En güzel özgürlük düşü, hapishanede görülür. -Schiller |
|
||||||||||
|
Ah benim saf yüreğim, ah benim küçücük kalbim bu kadar mı açıktın bir yeni acıya da, ondan mı böyle atladın yine tehlikelere... neden her defasında senin başına geliyor ki bütün bunlar böyle, neden her defasında böyle aptalca atlıyorsun bu aşk oyunlarına? Hem sen daha öğrenemedin mi hiç bir şey? Her seferinde - bu defa ki başka ben biliyorum - yalanını nasıl da güzel söylüyorsun kendi kendine... etrafta bu kadar acı var; her yerde kan ağlıyor insanların yürekleri, ama sen kendine de bir acı yaratmak zorundasın öyle değil mi? İllaki senin de bir acın olmalı ki kendini yine o çok sevdiğin bunalım denizlerine atabilesin... peki nereye kadar devam etmeyi düşünüyorsun bu sefer? Bu sefer ne kadar ileri gideceksin; hem sen kolay gelirdin böyle hataların üstesinden; ne oldu da gardın düştü bu kadar? Daha bilemedin bile hiç bir şey ve yapamadın kendinin kalbini... aslında zorlamazdı bütün bunlar seni, aslında ne kolay olurdu her defasında senin yapmak bir insanı... neler oluyor sana; neler oluyor böyle ve neden nefret ediyorsun bu kadar kendinden, ne oldu o asla yargılanamaz ve asla hafife alınamaz özgüvenine? Şimdi nerde her seferinde saçma sapan yerlerde hortlayan ateşine, o yaşam heyecanın bu defa nerelerde? Kimde bıraktın kendini bilmiyorum ya da nerelere attın. Ama yeter artık değil mi, yine mutlu olma zamanıydı hani ve ne de güzel bir dost bile bulabilmiştin sonunda kendine artık... hani anlatıyordun çok güzel çok mutlu tekrardan diye, hani anlatıyordun unuttuğun tüm güzellikleri hatırlıyordun diye... ve şimdi tekrardan mı unuttuğun unutmaya çalıştığın depresyonlarına geri dönüyorsun. Kalk; ben sana güveniyorum, sana güvenmek zorundayım; içinde her ne kadar yaşam sevincinin bir kırıntısı bile kalmamış dahi olsa sen yine de kalk tekrar ve kurtar kendini... sen biliyorsun en azından her şeyin en sonunda çok çok güzel olacağını, senin bu saf ve temiz mutlu olmaya aşık umutlarındı belki de bizi yaşatan her defasında ama kalk artık bak yine ihtiyacımız var sana senin o salak aşklarına, o aşksız yaşayamazlıklarına, o sevmiyorsan olamazlarına... hadi kalk da bir kez de kendine aşık ol be salak insan, bir kez de kendini sev hiçbir zaman senin sevgini hak etmeyen o değersiz insanları sevebildiğin gibi, bir kez de kendini mutlu etme çabası ile ayakta dur; illa da başkası olmak zorunda değil ya mutlu edilmek zorunda olan...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © lakritze, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |