Sözler dökülüyor beyaz kâğıtlara
Ölümsüzleşmek için, zamanda asılı kalmak için
Sana söylenmemişleri söylemek
Yaşanmamışları dile getirmek için
Sitemler, acılar, sevgiler dökülüyor
Gözyaşlarım yerine kelimeler akıyor beyaz kâğıda
Neler yaşamak istemiştim ben seninle
Bir bilseydin…
Her akşam neden içtiğimi, uykusuzluğumu
Sana olan kırgınlığımı, sana olan aşkımı döküyorum beyaz kâğıtlara
Annemden utanmasam ağlayacağım şimdi
Bardağımda votka karışımım
Elimde sigaram
Gözlerimi kapıyorum yalnızlığımdan uzaklaşmak için
Seni düşlüyorum
Evimdesin aynı havayı soluyoruz
Bir el uzatımı uzaklıktasın bana
Saçlarına dokunuyorum sen biranı yudumlarken
Elindeki kitabı usulca çekip kenara bırakıyorum
Saçlarından bir tutamı alıp kokluyorum
Boynunu öpüyorum
Dizlerine uzanıyorum
Sana sarılıyorum
İçimdeki bu yapmacık huzur anını bile yaşama değişme isteklerim doğuyor
Seni bilsen ne kadar çok özlüyorum
Neden diye sormuyorum artık
Sevgimi de anlatmaktan vazgeçtim
Anlatacak ve duymayan kimse kalmadı ki
Senin dışında
Hüzünlü şarkılarda sıkışıp kaldım
Aşk filmlerinin başrol oyuncularında
Romanların yalnız karakterlerinde
Sıkışıp kaldı ruhum
Geri gelmeyecek bir zamana tüm özlemlerim
Neydi bir zamanlar yüreğim
Yüzümdeki gülümsemeler neydi
Şimdi o zamanlar nerde, ben neredeyim
Bakışmalarımız, yüz yüze konuşmalarımız
Sorgusuz sualsiz birbirimize akışımız
Bizden habersiz gizliden sevişen bedenlerimiz
Bizden habersiz dillerdeki aşkımız
Artık saklanmaya isyan eden duygularım var bedenimde
Ne olursan ol
İster aşk ol yak, ister ayrılık ol yak
Biliyorum artık seninim
Bunun bir sebebi yok sadece seninim
Bedenim ruhum senin esirin
Başka bir bedeni ruhu benimsemez
Pervane böcekleri gibi ruhum aşkının çevresinde
Hadi durma tüm hırçınlığınla yak her şeyi
Ruhumu yak dünyayı yak bizi yak
Hadi durma aşk için ne yapılacaksa hepsini yap
Kasırga ol es başımda
Deprem ol sarsıntılarınla yok et bedenimi
Arsız dillerinde dolaşsın aşkımız
Küfür olsun ağzında adım
Acıt canımı
Aşk için sana kavuşmak içinse
Acıt canımı
Hz. İsa’dan sonraki en kanlı olay olsun
Benim sana kavuşmam
Aşk için ölmekse ben hazırım bak
Bir anına değer her şey
Şimdi her şey sensizliğin sayfalarında
Koca bir ansiklopedi cildi ayrılık üstüne yazdığım anlamlar
Beni ben yapan senden ve bunlardan nasıl vazgeçebilirim
Elimdeki tek hazinemdir seninle ve sensiz geçen günler
Biliyorum ne kadar istemesem de o kötü sondan kaçamıyorum
Hep sensizlik düşecek bu beyaz sayfalarda bana/bize
Hep sensizlik bizi anlatan otobiyografik anlatımlarda
Ve hep köle olacağız bizi bizden ayıranlara, o anlara
Ve hayat zorlaştıkça oyalanacak yeni şeyler bulaşacağız kendimizce
Kimi zaman dans edeceğiz kimi zaman bir şeyler karalayacağız beyaz kâğıtlara
Bağıracağız, insanlar arasına karışıp yollar, sokaklar, caddeler geçeceğiz
İçeceğiz; alkol sınırlarının üstünde
Sevişeceğiz istemsizce
Yanımızdakileri üstün tutacağız bizden, birbirimizden, senden/benden
Yıllar önce bize yaptığını hayat yeniden sahneye koyacak
Birbirimizin çığlıkları karışacak birbirimize
Sosyal yaşam piramidinde eriyip yitip gideceğiz bizde
Gizli gözyaşları akacak yüreğimize
Söylenmemiş sözleri saklayacağız yüreğimizde
Yaşanmamışları, yaşamak istediklerimizi
İsyanlarımızı
Tanrıya lanetimizi haykıracağız içimizden
İki ateist yürek atacak bedenlerimizde
Hayatın gerçeği diye sunulan bir Tanrı yazması kadere boyun bükeceğiz ikimizde
Kolay olmayacak bu gidişte
Yıllar öncekinden bir farkı olmayacak
Mekânlar değişecek sadece
İki yalnız beden başka bir mekânda tekrardan üşüyecek
Yalnızlığın soğuk esintisi ruhumuza değerken
İkimizde ağlayacağız birbirimizden habersiz gecelerde
Soranlara cevapsız sorular bırakacağız
Şarkılar tutacağız yine
Yine sorgusuzca suçlu arayacağız
Birazda olsun rahatlamak için
İçimizdeki acıyı dindirmek için
Unut beni diyeceğiz unut beni
Zaman akacak bir şeyler dinecek
Sahte kucaklaşmalar, sahte gülüşler
İmitasyon bir yaşamın habercisi olacak saat tik tak ları
Bizden geriye ne kaldıysa onu adayacağız zamana
Başka kollara
Sigara paketimizin ömrü kısalacak
Anlık boş yeminlere değişeceğiz, anlık atılımlara
Aşkımızı
Acıya alışmak mı?
