yuvası karıncalara bırakılmış aşk

Sana senden sonra aşk adına ısınamayan bir kalple / Seni bekleyen gözler / Ve artık kuşburnu kokusu aldığında / Sızlayan bir veletin burnunu gönderebilirim… / /

yazı resim

Şimdi bu şiiri sana özlem kokulu
Açık mavi, kocaman kolları olan
Bir mektup kağıdıyla göndermeyi
Öyle çok isterdim ki…

Karşı konulmaz bir uzaklık aramızda
Göğsüne yaslanıp uyumama bile izin yok!
Uyuyamadığım için
Sabahları sade şekersiz kahveni de yapamıyorum
Affet sevdiğim…

Belki de bu yüzden hep,
Sıcacık ve huzur dolu bir omzun
Adam gibi adamın yoksuluyum
Tek dev adam sensin bu gezegende belki
Şimdi farkettim sevdiğim…

Içinde biriken sesleri söylemeyince insan
Çığlığı icat etmiş olmalı… ben susuyorum!
Adına uzaklık denen yerlerden
Sana gözyaşlarımı gönderiyorum…kocaman kolları olmayan
Affet sevdiğim….

Ben sana nasıl anlatayım şimdi
Buralarda çoook uzaklarda
Dağlar, okyanuslar aşmanın olanaksızlığını
Nasıl anlatayım şimdi sana?
Bazı geceler bulutların içip içip aralarında kavga ettiğimi
Martıların yüzlerini rüzgara dönme nedenini

Sonsuza dek özlenenler gibi
Kanadı kırık düşler büyütüyorum beklerken seni
Açık renk kalemlerle çizilmiş, çok şey var sana söylenecek
Ben söyleyemedim, sen anlamadın
Altını çizmeyi bile unuttum belki “ Seni Seviyorum “ ların
Affet sevdiğim…

Sana senden sonra aşk adına ısınamayan bir kalple
Seni bekleyen gözler
Ve artık kuşburnu kokusu aldığında
Sızlayan bir veletin burnunu gönderebilirim…

Yuvası karıncalara bırakılmış bir aşk
Islak ve hala bekleyen uzun kirpikler
Çay bardağındaki dudak payı kadar yakın eller
Gittiğinden beri beni koynuna almayan bir İstanbul gönderebilirim…
Affet sevdiğim…

Artık yağmur sonrası,
Dilekler tutuyorum gökkuşağının mavisinden ikimize
Başımı kaldırıp bakıyorum uzak olan her yere…
…. Diyorum ki….
“yalnızlığa alışmalı mıyım sence?”

Başa Dön