Geliþinle Kýzýlayda bir miting havasýna bürünürdü yüreðim
Pankart açardý ve derdi ki, eðer kararlýysan;
‘’Sadece sarý saçlý, mavi gözlü olmadýðým için öldür beni!’’
Hatta öldükten sonra içimi doldur!
Ya da kuyruk yaðýmdan sabun yap!
Böyle bir eylemi ancak sen gerçekleþtirebilirsin


Oysa kýzýl meydanlarda savrulurdu saçlarýn
Geliþinle it gibi titrerdi koca þehir
Dýþ hatlardan býkmýþtýn, haçlý seferleri düzenliyordu gözlerin
Dört köþemi ablukaya almýþ, hýrs deðil istavroz çýkarýyordun
Bedenimdeki kurþun deliklerine týpa yapýyordum orta parmaðýmla
(Terbiyesizlik yapma!)
Düþünüyorum da don lastiðiyle boðmaya çalýþan sen deðil miydin?
Ön seviþmelerde kýrýcý olduðumun ben de farkýndayým
Ama alt dudaðýný süt diþlerimle kemirmemi, pekâlâ çocukluðuma verebilirdin


Eðer beni öldürmeye hala kararlýysan ilkel yöntemler kullan
Kurþuna diz, giyotine yatýr ne bileyim yap iþte bir þeyler
Bu gün ütopik bir ölüme gerçekten çok ihtiyacým var!


Aþk mekanizmasý üç parçadan oluþur
Sen, ben ve Tanrý
Tanrý ateþler
Sen saplanýr
Ve ben ölür…


( Bu yazýyý sana göndermeyi inan çok isterdim, ama mektup zarfýný eklemlerinden ayýrýp bu þiiri yazmak için kullandým.)