küçük, okyanus muzdaribi gemileri vardý.yýkýk dökük, paramparça. bacasý tiryaki, dümeni firari, kaptaný 'mervan'i, þeytan mý þeytan...
-hala neden aþk yunuslarýna ulaþmaya çalýþýrsýn? yazýk sana...
haklýydý, yazýk bana, kýyýlýrmý Allah'ýn verdiði (güzel) cana.
-caným, dedim.biz okyanus muzdaripleriyiz, bizim limanýmýz puslu, pusulamýz yosunlu. sen þanslý bir bahriyeli, bizse biraz kararlý biraz kinayeli.
Güldü, sadri alýþýk oldu dedi. bende güldüm, çok güldüm,o kadar çok güldüm ki, kendi kanýmda boðuldum...
onu seviyordum, söyleyemiyor, yakýþtýramaz diye korkuyordum. gemim hep o kadýnýn limanýndaydý. cam kenarým yattýðý kamaraydý. gece karanlýðý, odasýnýn mum ýþýðý, an be an güzelliði, ve benimde yeterli bir þükürcülüðüm vardý.
iþte böyle, hep böyle.
Sonra,
fýrtýna, yaðmur, kayýp rotalar, gemimi istila eden deniz analarý, beyaz gelinlik giymiþ ecinniler, sus pus olmuþ aþk girdaplarý.
kaptaným mervan, gemim duman, pusulam sevdan!
nerede o
aþk limaný