Şiir, duyguların dilidir. -W. Winter |
|
||||||||||
|
Çünkü; Yeri hala kanıyor ve acıyordur. Her ilişkimizin bir sebebi bir hikmeti bir de bedeli vardır. Yere göğe koyamadığımız adına sevgi ve aşk dediğimiz ilişkilerimiz vardır ki bunlar kalbimizin daha çok yıpranmasına güven duygumuzun çökmesine sebep olur. Aşk arar Aşk isteriz Aşkımızı bulamamaktan korkarız Bulduktan sonra da kaybetmekten Gençlik duygularımızı kaybetmemek içinmi bilinmez Gönül kapımızı her an yeni bir aşk hikayesi için hep açık tutarız. Ruh mayasını mayamıza tutturmaya çalıştığımız O mübarek duygu selini yaşamak istediğimiz o adamı o kadını arar dururuz. Bulduğumuzda da kaybettiğimizde de ne hikmetse saçımızı başımızı yolar pişmanlık duygusuyla aşkın acısını çekeriz. Ben yeterince kıymet verdim de o bunu anlamadı bir türlü diye söylenip bize göre haklı sebeplerle hayıflanırız kendi kendimize. Buldu da bunadı deriz. Biz mi hep yanlış adama yanlış kadına çatıyoruz? Bu yanlışlıktan mıdır bilinmez mutsuzluk ekiyoruz sevmeye sevilmeye hasret kalplerimize! Hele de bu aşk ilişkilerimizi neden bu kadar kolay harcıyoruz onu da anlamış değiliz. Bir tek duyguların fiyatı yok değil mi? Oysa her seçtiğimiz insani ilişkimiz bizim tercihimizdir. Kim bilir? Belki de eski aşkımızın yarasına merhem olsun diye de seçmişizdir birbirimizi ne dersiniz? Eğer böyleyse daha başından bitirilmiş bir ilişki gözüyle bakmalıyız bu birlikteliğe. Belki zenginliğini Belki güzelliğini Belki huyunu Belki suyunu Belki mevkiini seçmiştik Ya cahillikten ya da çok bilmişlikten, kimse kimsenin gönlünü ve dürüstlüğünü seçmeyi düşünmez. Gönlüm gönlüne kondu başka yere konamıyorum dediğim o sevdiğim ne yapıyordur şimdi kim bilir? Ama seçim yapılmıştır artık geri dönemeyiz, ta ki yanlış ilişki olduğunu fark edeceğimiz o ana kadar. Bu arada hasarlarımızı görme olanağımız olabilseydi keşke karşılıklı. Eee her tercihin mutlaka ödeyeceği bir bedeli de olmalı değil mi? Geliniz bir yudum nefes alıp kalbimizi beynimize çekip soralım kendimize. Tercih mi? Bedel mi? Bedeli peşin düşünülmüş ilişkiyi tercih etmişsek şayet Öyle göze alıp öyle sonuçlarına katlanmalıyız. Bizi acıtan bu ilişkilere psikolojik olarak ne kadar hazırız o da meçhul. Aşk ve sevgi duygusundan daha çok güven duygumuzun zarar görmesi bizi iyice yıpratır ve kendimize olan güvenimizi sorgulamaya kalkarız. Bundan böyle şüphe ve kuruntunun girdabında çaresiz yüzmekteyizdir. Ayrı ayrı yerlerde ama aynı kayboluş içinde boğulur gideriz duygusal yenilmişliğimizle. Allah aşkına burada doğru düşünüp doğru cevap verelim. Sorduk mu hiç kendimize? Bu adamla Bu kadınla Var olan ilişkimiz Yani özelimiz dediğimiz nereye kadar sürer diye? Mesela kendimizi ne kadar tanıyoruz? Nasıl bir ilişkinin adamı ya da kadını oluruz diye Hiç düşündük mü? Bu tip ilişkilerden tek öğrendiğim şey, Yalanların bana doğruyu öğrettiğidir. Lütfen! Allah rızası için gerçek aşk ve gerçek sevgi adına kendimizi dürüst olmaya davet edelim. Geliniz yalanları yalanlara gömelim. Çok güç değil,bizleri huzurlu ve mutlu yuvalarda yaşatacak değerlerimizi hatırlayalım. İki kıçı kırık ilişkiye geleceğimizi peşkeş çekmeyelim. Yani! Adam olalım. Birlikte yine göreceğiz ki doğrular özlediğimiz ilişkilere kavuşturacak bizleri. Öncelikle yalansız dolansız dosdoğru yol almamızı tembihlesek kendimize kulağımıza küpe yapsak doğruluğu dürüstlüğü sizce ne kaybımız olur? Körelmiş pişmanlıklarımızın ve günahlarımızın helal arzularımıza kavuşmamıza mani olmasına izin vermeyelim. Umudumuzu bir an dahi yitirmeden ruhumuzun ışığını titretmeden sevgi dualarımızla besleyelim ve içimizde hasret kaldığımız o aşkı hak edelim. Yaşamış olduğum ihanetlerin ardından kangren olduğu için, kesip köpeklere attığım kalbimin hatırasına yazdığım kırık seslenişimi okudunuz. Teşekkür ederim. Zaman mı? Zamanı takan kim? 11-Temmuz-2006 (Doğduğum gün) İnanıyorum ki melekler sana bu yazımı okuyordur şimdi (Sabiha Rana) Yedi düvel gönüllere Beyaz Düşler paylaşımıdır! sabiharana@sabiharana.com
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Sabiha Rana, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |