Dünden kalan kýrýk dökük duygularla, yanan sigarasýndan derin bir nefes çekip karanlýða kendini teslim etmiþ þehri izliyordu. Odayý dolduran yüreðini yakan türkülerin eþliðinde tanrýnýn yasaklý þerbetinden bir yudum daha alýp kendini sorgulamaya baþladý. Acýyan yüreðinin sýzýsý gözlerinden süzülüp yanaklarýný yýkýyordu. Yüreðindeki derin sýzý dünden kalan yarýnlara daha da derinleþip devam ediyordu. Tek suçu sevmekti, kendinden bile çok sevmek. Geçen yýllarýn ardýndan elde kalan tek sermayesi yüreðini yaralayan derin yaralar olmuþtu sevdaya dair. Artýk buna bir son vermeliydi. Yarýnlara dair umutlarý birer birer kararmýþ ve yavaþ yavaþ eriyordu. Yüreðindeki acý isyana dönüþtü. Kafasýný karanlýk gök yüzüne çevirdi. Yýldýzlara bile bakamýyordu artýk. Hayata dair ne varsa yaþamaya dair ne varsa yüklediði umutlarý teker teker kýrýlmýþtý. Ve haykýrdý içindeki acýnýn isyana dönüþümünü " ben ne günah iþledim tanrý? Ne günah iþledim ben? Lanet olsun neden acýlarýn keskin þerbetini hep ben içiyorum? Yaný baþýmda yaþanan umut dolu hayatlara neden boynu büyük bakýyorum? Neden acýlarýný sunuyorsun bana neden? " hýçkýrýklara boðulmuþtu ve keskin bir öksürük eþliðinde bir sigara daha yaktý. Artýk eriyordu bedeni. Yavaþ yavaþ yok oluyordu. Tükenmiþti artýk umutsuzluk, acý yada ayrýlýk kaldýracak hali kalmamýþtý. Öylece baktý karanlýða ve derin bir nefes çekti sigarasýndan. "lanet olasý biriyim ben dedi" kendinden nefret ederek." Lanet olasý biri" ve tutamadý kendini.

Bu güne kadar umuda ve inanca dair ne varsa hepsi kaybolmuþtu karanlýklar içinde, bu gece yüreðindeki sevdayý teslim etmeliydi o karanlýklara. Yok olmalýydý onu ondan alan o yüce güç. Onu acizleþtiren, onu acýtan sürekli canýný yakan adý sevda olan yada sevdaya dair ne varsa atmalýydý yüreðinden. Yýllardýr aðlamaktan acý çekmekten yorulmuþtu artýk. Kendini çok güçsüz hissediyordu.nedenler niçinler içinde yok olmuþtu bu güne kadar. Yaþanýlasý bir sevda aramýþtý. Yaþanýlasý. Her þeye raðmen acýlarla hatalarla kabullenip ona sarýlacak bir eþ. Sadece anlaþýlmak istemiþti sadece sevdiði kadar sevilmek sevildiðini görmek bir kez olsun sevildiðini görmek. Sistem içi iliþkilerden uzak sisteme inat sarýmak istemiþti bir yüreðe olanca çýkarsýzlýðý ve olanca saflýðýyla. Ama hep sistem gelmiþ hep acý çeken o olmuþtu. Yaþadýðý ayrýlýklar film þeridi gibi geçti gözlerinin önünden boþalan kadehinin farkýna varmadan kaldýrdý kadehini. Ve yasaklý þerbetten bir kadeh daha doldurup bir sigara daha yaktý. Ciðerleri iflasýn eþiðindeydi artýk. Bedeni iyice yorgun. Yýllardýr nerede yanlýþ yaptýðýný düþündü hep. Nerede yanlýþ yapýyordu? Kendini sistemin yok olmuþ kirliliðine teslim etmemek için direniyordu. Çünkü seviyordu hala. Çok seviyordu.nasýl atacaktý bu lanet olasý duyguyu yüreðinden? Nasýl yüreðini söküp alacaktý nasýl? Bilmiyordu. Sadece insanca yaþamak insanca yaþanýlacak bir dünya kurmak için mücadele etmiþti. Ýnsana dair ne varsa yüreðini dolduruyordu. Hatalarý, sevinçleri acýlarý. Ýnsaný seviyordu tanrýdan öte ve insana dair ne varsa kabulleniyordu. Ama yanlýþtý iþte yanlýþ yapýyordu. Belki asýl doðru olan buydu ama yanlýþ yaþýyordu yanlýþ seviyordu yada yanlýþý seviyordu. Kayboldu karanlýðýn içinde düþünceleri ve teslim etti karanlýða kendini. Yüreðinde kalan ne varsa hýçkýrýklarla yanaðýna yapýþýp kalýyordu atamýyordu yüreðinden bu insana dair insanca duygularý.

Derin bir nefes aldý. Beynindeki sorulardan alamýyordu kendini. Bilmiyordu sevda yaþamayý bilmiyordu sevdayý. Bilmiyordu sevmenin ölçüsünü. Kendini suçlamýþtý bu güne kadar hep kendinde aramýþtý eksikliði hiç toz kondurmamýþtý yüreðine konup göçen göçmen kuþlarý. Çünkü seviyordu insana dair ne varsa insanca. Kýzýyordu, öfkeleniyordu ama kötüyü koymuyordu hiç onlarla yan yana. Hep iyilerdi.hep iyi kalacaklardý. Ama bunu bile anlayamazdý iþte anlatmaya kalksa çevresindekiler. Yorulmuþtu. Tükenmiþti artýk. Yýllarca meydan okuduðu tanrýya usulca fýsýldadý " yeter artýk al þu lanet olasý caný bedenden, alki bir daha zehirlemesin sevdasýyla bir baþka bedeni". Hala yarýn karþýsýna çýkacak bir insaný daha zehirlemekten korktuðu için ölüme bile boyun büküyordu dolu dolu yaþamak varken. Yaþadýklarý deðil yaþattýklarý acýtýyordu yüreðini. Çaresizce yakarýyordu tanrýya" al þu lanet olasý canýmý artýk al!... lanet olsun sana ne duruyorsun hadisene hazýrým iþte hadi ne duruyorsun bir kulun canýný almaktan mý çekiniyorsun!... kahrolasý al þu bedende ne varsa yeter iþte son bulsun bu hayat!... aciz öldü demesinler hadi ilk kez bir þey istiyorum senden ilk kez ne duruyorsun lanet olasý!...."

Yakarýþlarý da yaþadýðý güzellikler gibi karanlýða karýþmýþtý sessizce. Hýncýný alamýyordu ciðerleri yýrtýlacak gibi öksürürken bir sigara daha yaktý gözyaþlarýnýn gölgesinde. Ve bir yudum daha aldý isyan ettiði tanrýnýn cennetinde ýrmaklara akýttýðý ama içince ateþlere atacaðý þerbetinden. Yeter dedi yüreðine beyninden habersiz. Hücreleri isyan ettiler ve gözlerindeki yaþlar eþliðinde hýçkýrýklara boðuldu. Bu kadar basit olmamalýydý her þey. Hayat bu denli basit deðildi çünkü.pamuk ipliðine baðlý olmamalýydý sevdalar.sevda bir olaya bir nedene bir karara baðlanmalýydý. Sevda o kadar küçük deðildi onun yüreðinde. Olaylarla insanlarla kiþilerle örtüþecek. Beyni süngerleþti anlamsýzca ve nefessiz kaldý birden tüm bedeninden soðuk bir ter boþandý. Bir sigara daha yaktý. Ve bir yudum daha aldý kadehten. Karanlýk odada duvarlar üzerine doðru harekete geçmiþti daralýyordu umutla inançla kurduðu yuva. Baðýrmak istedi " yeterrrrrrrrrrrrrr" diye ama sesi çýkmýyordu. Ne olduðunu anlamadan kendini sokaða attý. Hava alabildiðine soðuktu ve üzerinde sadece ince bir kazak vardý. Sadece ayaklarýnýn ona çizdiði yolu umut bilerek yürüdü karýþtý karanlýða.ve çýnladý sokaklarda derin bir öksürük.

Hava alabildiðine soðuktu. Ama o soðuða aldýrmadan adýmlamaya baþlamýþtý karanlýðý. Elini cebine attý bir sigara yakacaktý ama evde kalmýþtý sigarasý sonra gözleri bir büfe aradý ama nerede olduðundan bile habersizdi. "lanet olsun" dedi ince bir küfür savurarak. Ve adýmlamaya devam etti karanlýðý. Diline dolanan bir türküyü tekrarlýyordu þuursuzca.



"dut aðacý boyunca
Dut yemedim doyunca
Yari tenhada gördüm
Öpemedim doyunca



Yürüdüm yavaþ yavaþ
Ayaðýma deðdi taþ
Benden sana yar olmaz
Gel olak bacý kardaþ"



Yanaklarý gözyaþlarýnýn sýzýsýný taþýyordu soðuðun etkisiyle. Ve tanrý bir günah daha yazmak için bir mahzenin ýþýklarýný açýk unutmuþtu o gece. Hemen kendini o mabede atýp üç þiþe þarap ve üç paket sigara alýp attý kendini karanlýða. Þaþkýn gözlerle izliyordu karanlýðýn bekçileri bu insan olmaya çalýþan hayvaný. Pervasýzca adýmlamaya devam etti karanlýðý ve karanlýk her köþe baþýnda o yasak þerbeti tattý dudaklarý. Tek þahidi karanlýðý býçak gibi kesen gözyaþlarý olmuþtu. Karanlýðýn sonu yoktu. Ve son yüreðindeki sevdayý karanlýða teslim ettiði an onun olacaktý. O kadar çok istiyordu ki yüreðinde sevdaya dair ne varsa karanlýðýn ordularýna teslim etmeyi. Ama karanlýðýn ordularý teslim alamýyordu bu yüceliði. Sýzlýyordu bedeni. Söküp atamýyordu yüreðini bu gece.

Tanrý'ya, yaþadýðý hayata ve sisteme olan isyanýný þimdide yüreðine ediyordu. Ýlk kez yüreðiyle kavga ediyordu ömründe ilk kez. Yaptýklarýna yaþattýklarýna ve yaþadýklarýyla olan kavgalarý artýk yüreðine sýçramýþtý. Hýçkýrýklarýyla çýnladý sokaklar ve gözlerinden akan yaþlar sel olup yýkasýn istedi yüreðindeki kayboluþu. Olmuyordu iþte zaman ona acýlarý sunuyordu her yaþadýðý zamanýn akýþýnda. Her yeni doðan güne ne denli umutla baksa geçen zaman kara bir girdaba sürüklüyordu yüreðini. Acýlar içindeydi yüreði korkularý, umutlarý, inançlarý yani yaþama dair neyi varsa kör bir düðüm olmuþtu aldýðý her nefeste. Bir sigara yaktý ve derin bir nefes daha çekti þuursuzca. Ve dudaklarý buluþtu o yar dudaðý renkli þerbetle. Beynindeki kargaþa yüreðini acýtýyordu, sessiz bir çýðlýk olmuþtu. Ne yaþadýklarý nede þu içinde bulunduðu kargaþa nede o onu ondan alan derin sýzý hiç biri yüreðine söz geçiremiyordu. Yüreðinin tek þahidi yanaklarýndan süzülen gözyaþlarýydý.

Adýmlamaya baþladý karanlýðý ve yakalamaya çalýþtý sessizliði. Ayaklarýnýn onu nereye götürdüðünü bilmeden þuursuzca yürüyordu. Nerede olduðundan habersiz öylece adýmlarýný izliyordu yüreði. Karanlýk bir kutuda kapalý kalmýþ hissediyordu kendini. Elleri ayaklarý ve yüreði kelepçeliydi sanki. Elleriyle söküp atmak istiyordu yüreðini ve bir köþe baþýnda býrakýp sessizce kaçmak istiyordu. Kendinden kaçmak istiyordu beklide var olduðu yaþadýðý benliðinden. Doðrularýndan doðru bildiklerinden kaçmak istiyordu beklide, yaþadýðý dünya ya ait deðildi bu haliyle. Yok ona göre deðildi birine ait olan gözlerin baþka bir gözle temas etmesi ona göre deðildi, sýcak bir elin sýcaklýðýný baþka bir bedende aramak. Ona göre deðildi yalan ve ona göre deðildi aldatmak. Ona göre deðildi onun olmayana bakmak ona göre deðildi. Anlata

mýyordu ifade edemiyordu kendini. Sýska bir serçenin gökyüzüne olan sevdasýnýn aydýnlýðýný yaþamak istiyordu. O denli titrek o denli yüce bir sevda. Ama olmuyordu iþte. Zaman þartlar ve yaþananlar kör bir kayboluþa teslim ediyordu sevdayý. Benliði varlýðý ve yüreði hepsi iç içe girmiþlerdi. Ayrýlmýyorlardý birbirlerinden ve son nefese kadar sürecekti bu yok oluþ. Bir baþkasý olamazdý yada bir baþka hayatý kaldýrmazdý yüreði ya acýlar içinde var olacaktý yada kaybolacaktý. Var olan sisteme, düzene ve kahrolasý çirkefliðe dünden kalan küfürlerini savurdu. Ýsyan ediyordu yüreðine isyan ediyordu yüreðinde ki aydýnlýða ve o aydýnlýk için yaþadýðý acýya ama buydu iþte yapacaðý baþka hiç bir þey yoktu bir sigara daha yaktý ve bir yudumla daha ýsýndý bedeni. Ve isyanlar içinde yüreðine sarýldý yüreðindeki sevdaya. Ve gecenin karanlýðýnda yüreði aydýnlandý bir çift gözün aydýnlýðýnda. Sevdasýyla ýsýndý yüreði ve onca isyana onca acýya raðmen sýcak bir nefesi özledi baþucunda. Ve o sevda o inanç ve yarýna dair umutlarla arýndý yüreði sade bir gülümseme ile tutundu yüreðine yüzüne sevdaya ve inanmýþlýða dair bir tebessüm ile.


www.hamzaekiz.com