Ömer Akşahan

Mor Üzümleri Beklerken

Üyesi olduğum tüm tren istasyonlarının kayıtları silindi bir dokunuşunla belleğimden. Yürüyüş kolu takım komutanlığı emrine atandığım söylendi.

Bir Kalkınma Öyküsü

Yıl 1981: 12 Eylül’ün ortalığı tozu dumana kattığı; bir çok devlet memurunun asılsız ispiyonlarla sağa sola savrulduğu acılı günler. Sisli bir Kasım günü hiç beklemediğim kararı duyunca, ister istemez sarsıldım, hıncım bir an öfkeye döndü.

Tokat ve Cüzdan

Yağmurlu bir gündü. Doğa, göz gözü görmez bir sarhoşluk içindeydi. Abdurrahim sabah yatakta bir külçe olmuş, yatıyordu. Kalkıp, yüzünü yıkamak bile içinden gelmiyordu. Üvey ağabeyi Veysi ile aynı odayı paylaşıyorlardı. Aralarında üç yaş vardı.

Ressamın Tavası

Ömrünü resimlerini satarak geçiren ressam, yıllar sonra aradığı mutluluğu bulur. Ancak uzun süre yoksulluk nedeniyle evlenemez. Günün birinde hiç tanımadığı bir akrabasının ölümüyle gelen küçük bir parayla evlenmeye karar verir.

Okumaz Yazarlar

Okul müdürü yüksek bir yere çıkar, yaklaşan okul tatilinin "mana ve ehemmiyetini" öne çıkaran konuşmasını yapar. Konuşmanın sonunda en can alıcı cümleyi söyler:"Tatilde bol bol kitap okuyun!"

Hayatın İçine Yuvarlananlar

Karıncaları düşündüm bir an; nasıl da yoğun bir kıpırdanış içindedirler. Yiyecek stokları bitmek üzeredir. Baş yöneticinin uzun kış gecesi eğlenceleri yerini artık hummalı bir çalışmaya bırakmıştır.

Başa Dön