Sen yokken ne kadar da boþ her yer. Kimseyle konusasým gelmiyor. Biliyorum, senin kadar iyi anlamazlar beni. Senin gibi bakamazlar, senin gibi göremezler, senin gibi hissedip, duyamazlar. Dahasý, ben onlarý seni sevdigim gibi sevebilir miyim sanýyorsun. Nesin böyle sen? Bir anda hayatýma nasýl girebildigini zannediyorsun? O kadar cok seviyorum ki seni, bu sevgi bana zarar veriyor. Beni tüketiyor.Tüm gün uykuya, arada alkole, ota, gözyaþlarýna zorluyor. En cok da sana. Bedenini degil, ruhunu istiyorum senin. Sevismeye kýyamam bilir misin bu hissi? Okþasam seni günlerce, öpüþsek, sarmas dolas uyusak cýplak bedenlerimizin sýcaklýgýyla. Sabahlara kadar konuþsak. Ama kýyamasak gözlerimizin içine dahi bakmaya. Sahi ya aþkýný vajinalarýnýn arasýndan gelecek bir damla koyu pembe sývýyla mý ifade etmeyi dürüst buluyor kadýnlar? Aþk gözlerde deðildir de nerdedir ha? Parmagýný soksan bozacagýn incecik bir zar parçasý mý hislerimizi yönlendiriyor, kalbimizin yansýdýgý gözlerimiz varken? Öyleyse, gözlerime bak. Tüm çýplaklýgýmla beni izle gözlerimde. Ama kacýrmayacaksýn seninkileri, bana kendini izleteceksin. Göstereceksin ruhunu. Bedenini arzulayacagým. Gözlerime bak öyleyse. Bana dogruyu söyle. Kaç kere beni becermek geçti aklýndan? Hiç geçmedi benim. Kaç kere sana sarýlýp uyumak geçti peki? Evet, benim de hala geçiyor. Sabahlara kadar oturup kaç þiþe þarap bitiririz sence? Hadi ya, dört beþ diyorum ben. Daha fazlayý nasýl içeriz be kapýlmýþken bu girdaba? Ýçeriz diyorsun yani. tutkunun gazýyla. Sonra sarýlýrýz hatta. Kalbine dayarým kulagýmý. Gözlerim kapalý. Ellerimi sarar ellerin. Belinde ellerim. Yanaklarýnla saçlarýmý okþa. Pantolonunu çýkar. Tenini hissetmeliyim. Daha sýký sarýlsana bana. Sende bulmadým mý güveni, huzuru, sükuneti. Öyleyse devam et. Korkma pýsýrýk sikisken oglanlar gibi sarýlmaya. Ruhunun dilini biliyorum evet. O yuzden degil mi ki, böylesine mükemmel anlasýyoruz. Dil dile degmeden dil ögrenilmezse, dille evet. Seni istemiyor muyum? Harca beni bu gece burada, ama üç paralýkmýþýmcasýna degil. Aþkýný hakettigim icin. Aþkýmý hakettigin için. Gecelerimi senin hayalinle sýradan bir yastýga sarýlarak, gündüzlerimi rüyada seni göreyim diye uyuyarak, sadece seninle konusup, sana yogunlaþarak gecirdigim için. Seni istedigim icin. Beni tanýmadýgým kendim ve diger yarýmla tanýstýrdýgýn için. Dolunay ne güzel öyle deðil mi? Dünya dönüyor iþte bak, üç saat öncekinden ne kadar da farklý bir yerde deðil mi þu an ay? Týpký bizim gibi. Sen, ben gibi. Beþ gün önce sen yokken hayatýmda, kime güvenecegini bilmeyen, kendisi gibi birilerini arayýp bulamayan, gülerken aðlayan, aglarken gülen ben gibi. Durmadan içki içen, insanlara inanmayan, maske takanlara aldanan, kendisi gibi birilerini bulacagýna dahi inanmayan sen gibi. Ve her sey o kadar yeni ki. Kalbim yeniden hayata döndü mesela, farklý bir ritmle çarpýyor. Ben daha umutsuzum evet, ama en azýndan sevdigim birisi var hayatýmda. Fiziksel bir sikindirik cekim degil, ruhumun arzuladýgý biri var. Yanýmda olmasýný istedigim, sevismekten evvel saatlerce sarmas dolas konusmayý hayal ettigim, cýlgýnlar gibi aglayýp, ardýndan sevismek istedigim, sarhosken kendimi kollarýna atabilecegim, oynamak zorunda kalmadan beni ben oldugum için kabul edebilecek biri var. Evet. Yanýnda olmayý istedigim, kalbini sevdigim bu adam uzaklarda simdi, bir kac yuz kilometre kadar. Ve daha kendisini hiç görmemiþ olmama ragmen aþýgým. Ciddi bir aþk, bildigimiz aþk iþte, saatlerce aglatýp, hayal ettikce mutluluktan uçuran, güzel sözlerini duyunca hoplatýp zýplatan, keyifsizken o uzgun diye aglatan. Uykular kacýran, ruyada onu görmek icin nice uykulara yatýran. Evet, bu ciddi bir aþk. Ama ben aþka inanmýyorum.
Sana kapýldým.
Dönüp dolaþýyorum.
Seviyorum...evet, seviyorum.