Dışarıdan bakıldığında abartılı bir soğuktan gizlenmişliğin yünlü ev sahipliğinde kuşanılmış kıyafetleri , sarı deriden eski moda botları ,turuncu yüzlü her baktığında içinden dallar fışkıracakmış gibi duran kısık yeşil gözlü adam ; yanındakine ağzı açık gümüş rengi kirişleri sarı pas atmış tütün tabakasını işaret edip :
-Sarar mısın?Adıyaman ‘dır ha ! , dedi .
Yanındaki sıska entel giyimli her şeyi ben bilirim abi ;
-Yok ! İstemez .İ çilir mi o meret ? ,deyip ; cebinden çıkardığı parlementten uzattı,turuncu yüzlü adama . Turuncu yüzlü adam şöyle bir baktı sıska adama miskal adamlık arayışında . Sıskayı turuncu adama getiren üçüncü aracı abi bildi ki turuncu yüzlü adam sıskanın akciğerlerinin röntgenlerini çekiyor . Yürek kadrajında değerini tartıyor bir nevi kalp gözü mahiyetinde .
- Seni çok anlattılar , biz de gelip tanışalım dedik seninle .
- Bildim ben seni birkaç kitap okuyup dağları ben yaratım şu küçük tepeleri yaratan kim diye gezinenlerdensin sen , dedi ; turuncu adam ve devam etti sıskanın bu tokat üzerine toparlanmasına izin bile vermeden.
-Kadri bilinmez bir meçhulün en girift sığlığında kaybolmaya mahkum daracık kişilik çıkmazlarının adamı , beni neden görmek istedin ? Ben seyirlik bir eğlence miyim ki gelip dayandın sahneme?Gelen giden arz mahallerin en kısa yollarının tek çıktığı bu oturmuşluk da benden almaya geldiğin nedir . Okunacak okulların tümünden toplayıp getirdiğin bilgi çöpünü bana mı dökeceksin ? Ama dur neden beni sorduğunu ben söyleyeyim sana . Duydun ki bir turuncu varmış buraların bilge kaçkını her şeyi bildiği söylenen her dediğinde bin hikmet yatan mahallenin komünist ağabeyi . Çıkmamış da bu küçük sürgünden okumamışta hiçbir okulu da , nasıl oluvermiş milletin imgeyi sedası ?
- Dur onu da anlatayım ben sana . Zaman koyamadan ivedi bir acemilikle yazılmışım ben kitaplara , okuyasım olmuş hep . Fakat babam hiç tasvip etmedi bu heyecanımı en başından meslek sahibi olmak önemli dedi ,
-Okumak neymiş ; aha ben de okuyabiliyorum , ‘maaankenleeerrrr podiyuum da buyyy güstardi ! ’
Evet ben de bölesi hususi bir zorluğun cellatlığından muzdarip olarak okula falan gidemedim .Ama babamın resimsizleri ayırıp yakmak için ayırdığı gazetelerle boğuşa boğuşa çözer olduk alfabeyi . Sonrası çorap söküğünden daha kararlı bir hızda yama mecburiyetinde ki bir gizlilikte geliştikçe gelişti. Sonrasında ne bulduysam okudum,ama en çok yakılası kitapları . Nedeni de kütüphane müdürü babamın arkadaşı filanca beyin askerden korkup yakmaya bizim oraya getirdiği kitaplardan . Ben kitap orucuna mahkum turuncu ne bulduysan ne yakılacaksa okudum . Bulduklarım kişiliğim okuyup yaktıklarımın isi ruhum oldu . Kişiliğim durdukça milletin vicdani ibretlik malumda tek örneği , ruhum öne geçtikçe mahallenin komünist ağabeyi oldum.
Ve sen kitaplar diyarı okullardan , fikirlerin fiiliyat dünyası metropollerden gelen sana bildiklerinin dışında ancak bir şey verebilirim o da büyük şehirlerde arayıp da bulamadığın burada ise yerde bile bakınca göreceğin . Saygı..!
-Cemal ! Al oğlum buradan çay parasın ! , dedi turuncu adam uzattığı parayı almasını bekleyen çaycı çırağına .
UFUK ATAMAN
] ]