Kimse açılımlarını bile doğru dürüst bilmiyor.Çocuklarını ne anlama geldiğini bile bilmediği sınavlara sokmak için sokaklara dökülüyor insanlar..Durakta beklerken bir çılgın minibüs durağa giriyor. Ölüler, yaralılar falan. Babası yaralılardan biri olan kız çocuğunu polis abisi sınava yetiştirmeye çalışıyor.Çocuk ağlıyor tir tir titriyor...Başına bir insanı milyonda bir bulacak bir trafik kazası gelmiş, belli ki bir travma geçiriyor. Saçı başı dağılmış. Ama polis abi "Merak etme diyor, seni sınava yetiştireceğim."
Yine sabah sabah pencereden düşmüş çocuk.,Bir hastane odası? beli kırılmış yatıyor.Elinde soru kitapçığı ..."Başında iki gözetmenle sınava girdi." diyor spiker...Hayat memat meselesi yani...İki elim kanda olsa dedikleri bu olsa gerek.
Geçen haftalarda gerçekleştirilen SBS'lerde görevliydim.Birinde başkan, birinde gözcüydüm...Ellerinde çeşitli marka pet şişe sularla, rengi atmış benizleriyle esneyerek, sürünerek girdiler 6 nolu salona ...Salonda ne, bildiğin sınıf işte. Ben salon BAŞKANIYIM. Çok havalıyım.Çocuklar girmeye başlayınca benim de havam sönüyor..Emin olun bu kadar endişeli gözü bir arada hiçbir yerde göremezsiniz. Giriş belgelerinin içine sokuşturulmuş kimlikleriyle kurbanlıklar gibi girdiler içeri...Rutin başladı...Soru kitapçığının sayfalarını kontrol et, kitapçığın türünü işaretle, imzanı at...
6 nolu salonun pencerelerinden birini açmaya çalıştık..Pencere elimizde kaldı.Sıralar tıkırdıyor...Diğer görevli arkadaş bir karton parçası buldu geldi.Yırtıp yırtıp sıraların ayağına koyduk...Ses yapmasın çocukların müthiş dikkati dağılmasın diye. "Kıt kaynakların etkin kullanımının" Türk versiyonu. Rezillik.
Son bir saat ve son 15 dakika çıkmak yasak. Bunu söyleyince çocuklardan biri "Öğretmenim, 16 dakika kala bana haber verir misiniz?" dedi. Fıkra gibi bir şey. Telefonları masanın üzerine koy. Çişini tut. Soruları yap. Çık git.
Türkiye'de ÖSYM'nin uyguladığı açılımını bilmediğimiz onlarca sınavın bütçesi herhangi bir bakanlığın bütçesine eşit. 16,7 milyar ..OKS,YGS, LYS,YDS, KPDS,DGS,ÜDS,TOEFL, KPSS, LA HAVLE.................
Ya sınavlar yanlış, ya cevaplar fazla ya da değerlendirmede hata var. Sınav görevlilerine para ödeniyor. Kırtasiye masrafı gırla... Ailelerin gereksiz telaşesi, sinir hücreleri daha bu yaşta ölmeye başlayan milyonlarca çocuk. Her alanda meta olarak kullanılan bir yandan da hem fiziksel hem de psikolojik şiddete, istismara maruz bir yığın masum yavru.
Yeni müfredat güzel. Ben de çocukların çoklu zekâ sisteminde yaratıcılıkları ,ifade ,yorum yetenekleri ön plana çıkarılarak birey odaklı öğrenci merkezli, ezberden uzak eğitimi sonuna kadar savunuyorum. Ancak buna uygun olarak sınav sistemini de değiştirmek gerekiyor acilen...Çocuklar okulda uçurtma yapmayı öğrenirken hala havuz problemi sormaya devam ederseniz veli de çocuğunu milyarlar akıtarak dershaneye gönderir hatta daha fazla gönderir...
Dünya liderliğine oynadığımız şu günlerde Dünya Şampiyonası'nda Gana var, Türkiye yok...Bunun sebebi bu pet şişeli adamları, oldukları yerden bir adım öteye götüremememiz olabilir mi acaba?
Sınav bittiğinde bir çift mavi göz belirdi önümde ..Sınav belgelerini teslim etti.Sonra da "Öğretmenim," dedi,elindeki sıraların üstünü numaralandırdığımız küçük kağıdı göstererek "Bunu da alabilir miyim? Hatıra olur..."
Yemin ederim ağlamak istedim o an. Boynuna sarılmak."Umarım hayatın boyunca her şeyin güzel bir anısı olur, canım benim." demek istedim. Ama saçını okşamakla yetindim ."Tabii ne demek, ne demek." dedim. Arkasından bakakaldım öylece?