareket eder kurtulursunuz . Çevrenizi kuþatan ahlak sizi korur , sisteminiz sizi yükseklere taþýr , Tanrý’nýz size manevi konforu saðlar .

Tüm bunlardan mahrum oyunun yaramaz çocuklarýna gelelim . Bir çoðu bir süre sonra oyundan sýkýlýr ve çýkmak ister çünkü oyunun kurallarý , dekor ve üstlendikleri roller onlara cazip gelmemiþtir . Ýntihar oyundan çýkmanýn en kolay ve kesin yoludur .

Diðer bir grup yaramaz ise oyunu beðenmezler fakat yeni bir oyun yaratmanýn imkanlarýný zorlarlar . Zihinlerinin kimyasal dengesi dünyalarýný deðiþtirme arzusuyla bozulur . Delilik , oyundan çýkmak için biraz daha zor ve sancýlý bir tekniktir. Ayrýca yeni bir oyun olsa bile kullanýlan materyal eski oyunun dekorundan sökülüp getirilir . Ama yinede etkili bir yöntem olduðu söylenebilir.

Son grup ; oyunu beðenmeyen ,intihara yanaþmayan , delirmeyi de beceremeyen yaramazlar . Sanýrým onlar taocular , zen bilgeleri ,lucid dream Buddhaa’larý . Parapsikoloji ile ilgilenenler lucid dream ‘in ne olduðunu bilirler ; rüyada farkýndalýk. Kiþi rüya gördüðü esnada gördüklerinin zihninde varolduðunu bir anda anlayýverir . Uyanmadan rüyasýný görmeye devam eder. Kiþi rüya esnasýnda tüm endiþelerinden , korkularýndan , toplumsal ve ahlaksal baskýlardan kurtulmuþtur . Çünkü bu bir rüyadýr ve o bunun farkýndadýr . Kiþi müthiþ bir dinginlikle dolar ve gerçek özgürlüðü hisseder . Çünkü çevresinde gördüðü tüm insanlar ve nesnelerin ne kadar gerçek olarak görünürlerse görünsünler yalnýzca kendi beyninin bir illüzyonu olduðunu bilir. Yargýlayýcý yoktur .

Tüm bu olup biten rüya deneyimi hayatýn sýrrý hakkýnda ne kadar sarsýcý bir ipucu olsa da kiþi uyanýnca gerçek dünyanýn karabasanýnda boðulmaya devam eder. Bazen aklýna gerçek dünyanýn da bir illüzyon olduðu geliverir ama bir türlü buna kendini ikna edemez . Çünkü bu düþünceyle ilgili deðil tamamen sezgisel bir durumdur . Rüyasýndayken yaþadýðý uyanýþý düþünerek elde etmemiþtir. . Belki de denemiþtir . Fakat rüyasýndayken bunun bir rüya olup olmadýðýný sorgulayan çoðu insan ya yaþadýðýnýn rüya olduðunu kabul etmemiþ ya da fazla düþünsel eylemden ötürü beynini uyandýrmýþtýr . Gerçek dünyaya dönmüþtür . Kýsaca rüyada uyanýþ deðil yataðýnda bir uyanýþ yaþamýþtýr .

Zen bilgeleri bilinen ciddi bilge kalýbýna uymazlar , çoðu bir soytarýyla bile karýþtýrýlabilir . Çünkü zen bilgesi için dünya bir illüzyondur .

Dünyayý bir illüzyon gibi görenler yalnýzdýr . Ne rehberleri , ne açýp bakacaklarý bir kýlavuzlarý, ne uðrunda ölünecek davalarý ,ne de arasýna karýþabilecekleri bir toplumlarý vardýr . Ama yinede yüzlerinde dingin bir gülümseme ve uysal bir egoya sahiptirler . Kimseye bir meram anlatma , mevcut dünya düzeninden yana bir sýzlanma ya da bildiklerini insanlýkla paylaþma gibi dertleri ,dünyayý kurtarma gibi yüce ülküleri yoktur . Çünkü onlar için her þey yalnýzca göz açýp kapayýncaya kadar bitecek bir illüzyondur .

Bu yaramazlarý her yerde görebilirsiniz . Bazen dini bir tarikatýn en önde gelen ateþli savunucularýndan biri oluverir. Çevresindeki herkes o ateþi gerçek zanneder halbuki o yalnýzca bir rüyayý yaþýyordur ve eðleniyordur . Tarikat ve müritleri onu zerre kadar ilgilendirmez . Baþka bir zaman ise azýlý bir komünisttir , kocadýr , babadýr , politikacýdýr , dilencidir , aþýktýr , öðretmendir , savaþçýdýr . Hepsi bir illüzyondur . Gerçekte O bu dünyada (rüyada) uyanmýþ Buddha’dýr . Yaþantýsýyla rüyasýný (dünyasýný) renklendirir .