Olgular görmezden gelindikleri için var olmaya son vermiyorlar. -Huxley |
|
||||||||||
|
Yýllar önce bir film izlemiþtim. Þimdi ne adýný, ne yönetmenini, ne de oyuncularýný anýmsýyorum. Tek bir sahne kalmýþ usumda. Gün ýþýðýnýn belli belirsiz sýzdýðý, bir orman. Bir yerlerden çýkýp çýkýp gelen, baþtan aþaðý beyaz giysili kadýnlar, erkekler, çocuklar...Ellerinde kitap var mýydý?.. Anýmsamýyorum. Anýmsadýðým, herbirinin bir kitabý temsil ettiði. Kiþilerin adlarý da simgeledikleri kitaplarla anýlýyordu. Dünya klasiklerinden çeþitli kitaplar...Demek ki kitaplar öylesine yok edilmiþ, okuyanlar öyle baskýya uðramýþlar ki, insanlar, bilgiyi yaþatmanýn yolunu yüzlerce sayfayý beyinlerine yazmakta ve gizlenmekte bulmuþlardý. Neyse ki artýk þu sanal ortam icat oldu da belleði aðýr yüklerden kurtarýyor. Okullarda, “Programda olmayan þu kitaplarý neden okutuyorsun?” diye soruþturmalarýn açýldýðý, cezalarýn verildiði yýllardý. Suçlu yazarlar ise, çocuklarýn katýla katýla gülüp, zevkle okuduðu Aziz Nesin, Rýfat Ilgaz ve Yaþar Kemal, Orhan Kemal vb yerli yazarlardý. Bu kitaplarý okuttuðumuz için bizi gizli dilekçelerle ihbar edenler de ne yazýk ki çoðu kez Din Dersi öðretmeni arkadaþlarýmýzdý. Yüzyüze konuþmalarýmýzda ise asla yaptýklarýnýn arkasýnda durmaz, hemen inkâr ederlerdi. Bugünlerin alt yapýsýnda, darbeler kadar, böyle malzemeler de yatmaktadýr. O yýllarýn yazarlarýnýn, o yýllarda da yapýtlarýný nasýl zor yayýnladýklarýný biliyoruz. Kimilerine tanýklýk ettik. Bunlarýn üzerinden otuz yýl geçti. Kitaba, yazara, okuyana, okutana yapýlan baskýda deðiþen ne oldu? Bugün geldiðimiz nokta þudur sevgili okur: Medyanýn alabildiðine güçlenmesi, güdümlenmesi/gütmesi, en geri ideolojilerin artarak süren baskýsý, her alanda ve her konuda tek tipleþtirme çalýþmalarýnýn neredeyse bilimsel bir sektör hale getirilip üstümüze püskürtülmesi, ileri demokrasi adýna her türlü muhalefetin her türlü þiddetle susturulmasý... Susacak mýyýz?... Susmalý mýyýz?... “Yazarýn, Kitabýn Çilesi ve Okurun Çýðlýðý” baþlýklý yazýmda, günümüzdeki baskýlardan duyduðum acýyý, direnmek, susmamak gerektiðini anlatmaya çalýþmýþtým. Ýzedebiyat yazarý Sn. Ö.F.Hüsmüllü’nün sessiz, onurlu baþkaldýrýsýný selamlamýþtým. Dün, yine Ýzedebiyat’ýn deðerli kalemlerinden, yazar, ozan/þair, çevirmen Sn.Hulki Can Duru’nun kararýný coþkuyla okudum. Sn Hulki Can da bastýramadýðý kitaplarýný, eposta yoluyla isteyene gönderme kararý almýþ. Elbette hemen onun yapýtlarýna da talip oldum. Yýllarca yazdýklarýmý beðenmeyip çöpe atmasaydým, onlar gibi, benim de, bugün, bastýramayacaðýmdan kuþku duymadýðým kitaplarým olsaydý, onurla ve coþkuyla yanlarýnda saf tutardým. Bunu yapamadýðým için, onlara destek olmayý görev ve sorumluluk alaným içinde görüyorum. Sevgili yazar arkadaþlarýmýz, sevgili okur!...Ýnsan varsa düþünce/yaratý vardýr, düþünce/yaratý varsa baský, baský varsa direniþ, baþkaldýrý vardýr. Ýnsanlýk bugünlere hep böyle geldi. Yarýnlarýna da böyle, günübirlik küçük çýkarlarýný yok sayan, özgürlük ateþiyle tutuþmuþ cesur yüreklerle ulaþacaktýr. Ýzedebiyat’ýn bu iki deðerli kalemi, edebiyat tarihimizde sanýrým bir ilki gerçekleþtiriyorlar. En deðerli varlýklarýný; beyinlerinden, yüreklerinden damýttýklarý yapýtlarýný kuþanýp yürüyorlar barikatlara...Ýnadýna, inadýna, inadýna... Ýmdi, bu görkemli, onurlu yürüyüþte yalnýz mý býrakalým onlarý?...Yoksa akýl akýla verip geliþtireceðimiz yaratýcý yöntemlerle eþlik edip destek mi olalým?... Sanal alemin benim aklýmýn almadýðý olanaklarýna tanýk oluyoruz. Binlerce öðrencinin evden eþya, bilezik satýlarak ya da borçlanýlarak karþýlanan dersane paralarýnýn, bilmem ne þifre yöntemleriyle, bilumum devlet büyüðümüzün korumasý altýnda talan edilebildiði, çocuklarýn geleceklerinin yok edildiði bir ülkede artýk hangi vicdan susabilir? Susuyorsa eðer o vicdan, kendine nasýl hesap verebilir? Kendi adýma ilk aklýma gelen yöntem, hem yazý yazdýðýmýz sitede/sitelerde, hem sosyal paylaþým sitelerinde, eþ, dost, aile çevrelerinde bu deðerli kalemlerin giriþimini duyurmak, oradan yol bir açmak. Ýnanýyorum ve umuyorum, korkularýmýzý yenersek daha nice yol buluruz. Yol açalým ki, her düþünce, her duygu, göçer kuþlar gibi özgürce dolanýp dursun sanal alemin göklerinde. Zincirin halkalarý birer birer kýrýlsýn tuþlarda...Ýnadýna... Ýnadýna...Ýnadýna... Vildan Sevil // 06.04.2011 Not: Konuyla ilgili olarak, adý geçen yazarlarýmýzýn yazýlarýna ve kitap daðýtým yöntemlerine ulaþýlabilecek linkler: Ömer Faruk Hüsmüllü: Bedava Kitap Ýster Misiniz? http://www.izedebiyat.com/yazi.asp?id=97762 Hulki Can Duru: Neden Böyle Akýlsýzým? Neden Böyle Kötü Kitaplar Yazýyorum? http://www.izedebiyat.com/yazi.asp?id=98035
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Vildan Sevil, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |