Kayboluyorum
Önümde karmaşık bir yol; korku dolu bile bakamıyorum. Bir duvar arıyorum yaslanacak, belki oturmak için bir taş parçası… Arıyorum, hiçliğin arasına sıkışmış bir parça varlığı..
Önümde karmaşık bir yol; korku dolu bile bakamıyorum. Bir duvar arıyorum yaslanacak, belki oturmak için bir taş parçası… Arıyorum, hiçliğin arasına sıkışmış bir parça varlığı..
Başak saçlı kız aşkla ilk kez tanıştığında bahara doğmuş gibi hisseder kendini, ardından aşk yoğunlaştıkça bir yangın hissetmeye başlar içinde ve nedenini bir türlü anlayamaz...
“Gözlerindeki ışık, kendi dünyanı aydınlattı gözlerimde. Gördüklerim içimi ısıttı. Isındım sana. Sana ısınmam için ne haftalara gerek var, ne seni sevmem için yıllara...” Bir insan bir insanı ne kadar sürede sevebilir?
... Soyunuyorum bedenimden; arzularım, şehvetim, vahşetimle çırılçıplak kalıyorum. Ne masum, ne dokunaklı, ne kokusuz...
Neredeyim acaba? Bir görebilsem; yakalamak için adımlarım hızlanır belki. Belki yeniden yaşamak umuduyla çağırırım kendime ve geçip giden ruhum duyar da sesimi, bekleyiverir...
Ben giderken biliyordum seni.. Sen beni öğrenirken silgimle silmeye gidiyordum bedenini. Gözlerin kaldı silemediğim, bir de yüreğin... Giderken onları sakladım defterimin arasına. Ve arasına gül yaprakları koydum beyazdan, kırmızıdan ve sarıdan..
Unuttuğum bir ışığın kıvılcımı / Savruldu yüreğime aniden / Sözleri
Derin bir nefes alışın ardından yeni bir gün başlatmak istedim güneş olup. /
Yasemin kokuları sararken geceyi / Yorgun gönlüm biraz daha bürünür sarhoşluğa,
Hüzün, sahile vurmuş deniz kabuğu / İçi boş yüreklerin yansıması bu
Hayat acımasızlığı öğretti / Ruhlar köreldi. / Öfkeler kusuldu, kinler
Yüreğimiz acıyor ne fayda / İmzamızı bırakıyoruz karanlıklarda / Kazancımız
Küçücük ellerimizle doldurup içtik zamanı / İçtikçe büyüdü ellerimiz; büyüdük. /
Bir kuşun kanadındadır özgürlük / Bir namlunun ucundan kaçar gider aniden
Zıt iki dünyayı birleştirdik, ve / Bulmacalardaki gibi olmadı hiç /
Dokunarak sever insan / Bir kediyi, sevgiliyi / Koklayarak sever
Hayat yolunun taşlı sokaklarında / Nice düşenler, nice yara alanlar var
Yüreğin seni yanlış yerlere sürüklüyorsa / Gözlerdeki manayı çözemiyorsan artık /
Unutulmak acı verse de kimi zaman / Gün gelir uçup gider anıların içinden
Geçip gitti sessizce önümden / Ben sadece bakmakla yetindim /
Yüreğine sevgi fazlasıyla katılmış, üstüne bir de şiir eklenmiş; bir Ruya doğmuş gülücük kokulu...
KKTC'de doğdum. Denize bir kilometre uzakta, dağların güneşin arasından battığı bir tablonun içinde şirin mi şirin bir köyde yaşadım. Köylü kızı oldum küçücük dünyamda, yol gösteren olmadı hiç ama hep farklı bir yürek taşıdığımı hissettim. Doğru hissetmişim.. Çünkü hayatımda kendimi en iyi şekilde ifade edebildiğim sadece iki yol oldu: Dans ve yazın...
KKTC
Serbestliğin içinde gizlenen bir musiki vardır şiirlerimde; hayatın içinde saklı bir ruya... ve bir perde vardır kelimelerimin önünde; görebilene...
Murathan Mungan, Nazlı Eray ... Ve etrafımda görüp etkilendiğim her şey...
...