İşadamı Üzeyir Garih’in ölümü onu öldürenler dışında bütün Türkiye’yi üzdü. Önceden de cinayet işlemiş, 18 yıl ceza yemiş, aftan salıverilmiş bir asker tarafından öldürüldü. Cezaevleri kimin içindir? Bir daha cinayet işlemesinler diye içine konan katil ruhlu kişiler içindir.
Hangi mantık “Cezaevleri çok kalabalıklaştı, yemek masrafı fazla oluyor, biraz boşaltalım” diyerek çıkarılan affı haklı görebilir? Üzeyir Garih affedilen katiller tarafından öldürülen ilk kişi değildi. Korkarım son kişi de olmayacak. Bir televizyon reklamında dağ, bayır, ova gezen “Ben özgürüm” diyen kıza göndermede bulunan, “Yavrucuğum, af çıkmadan eve dönsen iyi olur” sözü ne yazık ki gerçek oldu. Bu cinayetin sorumlusu “Bişey olmaz yaa.” Diyerek affı çıkaran sorumsuzlardır.
Bu üzücü olayla birlikte dikkatinizi başka bir şeye daha çekmek istiyorum. Üzeyir Garih Türk değildi. Yahudi idi ama Türk vatandaşı idi ve yaşamı boyunca Türkiye için iyi şeyler yapmaya gayret gösterdi. Ölüsü Fevzi Çakmak’ın mezarı başında bulundu. Cenazesi Türk bayrağına sarılmıştı ve yaptıklarıyla bunu hak etmişti. Umarım bu kötü olay sorumsuzların ve önyargılıların ne kadar yanlış düşündüklerini göstermek açısından bir işe yarar. Her şey geldiği gibi gitmez.
28.Ağustos.2001
