Aşkı yazmalıyım, Aşkı anlatmalıyım.
Çiçek renkleri olmalı yazılarım
Çiçek kokmalı sayfalarım
Granit taşlara Aşkımı yazmalıyım,
Denizdeki dalgaların sahilde değil
Kalbimde nasıl kırıldığını anlatmalıyım
Bir kış günü karlar altında
Alıp başımı bu şehri nasıl terk ettiğimi
Vapurların düdüklerini acı acı çalarak
beni nasıl uğurladıklarını
Limana demirlemiş gemilerin,
Aynı benim gibi, dalgalarda nasıl yalpa vurduklarını
Sana aşkı anlatmalıyım bir tanem, sana aşkı
İçimde dayanılmaz bir acı
Gözlerimde istemeden düşen iki damla yaş
Duygularımın iflas ettiği şu anda
Aşkıma İsyan edip, bileklerimi kessem
İnan sevgili bir damla kan akmaz..........
Sen anlamazsın bu travmaları, gel gitleri
Duvarların üzerine yıkılıpta enkaz altında kalmayı
Sen anlamazsın sevgili, sen anlamazsın.
Anlasaydın ayaklarıma pranga
Bileklerime kelepçe takardın.
Belki de son defa, son defa telefon açardın.
Hiç konuşmasan da ben anlardım gitme dur dediğini.
Seni seviyorum dediğim güne lanet olsun
Şu gökyüzünü kızıla boyayıp,batan güneş şahidim olsun.
Bir daha bir daha, asla bir vefasızı sevmeyeceğim.
Seni özleyeceğim, evet bundan eminim,
senle geçen günlerimi anmazsam aşkıma ihanet ederim
Annesinin yavrusunun kokusunu özlediği gibi
Bende seni saçından, tırnağına özliyeceğim
yinede geçmişimde sen,geleceğimde şıp sevdiler olacak
Sana aşkı anlatmalıyım efsane aşkı
Yargılayıp infaza mahkûm ettiğim aşkı
Cengiz Damar