Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed |
|
||||||||||
|
Evet, ayağındaki pantolonu bu şartlar içinde edinmişti. Aradan geçen üç yıl içinde kendisi için çok şey değişmişti. Analığı ve kardeşleri hasat zamanları fındık toplamaya giderler, kazandıkları üç beş kuruşla bütün bir yıl boyunca kıt kanaat geçinmeye çalışırlardı. O yıl da çalışmaya gitmişler fakat hasta olduğu için ufaklığı bu kez, komşularına emanet etmişlerdi. Kaza haberi geldiğinde o minicik yüreğiyle bir şeylerin ters gittiğini anlamış çaresiz bir şekilde yazgısında olanı kollamaya başlamıştı. İstanbul sokaklarının insafına bırakıldığında henüz dokuz yaşındaydı. Köprü altları, çöp bidonlarının gölgelerinde geçen aylar ve yıllar derken işte bu günlere ulaşmıştı. Telefon kabinine, el ayak ortadan çekilince girmişti. Zemine bıraktığı kartonun üzerine çöktü. Dışarısı çok soğuk ve her yer sırsıklam ıslaktı. Sağanak yağan yağmur sel olmuş, kaldırım kenarlarından çevreye taşarak akmaktaydı. Telefon kabininin yakınından geçen bir arabanın süratiyle sıçrayan sel suları alttaki boşluktan geçerek, kullanılmaktan artık iyice yıpranmış ve rengini kaybetmiş bu pantolonu ıslattı. Küçük dostumuz gözlerinde iki damla yaş, yüreğine akıttığı kederiyle olduğu yerde bir yandan ısınmaya çalışırken öte yandan gelişip serpilen vücudunu artık örtmeye yetmeyen pantolonunun kısa kalan paçalarına bakarak o mutlu günleri hatırladı. Telefon kabininin kapısı hızla açıldı. Öfkeli bir ses, etrafa tükürükler saçarak bağırıyordu. İri kıyım adam, yanındaki hanımı arkasına çekerek onu uzaklaştırmış ve bulunduğu tarafa yönelerek üzerine atılmış, yakasından kavradığı gibi dışarı fırlatmıştı kendisini. Adamın attığı tekme, baldırlarını sızlatmış, korku ve panikle oradan yola fırlayınca önünde aniden beliren farlarla karşı karşıya kalmıştı. Vücudundan boşalan kan, akan sel sularına karışıyordu. Üç beş ilgili baş, bulunduğu tarafa şöylece bir çevrildikten sonra yoluna devam ederek uzaklaştı oradan. Olay yerine gelen trafik ekibine verilen ifade de; “ telefon kabinindeki tinercinin saldırısına uğranıldığı ve ….” belirtiliyordu. Aydın AKDENİZ http://blog.milliyet.com.tr/Blogger.aspx?UyeNo=772664
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Aydın akdeniz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |