Gençliğinde müzik öğrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon |
|
||||||||||
|
*** Arkadaslar bana Kim der. Asil adim, Kilim. Annemin kilim dokumaya merak sardigi bir doneme denk gelmis dogumum, adimi Kilim koymuslar. Sonrasinda, ‘Balkabagindan Lamba Oyma’ kurslarina katildigini dusundukce, sukrediyorum Allah’a, vakitli gondermis beni, diye. Insanlara kendimi tanitmak cok eglenceli oluyor; Ben: “Selam, ben Kim’im.” O: “Bilmem, Kimsin?” Ben: “Onu diyorum ya, ben Kim’im, sen kimsin?” Metafizik, felsefe bilen entel biri olduguma inaniyorlar daha ilk tanismada. O: “..Hmm… dogru diyorsun aslinda… Kimiz biz? Onlar Kim?” Ben: “…???” (Cattik yahu) *** Derste hep sana bakiyorum, anlasilacak diye odum kopuyor ama tutamiyorum kendimi ne yapayim. Saclarini baglayip zarif bir atkuyrugu yapiyorsun. Beline dogru kivrilarak inen siyah bir sal saclarin. O kadar narinsin ki. Bir filmde agir cekim hareket eden esas kadin gibisin. Senden gayri hersey silik, karisik, puslu ve sen agir agir donuyorsun, bakiyorsun arkana, guluyorsun. Kocaman bir gulusun var, buyucek bir agzin, duzgun iri dislerin. Sen: “Kim?” Ben: “Efendim?” Sen: “Sence ben guzel miyim?” diyorsun. Gozlerimi kaciriyorum senden. Cunku cok akillisin, anlarsin hemen ne dusundugumu, biliyorum. Bir kufur savuruyorum lanet spor ayakkabima, egilip baglarmis gibi yapiyorum. Sen yukardan bana bakiyorsun. Bana yukaridan bakiyorsun. Hakkin da var, kimim ki ben? Beyaz coraplarin, dize kadar cekili. Eteginin belini kivirmissin iki kat, obur kizlar gibi. Kizlar, tek derdiniz begenilmek, bastan cikarmak ve terk edip gitmek sonra, yuzustu. Gulusun, kahkahan, konusman bile sakir gibi, sesinin tonu insanin icini gicikliyor. Puruzsuz bir tenin var, bembeyaz, dupduru. Insan sana bakinca elini uzatip dokunmak istiyor, gercekligine inanabilmek icin. Ve kokun... Yazlari kirlarda biten sari cicekli yaban otlari gibi, ilik ilik. Surekli diyettesin. Ince belini koruman gerektigine inandirilmissin bir kere. Elinden dusurmuyorsun sunta parcasi diyet biskuvilerini. Yine de, bicimli iri kalcalarin, dolgun bacaklarin var, aklima munzir fikirler veren. Herkes sana bakiyor. Sen de bunu bal gibi biliyorsun. O yuzden nefret ediyorum senden. Ama sonra, bazen, gelip bana gulumsuyorsun icten “Gunaydin Kim, bugun nasilsin bakalim?” diyorsun. Ellerimi avuclarinin icine alyorsun. Titriyor ellerim. Odum kopuyor anlayacaksin diye. Sen : “Ellerin catlamis soguktan, krem surmen lazim. Biraz kendine bak kuzum” diyor, cantandan el kremini cikarip bana uzatiyorsun. Utanip cekiyorum ellerimi. Aptal bir saka patlatip umursamaz gorunmek istiyorum. “ Ben isci cocuguyum kizim, ellerim pamuk gibi gorunurse ihanet etmis olmam mi yoldaslarima?” diyorum. Guluyorsun, “ Kim, bosver bunlari. Unutma ki bir kadin, her daim bakimli ve hos gorunmeli” diyorsun. Ben seni duymazdan geliyorum. Karnima bir agri giriyor aniden. Bir makas aliyorum yanagindan, donup gidiyorum. Umutsuzca sana ulasmanin bir yolunu ariyorum. Bir gun bir oglana kapilip gideceksin diye odum kopuyor. Dusunmek bunu, felaketim oluyor, atiyorum kendimi yola, hizli adimlarla yuruyorum soguk ruzgara karsi, ellerim montumun cebinde.. Aklimda sen, fikrimde sen oldugu halde..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © TUGCE, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |