Doðallýk sahip olunan deðil, kazanýlmasý gereken bir erdemdir.
-Cervantes |
|
||||||||||
|
Bir müzisyenin notalara döktüðü musiki parçasý gibi sanattýr. Bu sanatý icra ederken sizin cismani varlýðýnýzýn bir önemi yoktur. Yusuf gibi Ay’ýn bile yanýnýzda sönük kalacaðý kadar güzel; Veysel Karani gibi çocuklarýn taþlayacaðý kadar çirkin olabilirsiniz… Ýster “ebna-i vakt” olun isterse “aba-i vakt”(zamane çocuðu veya demode olmuþ zihniyet);.. Ýster Tac Mahal’de fink atan bir prens,.. Ýster Yunus gibi “Gönül Seyyahý” olun içinde bulunduðunuz zaman ve mekanýn da önemi yoktur o sanatý icra etmekte… Mekke’de yaþayýp Cehennem’e,Moskova’da yaþayýp Cennet’e gidebilirsiniz… Nuh’un oðlu olup Hakk’a isyankar, Putperest Azer’in oðlu olup Halilur Rahman olabilirsiniz!.. Sizin dünyaya gelmenize vesile olan anne-babanýz ve onlarýn meþrebi de deðildir yaþama sanatýný tayin eden… Peki nedir?.. “Kul” olabilmek!.. “Fena” ile “Beka” arasýnda kul olmanýn hazzýný yaþamaktýr. Yüreðinde “Bir”’den baþkasýna yer vermemek,Ýki’yi unutmaktýr… Tüm köleliklerden kendini azat ederek “O”’ndan gelen ruhunu “O”’nda eritmek,”Son”’dan “Ýlk”’e dönmektir. Bütün arazlardan arýnýp “Öz” olabilmektir… “Ýnsan-ý Kamil” olarak bütün sýfatlarý kendinde cem’ederek “O”’ndan baþka “O” olmadýðý hakikatine eriþebilmektir… Efendim “konuþ” diyorlar,”anlat” diyorlar… Þairin dediði gibi;.. “Söylesem tesiri yok,sussam gönül razý deðil”… Hani Yunus gibi tarif edecek olursak sözü;.. Söz ola kese savaþý Söz ola kestire baþý Söz ola aðulu aþý Yað ile bal ede bir söz… Söz bu,evet,tesiri çoktur ama aslolan “Öz” ile uyuþabilmesi,birbirini inkar etmemesidir.Ýþte o zaman insan“sadýk” ve “muhlis” bir kul olarak Rahman’ýn aynasýnda tezahür eder… Hani hikayedir ama kalbin hikmetini ortaya koymasý bakýmýndan Ýmam Gazzali bahseder;.. “Hükümdar,resim sanatýnda pek mahir olan Çinli ressamlar ile Hintli ressamlar için bir yarýþ düzenler ve onlar için perde ile ortadan ikiye ayrýlan geniþ bir salon tahsis eder. Çinliler ellerinde boya ve fýrçalarý ile kendilerine ayrýlan duvar yüzeyine çok güzel resimler çizmeye baþlarlar. Öte yanda ise Hintliler kendilerine tahsis edilen duvarý sadece cilalamak ile meþguldürler.Nihayet verilen süre dolar ve resimlerin sergilenme zamaný gelir.Hükümdarýn iþaretiyle perde açýlýr ve bütün gözler bir anda Hintlilerin duvarýna çevrilir zira resim o derece parlak,o derece göz kamaþtýrýcýdýr ki,kimse Çinlilerin yaptýðý resmin aslýnda Hintlilerin duvarýna yansýmasýndan ibaret olduðunu fark edemez… Evet,çizdiðiniz resim,ortaya koyduðunuz görüntü,anlattýklarýnýz;hepsi güzel olabilir ama yüreðinizdeki ýþýk üzerine düþmüyorsa sönük ve etkisiz kalacak,akamete uðrayacaktýr… Ya yüreðinizdeki “nur” sönmeye yüz tutmuþsa?!.. Ýþte o zaman çizdiðiniz resim “Karanlýkta kavga eden zenciler” tablosu olarak ömr-i hederinize kaydedilecektir… Bizim en büyük yanýlgýmýz,bir düþünürün:”Ýnsan alýþkanlýklarýnýn çocuðudur” sözünde ifade ettiði gerçeðin farkýnda olmamamýzdýr… Namaz,oruç,zekat,Hacc ve diðer ibadetlerin her biri aslýnda “yürek cilasý”dýr ama biz o hale getirdik ki bunlarý týpký yemek,uyku hatta ilaç gibi günlük olarak almamýz gereken bir alýþkanlýða döndürdük!.. Dahasý günlük koþturmalarýmýzda,meþgalelerimizde kendiliðinden ortaya çýkan bir “refleks”e dönüþüverdi.Ýþ veya yemek aralarýnda aldýðýmýz bir “garnitür” oluverdi.En kötüsü de”Ötekiler”’in içki sofralarýnda “meze kardeþliði” ile kotardýklarý çýkarlar “Bizimkiler”in sözde “Ýhvan” örtüsü altýnda gizlendi. O “yürek cilalarý”ný kendi çýkar boyalarýmýzla boyadýk!.. “…Biz,Allah’ýn boyasýyla boyanmýþýz!..Var mý O’nun boyasýndan daha güzel boyasý olan?!..Biz,O’na hakkýyla kul olanlardanýz…” Hakikat-i Ýlahiyyesi’ni küçük hesaplar ve çýkarlar karþýlýðýnda ucuza sattýk; nurdan sýrmalý “Hidayet Kesesi”ni verip “Dalalaet Çuvalý”ný omuzlarýmýza sýrtladýk… Namaz,oruç ve sair ibadetler eðer ticari kazançlarýmýzý,makam-mevki hýrslarýmýzý törpüleyemiyorsa o takdirde Vahy-i Ýahi henüz yüreðimize inmemiþ,Mirac ufuklarýndan çok alçaklarda yürümeye devam ediyoruz demektir!.. O halde “Ýnsan-ý Kamil” olabilmenin sýrrý nerede yatmaktadýr?.. -Yürekte!.. Batýlýlarýn “L’homme Universel” olarak tanýmladýklarý,”Kainatýn özü” veya “Prototip”i olarak Allah’tan baþka tüm varlýklarý dýþarýda býrakan;yalnýzca Allah’a kul olup tüm köleliklerden kendini azat eden “Yürek”’tir… Evet,anlat diyorlar,konuþ diyorlar ama”kendinde” olmayaný anlatmak,yüreðinde olmayandan bahsetmek hem kendini hem de karþýdakileri aldatmaktan öte ne olabilir ki?!.. Affan’ýn oðlu Osman’ýn “Duruþu” ile anlattýðý bizim “söz” ile anlattýklarýmýzdan daha derin bir “tesir” býrakýyorsa o zaman “söz”ü artýk “Yürek”’e býrakmanýn zamaný gelmiþtir!.. Önce “Yürek”te yaþamak gerekir…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © lütfi akarçay, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |