6. BÖLÜM
Parmağını bir kez daha çakmağına götürdü adam.Bunun kaçıncı denemesi olduğunu bilmiyordu ve bu denemesinde çakmak yansa çok iyi olacaktı.Nitekim artık çakmağın yanmaması bile onu çileden çıkarabiliyordu.Neyse ki bu sefer çakmağını rüzgârdan çok iyi koruyabilmişti.Ağzındaki sigaranın ucunu çakmağa uzattı ve usulca tütünün alev almasını izledi.İlk dumanı ciğerlerine çekmeden dışarı üfledi.Çakmağı cebine yerleştirdikten sonra sigara dumanını olabildiğince çekti.Daha sonra sigarayı ağzından uzaklaştırdı ve ağzındaki duman kitlesini ciğerlerine çekmenin tadını çıkarmaya başladı.Bir an için kanının daha farklı aktığını hissetti.Vücuduna yayılan zehir değildi,adeta bir huzur ilacıydı sanki.
-Bir şey alır mısınız?
Adam yavaşça parkta çalışan çaycıya doğru yüzünü çevirdi ve sigaranın yanında bir kahvenin iyi gideceğini düşündü.Gün geçtikçe yeni alışkanlıklar edinmeye başlamıştı.
-Bir fincan kahve fena olmaz aslında.
-Tabii,hemen geliyor kahveniz.
Adam dumanı bir kere daha ciğerlerine çektikten sonra derin düşüncelere daldı.Parkta insanları gözlemlemeye ve hayat üzerinde düşünmeye başladı.Ne kadar zamandır sokaklarda derbeder gezdiğini kendisi de bilmiyordu.Onun için hiçbir şeyin anlamı yoktu zaten.Hayata küsmüş vaziyetteydi.Sokaklardaki yaşam boştu ve her şeyden huzurluydu.Ancak ona daha fazlası gerekiyordu.Hemen harekete geçmeliydi.Ancak düşündüğünü yapmadan önce yapacağı birkaç işinin olduğunun farkına vardı.Bunu ruhu istiyordu.Vicdanı...Elini cebine götürdü.Cep telefonu çakmağı koyduğu cebindeydi.