Aşk bulunması için uğraşılır mı,yoksa biranda karşısına dikilir mi insanın? Karşılıklı aşklar nedir peki? İki kişi de aşkı bulmak için mi yola çıkmıştır,ya da ikisinin de bir anda kapısını mı çalmıştır? Aslına bakarsanız daha sayamadığımız bir sürü soru işareti. Peki bunların cevabını biliyor muyuz? Tabi ki hayır.
Sadece bu cevapları bulmak için ruhumuzun derinliklerinde beslediğimiz düşüncelerimiz ortaya çıkıyor. Aşk aranmamalı belki bunu hepimiz biliyoruz. Bazen sırf insan yarasına tuz basmak için arayışlar için de olabilir. Ama hep tek taraflı bazı şeyler düşünüldüğü için bu durum oluşur Niye karşı tarafın açısından hiç bakmıyoruz olaylara? Belki de sen sırf aşkı bulacaksın diye karşı tarafı yıpratacaksın. Aranılan aşk bulunduğunda,kaybolması da bulunması kadar kolay olur. Bundan dolayı her iki tarafta zarar görür.
Bırak o çalsın kapını. Zaten hiç ummadığın bir anda karşına çıkan asıl olan aşktır. Ruhunun inceliklerine kadar işler. Kalbin mutluluğa doğru kanat çırpar. Bu karşılıklı olsa da olmasa da karşındakine zarar vermiyeceksin bu sefer. Çünkü sen gerçek aşkı yaşamaktasın şu anda. Olursa mutluluğu yaşatacaksın ona. Olmazsa çok yıpranacaksın belki de. Ama istemesek de acı aşkın tuzu,biberidir. Katlanacaksın buna. Ama yine de vazgeçmiyeceksin bir şeylerden. Başarı her zaman azimle gelir,yılmayacaksın hiçbir zaman.
Karşılıklı aşka gelince. Birisinin ilk başta aşk kapısını çalmıştır. Kesinlikle bir ilk vardır her zaman. Zaman her şeyin ilacı derler ya, o sayede tutulmuştur diğeri de.
Ne olursa olsun aşk dünyanın en güzel,en duygusal bağıdır. Herkes sevmeyi,sevilmeyi hak etmiştir. Kimse suçlanamaz bu döngü de. Hatta gurur duyulur bundan.
Aşkı bir de kendi çerçevenizde düşünün. Karşılıklı ya da karşılıksız.Ama her ikisine de değer verin. Hatta kendinize karşı olan duygulara bile. Unutmayın ruhunuz sevgiyle yıkandığı müddetçe bu dünyada sizden mutlu insan yoktur...