Leylek Dede...
Yazdığım şeyi bırakıp "Leylek dede'ye mektup" başlığı altında hayatımı ve yaşadıklarımı yazmaya başladım.
Yazdığım şeyi bırakıp "Leylek dede'ye mektup" başlığı altında hayatımı ve yaşadıklarımı yazmaya başladım.
silebilirim hiç iz bırakmadan bir gölgeyi. Ama ona yapmadım hiç.
Karanlıklarda çaresiz olduğunu hissetmek acıttı beni hep , oysa o hiç hissetmedi. Sokakta yürürken bile çaresiz adımlarını gördüm bazen, acı çeken kıvranan dostum. İçinde öyle fırtınalar
Hayat elvedalarla döşeniyor... Ruhlar paramparça oluyor alaycılığın ötesine... Fikirler çalınıyor, sözcükler artık bir anlam ifade etmiyor. Gölgeler uslanıyor, yazılar yazılmıyor, düşünceler söylenmiyor, yalnızlık gittikçe daha çok artıyor
“Kayıp” ilanı vermek istiyorum ruhum için. “Bir tutam umuda muhtaç, yarına dair özlemlere aç, belirsizliğin kıskacında yarım bir ayraç” Var mı böyle bir ruh etrafınızda sahipsizce dolaşan? Kayıptır kendisi. Ulaşın lütfen sahipsiz b
Seçimin akmaktan yanaysa eğer, başka acılar da çağıracaktır seni…
Bombalanan bir toprakla, yanan börtü böcekle, bitki ve insanla birlikte yanacaksın. Senin de kolun bacağın kopacak, beynin parçalanacak, darma dağınık olacaksın öleceksin.
Ateşe verilen insanların derileriyle birlikte kavrulacak derin, saçların tutuşacak, cayır cayır yanacaksın.
Meraklı: Tamam.Affedersin, kendimi tutamadım. Cenap Şahabettin demiş ki:"Beni korkutan ölümden sonra cehenneme gitmek değil, hiçbir yere gitmemektir." Hiçbir yere gitmemek düşüncesi beni de zaman zaman rahatsız ediyor.Sokrat: Hiçbir yere gitmemek düşüncesi yersiz. Kanıtı da Sokratın bir yere gitmiş olmasıdır. Hayat bir rüyadır; uykudan uyanma hali ise ölümdür. Ezelden
Neden senin de dudaklarının kenarında hayattan ve aşktan memnun
bir gülümseyiş yok onun gibi…
Neden her gece kapını açıyorsun sana gözyaşları getiren bu yabancı kadına?
Sokrat: Küçük suçların itirafı, büyük suçların sadece vergisidir. Bir de derler ki itirafa zorlanan kişinin imdadına yalan yetişir. Ancak burada bir zorlama olmadığına göre yalandan da söz edemeyiz. Kısacası senin samimi olduğuna inanıyorum.Meraklı Eşek Arısı: Hangisi küçük hangisi büyük bilemem ama ben sana bütün suçlarımı anlattım.
VTV'ye ilk kez konuk oluyordum ancak heyacanlı değildim. Zira bu benim ilk televizyon programa katılışım değildi. Ulusal olarak; ilk konuk olduğum televizyon Hilal Tv. idi. Sonra Uluslararası, Katar'dan, El-Cezire'den tut İran televizyonuna kadar röportajlar verdiğim olmuştu. Kaldı ki, iyi-kötü yine Malatyamızda yayın yapmakta olan yerel televizyonlarından Kanal Malatya'da
bir atım olsa. dağ bayır demeden koşsak. geride toz duman bıraksak. her nal kaldırışında, tekme atsak geçmişe. ki geçmiş küçük bir tay gibi...
Konuşulamadık ne çok kelime varsa geldi bir araya; “cümle” dedik adına. Paylaşılamayan ne kadar endişe varsa buluştu bir sayfada, “şiir” dedik adına/ Ve bunlar senin layık olduğundan çok daha başarısız itirafımın son satırlarıydı..
Vakit tamamdır.Şair yaza durur içinden geçenleri.
Ama ne halinden anlayan çıkar ne de bir daha yüzüne gülen.
Bu yaşıma gelmeden önce hürmetle içimde yetiştirdiklerim birer birer alındı elimden. Ben farketmeden. Kinime tutsak olmuş ben, fark etmeden.