Bir Gidiş.

yazı resimYZ

Uysal pembeleri öldürdüm tenimde.
Dokunmayın bana.
Etrafındakilere bak,
Nasıl geldiysem öyle gideceğim kıyından bu gece.
Gümüş aynalar ve lacivert taşlar...
Orman soğudu…
Bıçak bendeydi.
Uçacağım bu gece,
Hiç kimselerin girmeye korktuğu şehirleri geçerek
Kendinden vazgeçmiş bir ağacın en tepesine konup acıyla bağıracağım.
Gittiğinde anlayacaksın.
Aslında hiçbir gidiş olmadığını, yada sonun.
Bir perinin ellerine doğmaya
Gökyüzüne ulandığım bu gecede.
En çok korktuğum şeyi bırakarak, seni.
Kanatlarından çoğalan sular saçlarını ıslattı o gece...
Önce titremeye başladı sığındığın odaların…
Sonra bir bir açtın kapılarını,
O gece bilinmeyen ışığa doğru gidiyordun…
Hangi kapıyı açtığından habersiz usulca kurtların sarmaladığı ağacı gördün
Belki de her şeye rağmen açtın kapıyı, açmak kolaydı…
Karşında yıldızını gömüş o hiç kadın...
Hiç...kadın…

Bir orman yaprağının kaldırımlarla dansı kadar saçma olsun bana yaslanışın
Kimseye anlatamayacağım büyülü sözlerini fısılda
Sadece ikimizin bildiği tapınaklar inşa edelim
Kaçmak için...Vazgeçmek için...
Kim bilir belki de sonunda ölmek için..
Bir ırmağın kendini terk edip denize gitmesi kadar saçma olsun her şey
Yaslan bana…
Boynuna çakan şimşeklerin altında dokunacağım tenine...
Karanlığın içindeki fırtına kopacak,
Yengeç sürüleri ve kutsal sureler terk edecekler kıyıları..
Senin olmanın anlamı bu çünkü.
Bir gece yine bulunduğumuz bu yerde karşılaşmak için hepsi hepsi
Rotasız gemilerin iplere düşkünlüğü gibi.
Yanaklarıma kendini çizip gideceksin.
Şakaklarım hep zonklayacak
Siyah iklimlerle gececek hayatım.
Ne fark ederdi ki diyecek kadın
Hiçtim..hiç..kadın..
Şimdi yanaklarımda biri var...
Geldiğim gibi gitmiyorum yalandı.
Ama bir gidiş...

onur orkun kara...

Başa Dön