Ölümden önce yaşam var mı? -Duvaryazısı |
|
||||||||||
|
.Güneşin ışığında eriyen kar rengini toprakla karıştırır , hüzün mü desem adına , erken son bulan düş deyimini mi kulansam … üzüntüyü yüreğimin tamamına mı yaşatsam yoksa kural budur deyip geçsem mi ? Alıştığımız tamlamaları günlük yaşantımıza gererken gamzeli gülüşleri hayal edip aman sende demesini bilmeliyiz ki kabına sığamayan duygular içlenerek suskunluğu örsün ... Tedirginliği yakamozlarda demlenen derin hislere fısıldarım bazen , ona teselli veren tuzlu denizin beyaz dalgalarını dinlerim anlayamadığım lisanlarında düğümlenir çoğu kavramlar ve iç huzursuzluğuna doğru bir göç ; heyecanlı akış …Tıpkı kabuk tutan yaradan sızan taze kan gibi sabırsızdır ..Burada yol kavşakları başlar , hangi yol diye düşünür zihin . .Birinde alaycı duruşlar kalbi sökülmüş şehirler ve gecesi , gündüzü karanlığa esir olmuş savaş masalları tutuşup düşlere merdiven dayamış satır aralarında boşluğa dikilmiş gözler .....gözeler gözlerde buluşmamalı mı … yaşlar birleştirmelimi kırık hisleri … İkincisinde savurgan duygular dövülür , anlamsızlıklar bağdaş kurup oturur baş köşeye meleksi kanatlar açılır ve gel gitlerin kurduğu sütunlarda yankılanır vurgusu isabet eden sözcükler ....Sözcüklerde kıvranan kesirler boğulur tanımsızlıklarda Üçüncüsü gururun ve itiraftan korkan yüreğin sükuta çırpınışı …..Bu noktaya hiçbir kelime kafi gelmez . Ömür değişken bir suretin biçilmeyen , erişilmeyen ve dokunulmayan yapısında beklenmedik duyguların ağırlandığı ve mevsimlerin kilit vurduğu zindanımsı hislerin düşe kalka , uykulu , uykusuz , karmaşık cepheleri göğüsleyip eline ne geçtiyse bazen fırlatıp bazen de sarıp sarmaladığı , bir meltem yumuşaklığında bir kasırga huzursuzluğunda türeyen noktalarda duruş olsa ki hazan yapraklarına düşen çiğ taneleri kadar canlı olan sevdalar buhurlaşan düşlerde yoksulluğu imzalayıp kayıp yüreklerde minik bir beste aşkına dönüşür .. Sen , Tadına varamadığın duyguları kelimelere hapseden Sen Karanlıklarda aynaları dost edinen Sen Kırık zincirlerde tek halka olan Hüznü Istırabı yüreğine aceleyle giydiren Bir coşku - bir sitem ve bir kilit Ümitzeynep _________________
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ümitzeynep Kayabaş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |