..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Yaþamýn tanýmý yoktur. -Halikarnas Balýkçýsý
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Tarihe Yön Verenler > Nihal AKKUÞ




21 Mart 2010
Sürgüne Uðramýþ Onurlu Milletlerin Hazin Yazgýsý  
Nihal AKKUÞ
Ayaklarýmýn ucunda yükseldiðimde, Sanki baþým geçer bulutlarý Name name akordeon iþler yüreðime Kanatlarýnýrým Kaf Daðý’nýn ötesine…


:BBJJ:
Sürgünün kalbinde büyük bir boþluk vardýr yeri tamamlanamayan ve kulaðý hep o tanýdýk ninniye hasret,aidiyet duygusu asýlý kalmýþ yaþar geriye kalan ömrünü.Bir topluma verilebilecek en aðýr cezadýr ana vatanýndan bilmediði,tanýmadýðý uzak diyarlara sürgün…Boðazda kalan düðüm, genlerle sonraki nesillere aktarýlýr ve anavatana dönüþ senaryolarý masalsý bir ümit gibi yaþatýlýr hep.Ancak o ümit bir türlü gerçeðe dönüþmez ve eski günlerin hasretle yad edildiði bir eski fotoðraf gibi zamaný geriye alamamanýn mahkumiyetiyle ütopyalaþýr.

Tarihte sürgüne uðratýlmýþ birçok bahtsýz millet vardýr.Bu bahtsýz milletlerin yanýnda bir de baþka bir vatanda geniþ haklara sahip olup hatta yönetimde bile yüksek mevkilere gelebildikleri,meclise girebildikleri ve o vatanýn öz evlatlarýndan bile hem daha zengin hem daha refah içinde yaþayabildikleri halde düþmanla iþbirliði yapýp da topraklarýný yaðmalayan,can alan çetelere dönüþen Millet-i Sadýka’lar(!) da olmuþtur ki bunlar hak ettikleri bir zorunlu göçü(1915 Tehcir Kanunu) trajik bir sürgün senaryosuna dönüþtürerek sözde soykýrým iddiasýyla dünya kamuoyunda veryansýn etmekte olan Ermenilerdir.Ancak ben,tarihte asýl sürgüne uðramýþ olan onurlu milletlerin hazin yazgýsýndan bahsedeceðim.

Tarihte hukuki bir uygulama olarak kanuna dayanan ilk sürgün,1791’de Fransa’da hayata geçirildi.Bu kanuna göre,siyasi yönden suçlu ya da þüpheli kiþiler Gviana’ya gönderildi.Bu sürgünler toplu deðildi ve daha sonra bu uygulama kaldýrýldý.Toplu ve haksýz sürgün denildiðinde akla gelen ilk sabýk devlet,Rusya’dýr þüphesiz.Rusya’nýn rakiplerinden ve çekindiði insanlardan intikam alma , onlarý yok etme amacýna yönelik ilk toplu sürgün önlemleri,Kafkas halklarýna karþý baþlatýldý.Çünkü onlarýn simgesi kartaldý,kendilerininki ayý.Gökyüzünde özgür süzülen kartalý pençeleriyle yakalayýp ezmek istediler ancak hantal gövdeleriyle çevik bir halka boyun eðdirebilmek o kadar kolay olmadý.Kafkasya,onlarýn kadim yurduydu insanlarýnýn karakteri ve ruhu,daðlarýnýn ve doðasýnýn ruhu ile dans ederdi ve dans,o halkýn kendini en güzel ifade etme þekliydi.

