Giderken beni de götürür müsün..?
Kendini çaresiz, yorgun ve yalnız hissediyordu. Yanına oturduğu yatağın üstüne kapattı yüzünü. Bir elin omzunu tutup, onu kaldırmasını ve sarılmasını diledi. İmkansızı diledi yani...
Kendini çaresiz, yorgun ve yalnız hissediyordu. Yanına oturduğu yatağın üstüne kapattı yüzünü. Bir elin omzunu tutup, onu kaldırmasını ve sarılmasını diledi. İmkansızı diledi yani...
satırların ulaştı sevgilim / yanlışlıkla dudaklarını da eklemişsin, / konuşuyorlardı
nasıl da yağmıyor yağmur / gözlerim sırılsıklam / sahile vuran
...Gidişimin bir derinliği olmalı, şnokerle dalınmalı ama havasız bırakmamalı..Suskunluk adı altındaki bütün silahlar tutukluk yapmalı, hedefi bulamamalı ama panzerler çalışmalı..Gidişimin gürültülü bir yanı olmalı yani, rahatsızlık vermeli, uyku kaçırmal
hüzün kokan bir sonbahardı / düşlerime düştü adam / dokunsam
I / sesin sesime düştü / seslendin / ses verdim
kimi zaman çocuk / kimi zaman kadın oldum karşında /
Göz yaşlarımı biriktiriyorum...İlerde kendime, sularında çırılçıplak yüzebileceğim bir göl yapacağım..
erkeğin aradığı kadın olmak istedin / uzattın saçlarını geceler boyu /
..Yolların sana gelirken kısaldığı ve senden giderken uzadığı akşamlarda dokunduk birbirimize. Maskelerimizi kapı girişlerinde bırakarak, seyircisiz ve alkışsız sahnelerde seviştik. Seviştik ve çoğaldık farketmeden.
sessiz bir gecenin / ve sönmek üzere olan bir ateşin, /
..şimdi, şimdi yaşadığın yerde kal ve sakın konuşma.
Ceplerinde biriktirdiğin bozukluk sevişmelerden biri
değilim ben..
..bana ait olan ve olmayan bütün soruları ve cevapları
ardımda bırakarak gidiyorum..Az kullanılmış ve bayandan bir sevda bırakıyorum sana..Yolun açık
olsun..!
şöyle oturup konuşamadık seninle / şöyle karşılıklı / şöyle baş
beni kucakla izmir / bugün çocukluğum balonlar kadar renkli değil /
..gittin..sevdamın öksüzlüğüne alışabilirim belki ama sesinin uzak yolların sonunda olması acıtıyor içimi..
suskunluğun en büyük silahındı, suskunluğunla vurdun beni..ben alışkınım kendi yaralarımı kendim
sarmaya..asıl acı olan ve kanatan unutulmak asl
eylül bitti derken / ekim de gitti / sonbahar’ın uzaklaşan
şiir tutkusu,müzik hayatı,deniz sevdalısı,aşk ise bitiremediği romanı..orhan veli'yle aynı derdi paylaşıyor; bir de rakı şişesinde balık olabilse..
06.05.1976 Balıkesir'de doğdu, hıdrellez'in ve mayıs'ın çocuğu. Bütün şehirler güzel belki ama Pelin İzmir'de yaşıyor ve özel bir gemi acentesinde çalışıyor. Kim olduğunun diğer anlamlarda pek bir önemi yok. Önemli olan paylaşmak../..paylaşabilmek. Hayat üniversitesinde halâ daha yüksek lisans öğrencisi ve bitirme tezi bir türlü bitmiyor..bitirmeyi de istemiyor. Geçmişi evi gibi kullanmadığı için, özgeçmişi bu kadar. Şimdilerde sadece özgeleceğine bakıyor..Evli değil ev'siz ve ne sevgiyi ne de rakıyı susuz içemiyor..Aşk'a gelince..onunla henüz işi bitmedi, yaşattığı bütün kırgınlıkların şarkısını besteleyip söyleyecek ama ona hiç kırılmadan..
Ürünleri: Simurg, Ağır Ol Bay Düzyazı, Aykırı Sanat, Hayal,Frambuaz,Picus, Mor Taka, Arta, Cumhuriyet Kitap,Yasakmeyve, No Edebiyat, Lacivert Sanat, İLe, Mavişehir Plus, BH Sanat, Varlık ve Kurşun Kalem dergilerinde yayınlandı.
"Lirik hesaplaşmalar../..dönüyorum" şiiri ile 2004 Aykırı Sanat Jüri Özel Ödülünü aldı.
Kitapları:
"Nü Sızı", ArtShop Yayıncılık/Temmuz 2007',
"İyi geceler aşk" Kanguru Yayınları/ Nisan 2011
En büyük tutkusu şiir ve müzik olduğu için, düşlerini ikisiyle besliyor...
Memleketi Cunda taptığı, Assos vazgeçemeyeceği ve Olympos da gitmekten usanmayacağı yerler..İzmir ise saklı bir kent aşk yüreğinde...
İzmir..izmir..izmir..
yaşamın içinden geçerken; dokunduğu, hissettiği, paylaştığı, tutulduğu, üzüldüğü ve sevdiği her şey.
Nazım Hikmet,Orhan Veli,Attilla İlhan,Murathan Mungan,Şükrü Erbaş,Hayyam,Yılmaz Odabaşı, Cemal Süreya, Buket Uzuner,Oğuzhan Akay, Akgün Akova,Altay Öktem, Akif Kurtuluş,
..kendine benziyor..belki de düşlerine..