BELGİN ERYAVUZ

Gizemli Damlacıkların Mucizesi

Pembe beyaz sevinçler, en tatlı mutluluklar, en derin acılar, kabus gibi yalnızlıklar, hayat boyunca yaşadığımız acı-tatlı tüm duygularımız; akıttığımız her damlada gizemini korur.

Kısacık Ama Çilek Tadında

Zihnimizin işin içinden çıktığı, anı aklımızla değil, bedenimizle kavradığımız o müthiş ZAMAN aralığı…Saniyeler mertebesinde kısacık ama ÇİLEK tadında.

Duymak İstemiyorum!

Gerçeklerini kendi içlerinde bulmuş olan insanlar anlık kızgınlıklarına, öfkelerine sahip olmayı; ağızlarından çıkan her sözcüğün arkasında yer almaları gerektiğini bilir ve konuşma üsluplarını sahiplenirler.......

Dört Duvarımın Sıcaklığı

Biten günün akşamında koşar adım, özlemle gelinen mutlu dört duvarlardır onların ki. Böyle evler sevgi kokar, mutluluk kokar. Evin eşyaları sıcacık sarar sarmalar dört bir yanınızı.....

Bu Yazım Sizlere…

Normal atletler asfalt yoldan koşarken, onlar adeta kumlu sahillerde adım atıyor. Yapılan iş, varılacak nokta ve beklentiler aynı olmasına karşın bu kesim için herşey inanılmaz boyutlarda zorlaştırılıyor.

Kıskançlığın Soğuk Nefesi Ensenizde Mi?

Yazılarını severek takip ettiğim Ahmet Altan “Kıskanmak ve içinizdeki bıçak” isimli deneme yazısında bakın kıskançlığı nasıl özetliyor. “Şeytanın yarattığı gökkuşağı gibidir kıskançlık. İçinde siyahtan mora doğru her türlü karanlık rengi

Hayatımızdaki "Özel" Ler

Özel… Sadece dört harften oluşuyor ama tek başına taşıdığı anlam ne denli büyüktür aslında. Özel bir yaşam, özel eşyalar, özel bir mekan, özel bir müzik, özel aşklar, özel ilişkiler, özel insanlar ve özel dostluklar…

Eğitim Sisteminde Tehlike Çanları

Gençliklerinin o en güzel yıllarını bu uğurda harcarken , bir daha asla geri gelmeyecek çocukluk ve gençlik yaşlarını kaybediyorlar habersizce. Yoğun bir yarış, yoğun bir koşuşturmanın ardından aslında her şeyden habersizce hayata atılıyorlar.

Uzaklarda Bir Yerlerde...

Aşıklar yakın olmalı birbirlerine; denizin kumasala, ayın yıldızlara, suyun toprağa yakınlığı gibi. Tatları karışmalı birbirlerine an be an yaşanan heyecan doruklarında...

Korkularımızın Yaşam Sesleri

Ertelemeden, biriktirmeden, bekletmeden şu anı, şu dakikayı cesurca, dolu dolu yaşamaya başlayalım. Tıpkı bir kayadan turkuaz rengi bir denize dalarcasına balıklama dalalım hayatın içine...

Koşma Dur Bir Dakika!..

Koşturuyoruz,delicesine.... dur durak beklemeden, hep bir sonraki adımımızın derdinde hayatı nasıl yaşadığımızı bilemeden. ..........Durun bir dakika ve durup düşünün...

D - A - Y - A - K

Bu nasıl bir duygu, nasıl bir düşünce tarzıdır ki, bir insan bir başka insana hem de kendinden daha güçsüz, savunmasız bir varlığa el kaldırabiliyor, etlerini çürütene kadar dövüp ertesi gün de hiçbir şey olmamış gibi yüzüne bakabiliyor...

Başa Dön