Yoksa aşka mı?
Aşkın yalnızlığına mı?
Sensizliğe mi?
Alışacağız değil mi?
Tüm acılarına rağmen bu hayata gireceğiz kabulleneceğiz
Birimizin iyiliği için, mutluluğu için gömeceğiz aşkımızı
Birimizin kalması için diğerini gömeceğiz
Duygular bitecek her şey kelimelerin sahteliğinin ardına sığınacak
Karşımızdakinin bize vaat ettiklerinin sahteliğini bile bile kabulleneceğiz
Üç gün önce neyse beş gün sonra aynı olacağını bile bile
Evet diyeceğiz ve inandıracağız kendimizi
Tenimizin rengi solacak
Ruhumuz bedenimize hapis olacak
Duygularımız bir karanlık kulübede ışıktan uzak soluyacak
Ve Sezen çıkacak sahneye
“Ne senden öncesi ne senden sonrası
Ayrılık aman
Ölümden yaman
Geçmiyor zaman geçmiyor
Ne anam, babam
Ne hoş hatıram
Yetmiyor canim yetmiyor
Ben Sende Tutuklu Kaldım
Kendi Hayatımdan Çaldım
Yedi Cihan Dolandım
Bana mısın demiyor
Ben Sende Tutuklu Kaldım
Kendi Hayatımdan Çaldım
Yedi Cihan Dolandım
Bana Mısın Demiyor
Sakladım gözlerimi
Sustum hep sözlerimi
Yandım yar közlerimi aah...
Savur Savur Bitmiyor
Ben Sende Tutuklu Kaldım
Kendi Hayatımdan Çaldım
Yedi Cihan Dolandım
Bana mısın Demiyor
Ben Sende Tutuklu Kaldım
Kendi Hayatımdan Çaldım
Yedi Cihan Dolandım
Bana mısın demiyor
Ben Sende Tutuklu Kaldım
Kendi Hayatımdan Çaldım
Yedi Cihan Dolandım
Bana Mısın Demiyor”
Bir zaman döngüsünde daha
Belki bildik, belki bilinmedik bir yerde
Tekrardan karşılaşacağız
Birbirimize koşma istemleri, sarılma istemleri içimizde
Geçmişin korkularıyla çekimser adımlarla yaklaşacağız birbirimize
Gençliğimizin kırık yarım bir aşk hikâyesi akacak aramızdan
Hayatın en acımasız anını yaşayacağız belki de
Şimdiye kadar yaşadıklarımıza inat en büyük acı
Sessizlik çığlıkları içerisinde kavrayacak bedenimizi
Yığılacak birimizin bedeni zamanın ve zeminin soğuk kollarına
Her şey solacak tüm acılar ertelenecek tüm yarım kalmışlıklar
Son yolculuğa çıkan bir bedene sarılacak sıcak bir beden
Sıcaklığıyla yaşam vermek istercesine ona
Yarım kalmış bir aşkı tamamlama fırsatı kalacak diğerine yalnızlık içerisinde
Yaşam içerisinde her şey kendi varlığının parçası iken
Birkaç günlük kısa bir aşkın ardından
Yaşam o kadar gariptir ki hep yarım kalana özlem duyar insan
Seçemediğin hep acıdır
Hayatın hazırladığı en kötü oyunlardır acılar
En güzeli nedir bilir misin sevgilim
Acını seçmiş olman
Ben seni seçtim senin acını
Aşkınsa beni güldürecek olan
Acın olsun beni hüzne boğan
Sen ol beni her şeye boğan
Bana her haliyle yaşamı yaşatan
Buraya bu dünyaya seni seçmeye geldiysem
Her şeyine baştan razı olmuşum zaten