Gecikmiş Pişmanlıklar

Az kalmıştı. Şu dönemeci de aştıktan sonra özgürdüm. Kendi kendimi yargıladığım, savunduğum, konuştuğum kalabalık gidip boş döndüğüm yargı merkezine ulaşmak üzereydim. Oraya yaklaşmış olmak bile bendeki yükü hafiflettirmişti. Bilemiyorum bu kez kaç gün kalırım. Bu bir tür günah çıkarma olmaya başlamıştı benim için.

yazı resim

Az kalmıştı. Şu dönemeci de aştıktan sonra özgürdüm. Kendi kendimi yargıladığım, savunduğum, konuştuğum kalabalık gidip boş döndüğüm yargı merkezine ulaşmak üzereydim. Oraya yaklaşmış olmak bile bendeki yükü hafiflettirmişti. Bilemiyorum bu kez kaç gün kalırım. Bu bir tür günah çıkarma olmaya başlamıştı benim için. Beni tek tedirgin edense son zamanlar da sık gelmek istememdi. Öyle ya biraz huzur bulmak için yalnızlık aramak nasıl bir duygu ki…
Bu sığınağımda tekim. Tek şahidim deniz, kayalar, kumsal, güneş birkaç martı. Gecikmiş pişmanlıklarımı, içimde biriken sıkıntılarımı kumsalda kazdığım çukura gömmek, kalabalık geldiğim bu yerden tek dönmeme yetiyordu. Hava kararmaya başlayınca kumsalda ateş yakıyordum hemen. Kafamda kurduğum kuruntular kadar oturacak yer hazırlıyordum. Yargılayacağım bütün konuları itina ile yerlerine oturttuktan sonrada en başköşeye ben kuruluyordum. Konuklarıma bir bir konuşma hakkı verip hem avukatı, hem hâkimi, hem suçlusu ben olup yargılıyordum. İçimde onlardan geri kalacak hiçbir iz bırakmayana kadar sorguluyordum. Kendimin haksız olduğu her konu içinde bir mum yakıyor ve zamanın içinde erimesini bekliyordum. Sonra infaz anları geliyordu. Kazdığım çukurlara gecikmiş pişmanlıklarımı gömüyordum. Bu kez dört çukur oluşmuştu. Sanırım bu defa biraz daha yoğun yaşamıştım duygularımı…
Şaşırtıcı geliyordu yaptığım ama buradan ayrılırken yakaladığım huzur bir başkaydı. Kendimi hayatla bir sonraki savaşım için daha bir hazır buluyordum. Çevremde benden başka kimse olmamasına rağmen kendimi o an yalnız hissetmiyordum. Düşünmek için çok vaktim oluyordu. Hissetmek için. İçimdeki sevinci, mutluluğu, hüznü, nefreti ve kini daha bir yoğun yaşıyordum…
BUGÜN BEŞİNCİ GÜNÜM…

Başa Dön