..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Eðer bir kelebeði sevebiliyorsak, týrtýllara da deðer vermemiz gerekir. -Antonie de Saint-Exupery
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam > Yûþa Irmak




22 Eylül 2021
Ýhtiyarlara Yer Var!  
Yûþa Irmak
Onca tanýdýðým insan, okuduðum onca kitap beni huzurlu bir emniyet duygusuyla kuþatamazken, uzaktan gördüðüm bir ihtiyar kadýna, beli bükülmüþ bir pîri faniye yakýnlýk duyuveriþimi yadýrgamayýn lütfen… Çok yakýn bir zamanda bizim de onlar gibi olacaðýmýz kuþku götürmez bir gerçekken hem.


:GIC:
Geçen hafta perþembe gününden beri; öksürük, aksýrýk ve hapþýrýkla uðraþýyorum. Covid filan deðilim ama muhtemelen motosikletin üzerinde yediðim soðuðun etkisiyle saðlam grip olmuþum. E tabi hýzlýca iyileþmek için çalýþma odamdan dýþarý hiç çýkmadým. Biraz nane, biraz limon, biraz hatmi çiçeði biraz da antibiyotikle kendimi kýsmen topladým diyebilirim.


Geçen hafta pazar günü sabah erken yarý uykulu bir þekilde yataðýmda debelenirken, salondaki televizyondan hiç alýþýk olmadýðým bir kadýnýn acý dolu sesiyle uyandým. -Zaten nerede bir keder, elem varsa ya o gelir beni bulur, ya da ben onu- Hiç halim olmadýðý halde kalkýp beni kendine çeken bu sese doðru solana gittim ve televizyonun karþýsýna geçip programý seyretmeye baþladým. Tam da beklediðim gibi konuþan yaþlý kadýn, Enderun terbiyesi görmüþ gerçek bir Osmanlý hanýmefendisi edasýyla öylesine güzel ve düzgün konuþuyordu ki þaþýrýp kaldým. Kadýn, bir köy evinin avlusunda bir tabureye oturmuþ; “…rüzgâr gibi geçip gitti ömrüm.” diyordu. Yýllar önce vefat etmiþ eþini anlatýyor bir taraftan da çocuklarýnýn arayýp sormadýðýndan dert yanýyordu. Vücudundaki aðrýlarýndan bahsediyordu. Bazen kendi anlattýklarýna duygulanýp gözleri nemleniyordu. Ara sýra duruyor, düþünür gibi yapýyor, sonra yine yüksek perdeden; “Düþmez kalkmaz bir Allah!” diyordu. “Çoluk, çocuk… herkes çalýþýyor ya, saðlýklarý yerinde ya ne isterim ki Allah’tan!” diyordu. Sonra bir dem durup zamanýný nasýl geçirdiðinden söz ediyordu. Kedisini, çiçeklerini, avluyu silip süpürdüðünü, þimdilik elinin ayaðýnýn tuttuðunu kimseye muhtaç olmadýðýný anlatýyordu. Ama o nasýl bir anlatýþ þeklidir dinlemeniz gerekir… Bir metin yazarý olarak ben böyle düzgün bir konuþma metni yazamamam inanýn. Yaþlý kadýnýn bu kadar akýcý ve güzel konuþmasýna hayran kaldým. Konuþurken öyle güçlü bir hitabeti vardý ki ne bir kekeleme, ne de bir duraksama… Her þeyi yerli yerinde ve dört dörtlük bir konuþma metnini promterden okuyor gibi bir hal… Kim bilir bu yaþlý kadýnýn belki de okuma yazmasý da yoktu. Hayatýn ona sunduklarýyla yaþadýklarýný dile getirirken acýsýný siz de iliklerinize kadar hissedip gözyaþlarýnýzý tutamýyorsunuz. Ne zaman böyle bir kadýn görsem gözyaþlarýma ben de engel olamýyorum. Ýhtiyar insanlarýn bu hallerine hiç mi hiç dayanamýyorum…

Bu arada TRT de rastladýðým bu programýn adý “Ömür Dedikleri” imiþ. Pazar sabahlarý televizyonlarda yapýlan bu programýn çoðunu YouTube kanalýndan bulup izledim. Programda Anadolu’dan gelmiþ, her birinde yakýn akrabalýklar sezdiðim ihtiyar insanlarýn anlattýklarýný dinliyorum. Görüp geçirmiþ, kanaatkâr, yoksulluðu þükre dönüþtürmeyi baþarmýþ bu insanlarýn hayatý bende, yazýlmamýþ bir hikâyeyi okuyor duygusu uyandýrýyor. Ve gariptir, onlarý dinlerken iyilikler denizine açýldýðýmý, arýndýðýmý, hafiflediðimi fark ediyorum. Nedir beni böyle hafifleten; onlarýn o yalýn, riyasýz konuþmalarýnda ne buluyorum, bunu da size anlatabileceðimi hiç mi hiç sanmýyorum…

Doðrusunu isterseniz, çocukluðumdan beri ihtiyarlarýn arasýnda çok fazla zaman geçirdim. Özellikle yaþlýlarýn bulunduðu köy odalarýnda onlarýn çaylarýný doldurma, ikramda bulunma iþlerini fahri olarak en çok ben yapardým. Tabii evin en küçük erkek çocuðu olma özelliðimin de etkisi vardýr bu durumda ama ben daha çok onlara hürmet edince kendimi iyi hissettiðim için hürmet ederdim. Bazen onlarýn aðýzlarýndan çýkan bir dua, bir güzel kelam, bir iltifat büyük keyif verirdi bana. Belki anlattýklarýnýn bir yerine dâhil oluvermemden. Belki yüzlerindeki duruluðun, riyasýzlýðýn kýþkýrtýcý davetinden, kim bilir çok severim yaþlýlarý… Her neyse bu sebep, büyük kentlerin caddelerinde yahut bir pazar yerinde, bir parkta, cami avlusunda, bir hastane bahçesinde, onlardan biriyle karþýlaþtýðýmda, ailemden birini görmüþ gibi sevinir, duygulanýr, hasretlenirim. Kimi zaman acýma hissiyle, kimi de þefkat ihtiyacýyla gidip ellerine sarýlmak ve öpüp hayýr dualarýný almak isteðim çok olmuþtur. Hepsinin kederli hikâyelerindeki o akýþ beni hep peþlerinden sürükler iþte.

Asýl kederli olan, Anadolu kasabalarýndan, köylerinden hatta yaylalarýndan çýkýp gelmiþ ihtiyarlarýn vaziyetidir ki çok sarsýcýdýr. Buralý deðildir onlar. Yanlýþ yerde bitmiþ bir aðaç gibi huzursuz, iðreti yaþarlar hayatý. Kendileri de farkýndadýr bu yabansýlýðýn, ne çare ki kader böyle imiþ!.. Þehrin ruhuyla hiç mi hiç uyuþmayan eþkâlleriyle, ellerinde baston, vücutlarýný bir o yana bir bu yana sürükler dururlar zoraki. Eminim ki gönülleri, akýllarýndan geçenler, ayaklarýnýn bastýðý kaldýrýma hiç uðramaz. Kim bilir hangi bahçenin çardaðýnda, hangi evlerin taraçasýnda, hangi yayla yollarýnda gezinmektedir? Bir býraksanýz hemen kelebek gibi uçup giderler…

Onca tanýdýðým insan, okuduðum onca kitap beni huzurlu bir emniyet duygusuyla kuþatamazken, uzaktan gördüðüm bir ihtiyar kadýna, beli bükülmüþ bir pîri faniye yakýnlýk duyuveriþimi yadýrgamayýn lütfen… Çok yakýn bir zamanda bizim de onlar gibi olacaðýmýz kuþku götürmez bir gerçekken hem.

Evet, televizyonda konuþan o kadýnýn sesinde olduðu gibi, insaný kendine çeken hatta davet eden yaþanmýþlýklarýn varlýðýný, bizim þu en ala aristokrat ortamlarda bulamadýðýmýz, okuduðumuz kitaplarda yazmayan birçok þeyi yüzlerindeki çizgilerde bulabilirsiniz. Onlarda büyülü bir güzellik, tanýmlanamayan bir iyilik ve köklü bir hüzün var…

Bana öyle geliyor ki, insan en güzel bizim topraklarýmýzda yaþlanýyor sanki. Dünyanýn en güzel ihtiyarlarýnýn Anadolu’da yaþadýðýna yaptýðým motosiklet seyahatlerinde çok þahit oldum. Onlar, ait olduklarý bu topraklarda dipdiri bir azimle gezinip, iðreti durduklarý þehirlerde bile bizleri daima þu boþ ve anlamsýz günlerimizin, þu bencil hayatýmýzýn dýþýna, sonsuz iyiliklere çaðýrýrlar her fýrsatta. Ve ben, bir gün onlarý yitireceðimizden, gün gelip bu insan tiplerinin yok olacaðýndan endiþe duyarým.

Bu yönüyle bakýldýðýnda bile bir film ismine de atýf yaparak; “ihtiyarlara yer yok” deðil, “var” dememiz gerektiðini düþünüyorum. En azýndan karþýlaþtýðýmýzda onlardan Allah’ýn bir selamýný esirgemeyelim…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn yaþam kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Benjamin Button'un Tuhaf Hikayesi'nin Düþündürdükleri
Ýki Burçlu Bir Kale: Zaman!
"Güzel"in Anadilini Konuþursak Ne Olur?
Dünyaya Açýlan Yol
Yürek Evinde Oturmak
Güzelliðin Evine Kurulmak
Kendini Çimdiklemek!
Zamaný Tende Durdurmak, Ruhu Cumada Diriltmek
Ýnsanlara Bakmaya Alýþtým
Kendini Anlatma Þekli

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýstanbul’u Düþünmek
"Bu Dünya Ýþi Oyundur Oyun"
Üç Elma, Üç Yýldýrým
Aðaç Deyip Geçme!
Anýlarýn da Meskeni Var
Duanýn Gizemli Yolculuðu
Çekyataltý Romanlar II
Yabancý Gözüyle Türkler
Çýlbýr (Yoðurtlu Yumurta)
High – Rise (Gökdelen)

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Gözbebeði Turþusu [Þiir]
Bir Hicran Naðmesi [Þiir]
Sakin Bir Acý [Þiir]
Geldim [Þiir]
Sözün Çiçeði [Þiir]
Sevgiliye Hasretle [Þiir]
Geceye Kâside [Þiir]
Benimle Ölür Müsün? [Þiir]
Beste-i Nigar [Þiir]
Bilemezsiniz [Þiir]


Yûþa Irmak kimdir?

Felsefe ve edebiyat aþýðý! Yayýncý, gazeteci ve kitapsever. . .


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.