Ayaklarýmýn ucunda yükseldiðimde,
Sanki baþým geçer bulutlarý
Name name akordeon iþler yüreðime
Kanatlarýnýrým Kaf Daðý’nýn ötesine…

"Haksýz gücün karþýsýnda, güçsüz hakkýn yanýnda olmak benim imanýmdýr" diyen Dudayev,ruhunun asaletini dedesi Ýmam Þamil’den alýyordu.1856 Paris Antlaþmasý’ndaki bir açýðý deðerlendiren Ruslar Çerkezistan’ý baþtan sona iþgalleri altýna aldýlar.Þamil’in öderliðinde Kafkas halkýnýn Ruslara karþý inatçý direniþi sürüp giderken Þeyh Þamil ve Muhammed Emin’in Ruslara tutsak olmasýnýn ardýndan 1859’da Doðu Kafkasya’nýn direnci kýrýldý.Ruslar,Kafkasyalýlara iki yol teklif ediyorlardý.Ya Stavropol bölgesiyle Sal Stepine veya Osmanlý topraklarýna göç etmek.Ayný zamanda Rus ajanlarý.kuzeye göç edeceklerin hristiyanlaþtýrýlacaklarýný,25 yýl askere alýnacaklarýný söylüyordu.1860’tan sonra tekrar savaþlar baþladý ve 1861’de binlerce Kazak ve Rus, Kafkasyaya yerleþtirildi.Henüz iþgal altýna girmeyen bölgelere giden halklarla birlikte nüfus yoðunluðu artmýþ ve bu yüzden de yiyecek sýkýntýsý ve salgýn hastalýklar baþ göstermiþti.Tüm bu çaresizlikler içinde Kafkasyalýlar,inthar savaþlarý yapmaya karar verdiler.Kadýn,erkek,çocuk koskoca bir orduya direnen insanlarýn kanlý yenilgilerinin ardýndan 1864’te Grandük Miþel’in yayýnladýðý bir fermanla bir ay içinde Kafkasya’nýn boþaltýlmasýný,aksi halde kalan herkesin harp esiri olarak Rusya’nýn muhtelif mýntýkalarýna sürüleceklerini bildirdi.Ve sürgün baþladý…

Sürülenler Bulgaristan, Dobruca, Sýrbistan, Arnavutluk, Suriye, Irak, Ürdün,A.B.D ve hatta Ýngilizlerin beyazlaþtýrma politikasýna alet olmak üzere Havai adalarýna bile gönderildi.Sürgünde olumsuz þartlarda yolda ölenlerin sayýsý karaya ayak basabilenlerden daha fazla oldu.Oldukça büyük trajediler yaþandý göç sýrasýnda ve sonrasýnda.Hatta denizde yaþamýný yitirenler anýsýna torunlarý yýllarca Karadenizden çýkmýþ balýktan dahi yemediler.Sürgün edilen Kafkasyalýlar 500bin ile 2milyon arasýnda tahmin edilmektedir.Resmi kayýtlara göre 1855-1863 arasýnda 311.330 ve 1864yýlýnda 284 bin göçmen Varna ve muhtelif Karadeniz limanlarýna geldi.Bu sayýya yaz ortalarýna kadar 295.068 kiþi daha eklendi. Böylece en az 900 bine yakýn göçmen 1855-1864 yýllarýnda sadece Osmanlý topraklarýna gelenlerin sayýsýdýr.Trabzon Rus konsolosunun raporuna göre sürgünden sonra da olumsuz koþullarda günde Batum’da 7,Trabzon’da 180-250,Samsun’da 200 kiþinin daha öldüðünü bildirmiþtir.

“ Bir yaným hasret taþýr, bir yaným sürgün;
Biri birinden acý, biri birinden býçak sýrtý. Ýþte bundandýr...
Kýlýç kýnýndan sürgün, yürek coþkusundan yetim
Ve þarkýlarda hasret çekerim Elbruz'un vadilerine;
Ezgilerin yürek atýþýndadýr sürgün.
Dedim ya, nefretin adýný bilirim sadece “ (Þogen Ümit)

1930-1940 yýllarý arasý, SSCB Devlet Güvenlik Komitesinin kararýyla sürgün edilen milletlerin sayýsý milyonlarý aþtý;1944’ te alýnan bir kararla Malkar halký, yüzyýllardýr yaþadýklarý öz yurtlarýndan Orta Asya’ya sürgün edildiler. Kýsa bir süre önce ayný zulmü Karaçaylýlar, Kalmuklar, Çeçen-Ýnguþlar da görmüþlerdi. 1930’lu yýllarýn sonlarýna doðru Kore asýllýlar, Alman asýllýlar ve Kýrým Türkleri,Azerbaycanlýlar de ayný akýbete uðramýþlardý. Sürgüne tabi tutulanlarýn sayýsý yaklaþýk 3.200.000 kadardýr. Tabi tüm bunlara kendi vatanlarýnda yýllarca zulüm görüp de toplu sürgünden payýný çok dokunaklý bir þekilde alan Filistinliler’i de eklemek gerekir.

1944, ÞUBAT...
O yýlýn kýþý iþte, o yýlýn,
Sivri kama misali,
Ýnsanýn baðrýna saplanýp da yaþanan
Kýþý iþte o yýlýn!
O yýlýn hiç yazý olmadý ki...
Kanayan yüreðimin yarasý kapanmadý ki hiç!
Ýçimi kavurarak süren o yýlýn kýþý
On üç buzlu ayaza dönüþtü
Ve daha bir baþka soðudu
Tamý tamýna on üç kez!
Sibirya'da dona dönmüþ on üç yýl
Saplanýr içime on üç anýt misali.
On üç yýldan uzun süren o tam on üç yaraya
Devâ olmaz zaman denen sonsuzluk!..
-Zelimhan Yandarbiyev-

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Vukuflu ve Bilgilendirici Bir Yazý
Gönderen: Ýbrahim Kilik / , Türkiye
13 Nisan 2010
Maalesef dünyanýn gözü kör vicdaný saðýr.Yaratan (C.C) insanlara, akýl ve vicdan gibi iki önemli nimet vermiþ. Bu nedenle insan olarak aklý ve vicdaný breber kullanmayý da farz kýlmýþ. ne yazýk ki insanlar. bu terazinin bir ayaðýný hep topal býrakma yolunu seçmiþler. O yüzden de dünya bir yýðýn felaketler yaþamýþ ,yaþamaya devam ediyor. Vicdanla aklý birlikte kullanmayý bir bilebilseler bu sýkýntýlar yaþanmayacak. Allahu âlem bunun da bir hikmeti vardýr. Dünya imtihan dünyasý.Zulm ile abad olanýn ahiri berbat olurmuþ. A.B.D Kýzýlderililere yaptýðýnýn hesabýný versin önce. Ermenlerin düþtüðü hatays þimdi Kürt kardeþlerimiz düþtüler. Batýyla iþbirliði yapmanýn ve onlarýn sahte desteklerinin sarhoþluðu içindeler. Kaldý ki islamiyet gibi bir harç varken,birlik beraberlik konusunda ona sarýlmak varken karanlýk güçlerin oyununa gelmek ne ile izah edilebilir. Afedersiniz ama ABd ve batý düzmediði merkebe yem torbasý takmaz. Gaflet uykusundan uyanmak lazým. Kaleminiz daim ilhamýnýz bol olsun.Saygýlar sunuyorum. Ankara,13.04.2010




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn tarihe yön verenler kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kadim Bir Duygunun Tarihçesi
Kahramanlýðýn Cinsiyeti
Gökyüzünü Çalan Beyaz Adam

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Nar Ýle Nur [Deneme]
Virgül ve Nokta Arasýndaki Fark [Deneme]
Öðretilmiþ Mutsuzluk [Deneme]
Öfkeni Göster,sana Kim Olduðunu Söyleyeyim [Deneme]
Matrix [Deneme]
Yüzleþme [Deneme]
Güvensizlik ve Gönüllü Esaret Yalnýzlýklara... [Deneme]
Týwuneguaþ (O Eski Ev) [Deneme]


Nihal AKKUÞ kimdir?

Gazete ve internet sitelerinde köþe yazýlarý yayýnlanmýþ amatör bir yazar


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Nihal AKKUÞ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.