DÜŞ
Kimi zaman düşüme
Eski bir Anadolu köyü girer,
Buz gibi çeşmeleriyle,
Bir ormanın gölgesinde…
Birden,
Bir köy bakkalı belirir gözümde,
Kasketli bir adam oturmuş
Yoğurt satar,
Peynir satar,
Bulgur satar
Sinekler uçuşurken havada…
Ve bir köy odası doğar gözüme,
Sohbet eder eski Anadolu köylüleri,
Duvarda tilki postu vardır.
Bir çoban koyunlarını güder yaylada,
Elinde kavalıyla…
Saklambaç oynar köylü çocukları,
Köy kadınları süt sağarken
Bir bağlama sesi gelir uzaktan,
Türkü söyler garip bir köylü:
“Emirdağı birbirine ulalı….”
Kimi zaman düşüme
Eski bir Anadolu köyü girer,
Mutlu olurum…
Nihat KAÇOĞLU
Gerçemek Dergisi, Sayı:32