Aşka Mektup

1999 yılında beni psikolojik açıdan çok etkileyen bir bireysel olayla hesaplaşmamı anlatan düz yazı-şiir karışımı bir yazıdır. Asıl çıkış noktası sitem gibi olsa da aslında yazıyla yaşam sevinci arayışı baskındır.

yazı resim

AŞKA MEKTUP

Burada aşklar yas tutuyor, suskunluğumun dramatik akisleri doğayla ölüm kalım savaşı kaosunun yitikliğinde boşluklar içinde seyrüsefer ederken

Belki vücuduna yapışmış cinsel çekicilik yamalarının etkisiyle dengemi kaybedip, sana gerçekliğin uzağından getirdiğim çocuksu sevda destanları karalamaları, yüzünde tuhaf ve kelebek narinliğinde tasvirler oluşturduğundan hala affetmemişsindir acemiliklerimi

Ya da belki hala yüceltiyorsundur esrar içimliği vakitlerde, beynimin algısal sistem metaforunu etrafa yaydığın köreltici üreyiş enerjisiyle çaresiz bırakıp, aşkımı kadınsı satranç oyunlarına kurban ederek geleceğimizin huzur mabedi taslakları üzerinde yıkıcı etkide bulunarak zaferini tescillemeni

Kesinlikle katlayıp defterinin arasına koymuşsundur ve her ayrılık tecavüzüne uğrayan arkadaşına gururla gösteriyorsundur aşk hikayeni iki erkek maketi arasında yapılabilecek bir seçime dönüştürüp, her halükarda ağzından zevk salyaları akmama riskini sıfıra indirgediğin dahiyane planını

Beni sorarsan, sensizliğin acısıyla zaman ve mekanın ayakları altındaki destek parçalarını yerinden oynatarak, dünyanın gidişatında milli metrik sapmalar yaratabilmenin gayretiyle yaşamımı eksiltip, ölümümü çoğaltıyorum

Senin, hala lağımla kurulu yaşam düzenindeki sarsılmaz yerinin kişiliğinde oluşturduğu düşük seviyeli şımarıklıkla ortalarda beyinsiz ve ruhsuz bir seks heykeli edasıyla arzı endam ettiğini sanıyorum

Burada anılar günahlarından arınıyor, bitişiyle kıyametin kopacağı ağır bir aşkın kamburunu sırtında taşıyorken...

]

Başa Dön