Çocuksu bir sevinç taşıyabilmek isterdim
Yüreğim bayram sabahı
Şeker tabağını bulabilme telaşıyla dolsaydı
Olgun ayrılık hüzünleri yerine
Uzak bir aşkın alevini sol yanımda taşımak yerine
Bir volkan lavlarını püskürtürken
Bir ateş parçası da
Senin yüreğine benim yüzümden düşüverseydi
Sokakları amansız bir sel basmışken
Ben
Yangınımın merhemi
Bir damla suya muhtac olmasaydım
Ve merhemin tuzlu gözyaşı yerine
Bir nisan yağmurunda saklı olduğunu
Anlayabilseydim
Gökkuşağının senin ellerinde değil de yağmur
Sonrası olduğunu bana bir öğreten çıkıp geliverseydi
Biz alevlerle susuşmadan önce
Ve ben gecenin en körü
Seni uykunun en tatlı yerinde
Rüyalarıma çağırmayacak kadar
Sensiz olabilseydim...
11.06.2009