Çökülen Matbuat!

Hak, hukuk, adalet gibi ulvî kavramlar ayağa düşmüş Kanunlar güçlülere çalışıyor. Nalıncı keseri gibi; her kanun güce tapınanlara yontuluyor! Nasıl denir: Karışmış ortalık; kör, tuttuğunu öpüyor!

yazı resimYZ

Epeydir yazmıyorum. Belki de yazamıyorum.
Mesele odur ki, parmaklar bir türlü klavyeye gitmiyor. Konu kıtlığından değil tabiî ki! Türkiye gibi bir ülkede konu dediğiniz şey; ibadullah!
Demek ki, içinden gelmeme, istememe meselesidir.
***
Bu ülke deyince; Nuh-u Nebiden kalma dinozorlar, haftada altı gün köşe yazısı dercediyorlar.
İçlerinde derde deva, sadra şifa tek satır yok! Bunlardan besleme olanlar, yani nezaketle dersek; iktidarın muvafıkları ya yukarıya 14 numara gres yağı çekiyorlar ya da muhalefete muhalefet ediyorlar.
Bir kısmının ne dediği de anlaşılmıyor. Bizim Kars deyimiyle ağ ottan balta sapı, biri kırılsa birini daha saplarsın! Nasıl olsa bu ülkede zırvaya ceza yok!
***
Hak, hukuk, adalet gibi ulvî kavramlar ayağa düşmüş Kanunlar güçlülere çalışıyor. Nalıncı keseri gibi; her kanun güce tapınanlara yontuluyor! Nasıl denir: Karışmış ortalık; kör, tuttuğunu öpüyor!
Hani Tevfik Fikretin lâfı göbeğine çivilediği gibi:
Bir devr-i şeamet, yine çiğnendi yeminler;
Çiğnendi, yazık, milletin ümmid-i bülendi!
Kanun diye topraklara sürtündü cebinler;
Kanun diye, kanun diye, kanun tepelendi!
***
Ülke dediğimiz bu aziz vatan; tam anlamıyla cehlin karanlığına gömülmüş!
Ayaklar baş, başlar ayak olmuş!
Hakkı haykıranlar sürgün yiyor; ekmekleri elinden alınıyor!
Emevî zihniyeti hüküm sürüyor mukaddes topraklarımızda!
Din diye din diye din tepelendi!
***
Ekonomi çökmüş!
Vatandaşın bugünden yarına ümidi yok!
İşsizlik almış yürümüş!
İş yerlerinde Suriyeli, Afgan, Türkmen, Özbek, Ermeni çalışıyor
Milyarlar mültecilere akıyor!
Otursan akşama kadar elli kalem dert sayarsın
Ama bunların hiçbiri umurunda değil
Haşmetmeap şov peşinde
Varsa yoksa bir tek o olmalı
Yirmi dört saat o konuşmalı, o konuşulmalı
Arşa direk olmuş bir ego!
***
Ayının kırk hikâyesi olurmuş, kırkı da ahlat üstüne
Fakirin, kırk hikâyesi de çürümüş Türk matbuatı üzerinedir
Daha doğrusu, moda deyimle üstüne çökülmüş Türk matbuatı
Kalemini satanların yekûn oluşturduğu bir Türk matbuatı!
Elbette ki üç beş istisna hariç. Moda deyimle onlar baştacı
***
Adam (eğer adam denirse),
Galatasaray lisesinden sonra Boğaziçinden mezun olmuş
Sular seller gibi Fransızca ve İngilizce cepte
Kendi imkânıyla nispeten Yunanca ve Almaca da öğrenmiş
Her şeyden evvel, İstanbul gibi bir şehirde doğup büyümenin avantajına sahip! Bu nedenle hayata bir sıfır galip başlamış
Kendisini iyi yetiştirmiş. Her şeyden önce belli ki çok okumuş!
Batı müziğinde, sinemada, edebiyatta, her birinde uzmanlaşmış gibi yetkin birisi
Arada bir edebî yazılar yazdığında üslubunun lezzetine doyum olmuyor
Yazı içinde daldan dala atlama ve okuru peşi sıra sürükleme maharetine sahip
Hazırcevap olduğu kadar lâfı gediğine oturtma becerisine haiz
Parisi, Viyanayı, Berlini iyi biliyor. Seyahat sonrası yazıları birer edebiyat abidesi gibi
Eski solcu Arada bir müddet bir garip yolcu Üçüncü merhalede egosu tavan yapan bir yeni oluşumcu
Daha birçok vasıflarını sayabiliriz
Bütün bunlara rağmen karakter sıfır
Çökülmüş Türk matbuatında kalemini satanların önde gideni
Lümpen diye diye kendisi lümpenleşmiş bir kızıl eskisi
***
Elbette ki Türk matbuatının bir prototipi değil bu kişilik
Nice cehl-i nısıf, köşe kapmış. Cehalet karışımı hezeyan kusuyor gûşe-i mundarında
Hepsini yazacak da güç yok bende

Başa Dön